Nazlı Çelik, Instagram hesabından paylaştığı fotoğrafın altına şu cümleleri yazdı: "Anlatılmaz yaşanır denir ya. İşte bu yüzden hergün bültenlerin ilk sıralarında aktardığımız bölgeyi bizzat yaşayıp anlatmak istedim. Yaşamak dediğim, oralarda vatanı kahramanca koruyan Mehmetçiğin yedi gün yirmidört saat tuttuğu nöbetinin yanında bir gün misafirlik için ne kadar "yaşamak"sa.
Yalnız olmadıklarını bilsinler istedim. Sarp bir dağın eteğinde, elinde ağır silahla, memleketi canını ortaya koyarak korumanın tek bir izahı olmalı. Her an hain bir pusuya yenik düşebileceği bilinciyle tutulan nöbetler, sadece vatan aşkıyla yapılabiliyormuş, anladım. 2700 rakım tepelerde çay ikram edecek kadar misafirperver, yanı başında şehit düşen 25 yıllık arkadaşının yerini doldururken bile mağrur, gururlu Türk askeri. Türkiye'nin en fazla saldırıya uğrayan, şehit vermiş Dağlıca Hudut Taburu, kapılarını ilk kez bir televizyona açtı. Onlarla birlikte bir gece de olsa kalmanın gururu tarifsiz. El verdiğince size de aktarmaya çalışacağım, şahit olduğum omuz omuza kardeşliklerini. Yarından itibaren de anlatmaya başlayacağım."