TÜRK FUTBOLU NASIL KURTULUR (2)

İBRAHİM FETHİ SEL

Bir önceki yazımızdan hareketle yolumuza devam edelim.Futbol bir görsel şölen  izleyenlere hoşluk sunulması  gereken.

                   2 Yıldır Samsunsporu canlı  izliyorum bu zevki bana sunmuyor.2 yıldır Büyük denilen takımların maçlarını TV de izliyorum ,Avrupa kupalarında izliyorum sunmadıklarını  görüyorum.

                   Çarşambaspora baktığımızda sunuyor mu oda sunmuyor elbet.Geçen yıl ilk yarının son maçında hocamız göreve geldi Düzce maçını kazandık ve ondan sonra ikinci yarıda oynadığımız 3-4 maç hariç oyuncularımız rutinlerine döndü.

                   Koşanlar yürümeye,mücadele etmek için transfer edilenler  kart görmeye başladılar,Sağlam olanlar sakatlanmaya başladılar,küskünler ayrılma derdine düştüler.

                 Mehmet Seçkin hocamızın farkındalık oluşturabileceğini düşünmekte idim o tarihte ama yaşadıklarımız  düşmek ile neticelendiğinde yönetim ve hocamızın başarısızlıkları tescil edilmiş oldu.

                 Bu yapılanma tüm Türkiye’de olduğu gibi bizde de aynı,hatta şöyle denilebilir tesis,altyapı,kulübe Belediyemizin yaklaşımı üst düzeyde Çarşambasporda ama yapılanma ve beklentiler skor  ve sonuç odaklı olunca bu kısır döngü kaçınılmazı olmakta.

                 Geçen yıl gelenler gitti ,bir önceki yılda gelenlerde gidecek,bu sene gelenlerde gidecek.

                 Kim kalacak peki,bu  süreç hep böyle devam edip gidecek mi .Bizim altyapımızdan gelecek oyuncularımız neden transfer ettiklerimiz kadar top oynayamaz ? Bu sadece bizim için değil Samsunspor içinde geçerli.

                Başarı odaklı düşüncenin versiyonu bu,şampiyon olda nasıl olursa olsun,bolca hakem dedikodusu,birazda alınan sporcuların yıl içi kaprisleri ,sakatlık vb serzenişleri de eklediğimizde gelsin yeni sezon.    

                Bu nasıl bir yapılanmadır ki Uluslar arası arenada yer alacak oyuncu yetişmiyor ,yetiştiremiyoruz

                 Diğer spor dallarında  dünya arenasında başarı yakalayabiliyoruz ama futbolda bu mucize gibi  bir şey.

                Paramı süper ligde havalarda uçuşmakta fakat sonuç sezonun bitiminde  yine elde sıfır kalmakta.

                Bir rutinimiz yok,Hollanda gibi küçük bir ülke 30 yıldır bilirim aynı rutinle oynar ,yerini bilir haddini bilir,üretir satar,gündemde olur hep.

                 Biz devam edelim Trabzon  Fenerbahçe   gerginliklerine ,arabaları taşlayalım gerekirse kurşunlarda atalım,yada Fenerasyon çetesi demeye birileri gibi.

                Yada hakemler bu sene Galatasaray’ı kolladı,Fatih Terim bir daha gelsin Sergen Yalçın Beşiktaş’tan gitsin demeye.Sergen Şampiyonluk yaşamış Beşiktaş da ertesi sene dayanamadı hoca olarak gitmek zorunda kaldı.

                5 maçlık hocalarla nereye gidecek anlı şanlı takımlarımız göreceğiz.Abdullah AVCI nın bir sonraki durağı neresi olacak  görecek yaşayanlar.

               Birileri bir  gün gelip  topa vurmadan önce  sahada nasıl durmayı çocuklarımıza öğretene kadar,çalışmanın yetenekten önemli olduğunu,futbolun bir disiplin olduğunu saf  beyinlere işleyene kadar bu oyun daha çok devam eder gider.

              Üstünden altına tüm hocalar haklı ve en doğruyu biliyorlar.Ölçme  ve değerlendirme asla yok.

              Parayı vere n düdüğü çalar misali gelde ölç ve değerlendir bakalım .

              Kötü sonuç alındığında futbolcu gidemeyeceğine göre Başkan hocayı gönderir e  her şey güllük gülistanlık olur.

              Şampiyon olsan da düşsen de olmayacak emin ol.

              Bizimkisi para nasıl dik gelir hikayesi …Allah bilir diyerek sorumlukları Allah’ımıza atmayıseviyoruz

              Sağlıklı ve spor dolu günler diliyorum.