DOKAP Üniversiteler Birliği (ÜNİ-DOKAP) 2018 Başkanlığını yürüten Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ); “Biyoçeşitlilik” temalı “2. Uluslararası ÜNİDOKAP Karadeniz Sempozyumu”na ev sahipliği yapıyor. Sempozyumun ilk günü OMU Atatürk Kongre ve Kültür Merkezinde gerçekleştirildi. Müzik dinletisi ile başlayan programın açılış konuşmasını yapan UNİDOKAP Sempozyumu Bilim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Aysun Gümüş, son 50 yılda insanoğlunun kaynakların sınırsız olmadığını fark etmesiyle birlikte tüm dünyada çevre bilincinin hızla geliştiğini söyledi. Biyosferin ve insan yaşamı sürekliliğinin biyolojik çeşitliliği korumakla mümkün olduğunun bilimsel, ekonomik ve sosyo-politik açıdan tartışılmaz bir gerçek olduğunun altını çizen Prof. Dr. Gümüş, farklı iklim özelliklerine sahip ülke coğrafyası ve özelde Karadeniz Bölgesi’nin küresel ölçeklere göre zengin biyoçeşitliliğe sahip bir alan olarak kabul edildiğini ifade etti.
"Gıda ve tarım en önemli zenginliklerdir"
Gıda ve tarım için önem taşıyan ve giderek azalan canlı kaynakların bugün bir ülkenin sahip olabileceği en önemli zenginlikler arasında sayıldığını belirten DOKAP Başkanı Yusuf Mengi ise, “Dünyanın tarım yapılabilecek nitelikteki alanları ve su kaynakları hızla kirlenmekte ve yok olmaktadır. Bilim adamları yakın gelecekte insanların ciddi bir gıda sorunu ile karşı karşıya kalacağı görüşündedir. ABD gibi ülkeler rekoltesi yüksek yeni tohumluk ve damızlık tarım çeşitlerinin geliştirilmesi için büyük yatırımlar yapmakta ve gıda ticaretini ellerinde tutma yolunda çabalar sarf etmekte. Bu gelişmeler ışığında ülkelerin sahip olduğu biyolojik çeşitlilik özellikle genetik kaynaklar anlamında büyük bir güç durumuna gelmektedir” dedi.
“Türkiye biyoloijk çeşitlilik açısından küçük bir kıta üzerinden yükseliyor"
Türkiye’nin biyoloijk çeşitlilik açısından küçük bir kıta üzerinden yükseldiğine dikkati çeken Mengi, “Anadolu, kendi başına ayrı bir kıta olmamakla birlikte bir kıtanın sahip olabileceği tüm ekosistem ve habitat özelliklerine tek başına sahiptir. Ülkemizin Asya ve Avrupa kıtaları arasında bir köprü görevi görmesi ayrıca çok değişik iklim ve coğrafi yapıya sahip olması nedeniyle de bitki ve hayvan türleri bakımından oldukça bir zengin çeşitliliğe sahip olmasına imkan sağlamıştır. Yapılan araştırmalara göre Türkiye’de 120 memeli, 413 kuş, 93 sürüngen, 18 kurbağagil, 276 deniz balığı, 192 tatlı su balığı, 60-80 bin böcek türünün bulunduğu ifade ediliyor. Ülkemiz bitki türleri bakımından da oldukça zengindir. Bütün Avrupa kıtasında 12 bin bitki türü bulunmasına karşın ülkemizde 9 bin tür bitki türü bulunmakta ve bu türlerin yüzde 30’u dünyada sadece Türkiye’de bulunmaktadır. Tüm bu yönleriyle Türkiye biyolojik çeşitlilik bakımından bir kıta özelliği göstermektedir” diye konuştu.
"Üniversiteler arası güç birliği yapacağız"
OMÜ Rektörü Prof. Dr. Sait Bilgiç de UNİDOKAP diye kurdukları bu yapımın asıl amacının bölgedeki üniversitelerin güç birliği yaparak öğrenci, öğretim elemanlarının değişimini gerçekleştirerek ve sahip olduğu kendi imkanlarını birlikte kullanma yollarını geliştirerek var olan değerleri daha yukarıya taşıyabilecek daha büyük çalışmaları gerçekleştirmeyi mümkün kılmak olduğunu belirtti.
"Samsun biyoçeşitlilik bakımından şanslı"
Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Zihni Şahin ise Karadeniz Bölgesi ve özellikle Samsun’un biyolojik çeşitlilik bakımından son derece şanslı olduğunu ifade ederek, “Orman, çayır, sulak alan, kum, nehir ve deniz ekosistemlerinin tamamını bir arada görebileceğimiz bir coğrafya üzerinde ikamet etmekteyiz. Yaşadığımız şehir ortalama 1 saatlik mesafe ile bu ekosistemlerin hepsine ulaşacağımız bir konuma sahiptir” şeklinde konuştu.
"Samsun bu çalışmalar için en uygun alan"
Samsun Valisi Osman Kaymak da Samsun’un doğasıyla, çevresiyle biyoçeşitlilik çalışmaları için en uygun alan olduğunu aktardı. Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti, Ladik Gölü ve Çarşamba kıyılarında çok geniş alanlarda ki sulak alanlarda çok çeşit canlılar yaşadığını kaydeden Vali Kaymak, “Biyolojik çeşitliliğe büyük katkı sağlayan bu ortamların korunması Samsun ve bölgemiz ülkemiz için çok anlamlı. Buradan çıkacak sonuçlarla, bilim dünyasından çıkacak sonuçlarla ilgili kurumlarda bunları destekleyecektir. DOKAP’ın bölgemizde çok ciddi çalışmaları var. DOKAP bölgemizde 500 milyona yakın son 5 yıl içerisinde yatım yapıyor. Özellikle tarımsal alanlarda ki bütün projeleri destekliyor. Çok ciddi kaynaklar kullanıyor. İlimizde de son 5 yıl içerisinde 50 milyona yakın tarımsal projelere destek verdiler. DOKAP’ın ilimize büyük katkıları var” ifadelerini kullandı.
Sempozyuma ayrıca, UNIDOKAP bölgesi üniversiteleri akademisyenleri, yurt dışından gelen akademisyenler ve öğrenciler katıldı. 3 gün sürecek sempozyumda bölge üniversitelerin katkılarıyla oluşan çok sayıda güncel çalışma, biyoçeşitlilik, Karadeniz, doğal kaynaklar ve çevre konuları konusunda fikir alışverişi yapılacak. Toplam 150 bilimsel çalışma tebliğ edilecek. 7 farklı ülkeden farklı çalışma konularında 10 bilim insanı da görüşlerini tebliğ edecek.