Bu konu yıllardır tartışılır ve herkes sonucunu net bilmesine rağmen kimse net cevap veremez.
Ama bakın Zaman Gazetesi Yargı Muhabiri anlattı hafta sonunda bağımsız mı, değil mi?
Kendisine bile sorulmasına rağmen hala BAĞIMSIZ diyemiyor. Evet MEDYA Türkiye’ de bağımsız değil.
Hele hele Ülkemde ki Ulusal olarak adlandırılan yazılı ve görsel medya hiç mi hiç değil. Bakın ardında kimler yok ki…
Birilerinin ardından Ülkenin en güçlü işadamları ve holdingler var. Mesela; Zaman Gazetesine bakın. Kimler yok ki. Samanyolu TV ve bu grubun ardında olanlar, DHA yani Doğan Holding’in hangi medya elinde, AA Devlete sırtını dayamış devlet ajansı olarak görev yapıyor, İhlas Haber Ajansı hakeza ardında İhlas Holding gibi bir firma var, CİHAN zaten Zaman ve Samanyolu grubunun ajansı ve diğerleri…
Bu Ülkede bir firması olmayan, bir şirketi olmayan bir medya gösterin. Gösteremezsiniz.
Yani medyayı yıllardır birileri gerçekten de adeta silah gibi kullanmışlar ve bu gün dahi kullanılıyor. Bu grubun içine girmeyen yerel olarak adlandırılan küçük ölçekli yerel gazeteler kalıyor geriye.
Onlar Köylüsüne, esnafına, iş adamına, velhasıl toplumun her kesimine sıcak ve tarafsız olarak ilk ulaşan gazetelerdir ki: Onların hemen hemen hiç birinin ardında bir şirket, bir holding, bir patron, devlet veya Bakan, Milletvekili yoktur. İyi etüt edin hak vereceksiniz. Yani kontrol edilemeyen tek medya yerel medya ise o zaman ne oluyor?
Kimsenin tekeline alınamayan tarafsız ve güvenilir medya olan
YEREL MEDYA BİTİRİLMELİ.
Bu çalışma da başlatılmıştır. Bundan sonra illerde çıkan yani bölgesel medya gelecektir. Onlar da bitirilecektir. Nasıl mı?. Mesela; Resmi İlanlar, holdinglerin, işadamlarının, devasa şirketlerin hiç birinin reklamlarını bu gazetelerde göremezsiniz. İstediği anda ne hale getirildiği ne ile itham edildiğini iyi izleyin. Hem de kanunlar burada daha çok yakın işletilir.
Başka konu AB, ABD, İngiltere, gibi Avrupa Ülkeleri artık bizim gibi küçük ebat gazetelere dönmeye başlarken, Avrupa da gazeteciler hapse girme korkusu olmadan yasalarla, kanunlarla çerçeveye alınmadan yoluna devam ediyor. Avrupa’ da medya ve halk kendi kendilerini oto kontrole alarak tarafsız yayın yaparken, bizim il gazetelerinden başlayarak yaygın tüm basınımız maşallah çarşaf gibi gazeteler çıkartarak, ardına devasa firmaları alarak gizli veya açık destekleri ile taraflı kalmaya mecbur bırakılıyor.
Oysa hükümet basına kendi kendine yetecek düzenlemeyi ve maddi kaynağı sağlayıp çekilse kimse bu günkü durumda kalmayacaktır. Bunu yıllardır dile getirsek bile en kolayı seçiliyor ve yerel yani önce küçük ölçekli gazetelerin kapanması için her çalışma yapılıyor.
Kim ne derse desin. Türkiye’ de basın tamamen oto kontrol ve vesayet altındadır.
Bu hiçbir şeyle anlatamazsınız. Yok demek aklı olmayan adını akıllı göstermeye uğraşmaktan öte gitmez.
Şimdi Medyanın tarafsız olduğunu hatta hatta Sayın Büşra Erdal’ın gazetesinin dahil vesayet altında olmadığını söyleyebilir miydi?
HAYIR diyorum da, onlar kabul etmedikçe de düzeltemeyiz hiçbir şeyi.
Bu böyle gelmiş böyle de gidecektir.
Vesayet altına alınmamış medya ile mutlu gelecek günler dileklerimle
Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın.