Tosun, "Bayrak diktik diye mi unutulduk!

Kıbrıs Savaşının 41. yıldönümün de Kıbrıs Gazisi Mustafa Tosun, 20 Temmuz anma törenlerinin İlçe de yapılmamasının yanı sıra hatırlanmamalarına içerleyerek, "Güneydoğu'da Baba oğul savaşı var, onlar bayrak dikmediler unutulmadılar ama Kıbrıs'ta biz 5 parmak dağlarına Türk Bayrağı diktik diye olsa gerek ki bizi unuttular. Biz Türk Bayrağı diktik diye unutulduk sanıyorum" dedi. 

Hemen tüm yurtta olduğu gibi dün Çarşamba'da Kıbrıs Harekatının 41. yıl dönümü nedeni ile hiç bir etkinlik yapılmaması Kıbrıs Gazisi Gazi Mahallesi eski Muhtarı Mustafa Tosun'u derinden üzdü. Gazi Tosun, tören yapılacak heyecanı ile Gazi üniformalarını ve madalyalarını takarak Belediye Meydanına koşmuş ama hiç bir yetkilinin tören için Belediye meydanında etkinlik yapmadığını görünce adeta isyan bayrağını açmış. Haber Expres Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Erol Şeker''i makamında ziyaret eden Gazi Mustafa Tosun, 1955 tarihinde Çarşamba'ya bağlı Söğüt pınar köyünde doğduğunu, 1. ve 2. Kıbrıs barış harekatına katıldığını dile getirerek şöyle konuştu. Tosun, "Kıbrıs Harekatından Türkiye'ye sağ salim geldim. 20  Temmuz 1975’te Doğuş şirketine operatör olarak girdim 10 sene orda çalıştım 17 sene Çarşamba Belediyesinde çalıştım. Çalışırken Gazi mahallesi adında bir mahalle kuruldu o mahalleye muhtar oldum. Hem Muhtardım hem çalıştım devlete 27 sene daha hizmetim var." diyerek devam etti.

Gazi Mustafa Tosun, "Kıbrıs’ta 20 Temmuz  sabah saat 5’te  beş Parmak dağına paraşütle atladım. 30 atlayışım var 20. Atlayışım Kıbrıs’a dır. Kıbrıs’ta kısa zamanda büyük iş yaptık. Beş parmak dağında çok arkadaşlarımızı şehit verdik. Biz Türkiye’ye sağ salim geldik. Askerde Paraşütçü komandoydum. Biz istediğimiz gibi  Kıbrıs’ı alabilirdik yalnız bize "dur" dediler dur dedikten sonra tarihler değişti Türkiye’ye döndük. Biz oraya Gazi olacağız diye gitmedik. Şerefimizle askerlik hizmeti yapmak vatanı savunmak için gittik. Herkes askerlik yapar ama biz iki fazlasını yaptık gittik. Kıbrıs'a  gittik orda bayrak diktik. Türkiye'ye geldik Gazi olacağız diye gelmedik. Gazilik unvanını devlet vermiştir" ifadeleri ile devam etti.

Devletimiz Gazileri sisteme ayırdı, kaç çeşit gazi olduğu belli değildir. Bana Gazilik unvanını devlet verdi. Devletin adına bana madalya verildi, devletin adına doktor bana ilaç bedava dedi, devletin adına halk otobüsleri bedava dedi, dedi. Ama şayet ben Gazi değilsem madalyamı alsın. Ben Gaziysem gazilerde eşitlik olması lazım. Ben Gaziyi iki çeşit biliyorum. Bu unvanı devlet verdi bize devlet kaç çeşit Gazi olduğunu belgelemesi lazım. Şayet ben Gaziysem verilen hakları haklarımızı eşit vermesini diliyorum. Haklarımızı eşit verenden Allah razı olsunda yani gaziyi çeşitlendirdi."

Tosun, "30 derece sıcak var Çarşamba'da. Gazilerimizi bir araya toplayıpta Devlet bize Çarşamba'da 110 gazi var. Bir yer açıp Çarşamba'da ki Gaziler burada toplansın demesi lazım. Biz bir araya gelemiyoruz. Gazilerle çoğu köyde gelemiyor adam gelemeyince bir yer tutamıyorum. Elektriği var suyu evet Gaziler elektrik parasını %50- %40 ödüyor suyu indirimli ödüyorduk. Ama Çarşamba belediyesi hepten kaldırdı, Samsun belediyesi geldi anlamam dedi. Yeniden bana su parası geldi atık su parası dedi. Bana Samsun belediyesi Çarşamba belediyesi encümen kararıyla su parasını kaldırdı. Bugün bu sıcakta halkın içine çıkıp da devlet biz Gazileri bir araya toplayıpta bizi yönetenler Gazi teşekkür ediyorum. Size bir kelimesi telefonlardan geçmedi. Ama seçimde bizi yönetenler devamlı telefondan geçiyor bayramınızı kutlarız. Telefondan geçiyor Çarşamba'ya geliyoruz. Sizi orda bekliyoruz. Ama bu  20 Temmuz günü hiçbir Milletvekilinden hiçbir bakandan hiçbir bizi yönetenden telefondan bize mesaj gelmedi. Sadece seçimden seçime arıyorlar. 30 derece sıcak var Çarşamba'da benden başka ceket giyen yok ve ben de ceketi giydim. 30 derece sıcağın altında geziyorum. Gazi var diye halk bana bakıyor" şeklinde şöyle devam etti.

Hemen her il ve ilçelerde Gazilere Kaymakam ve Valilik tarafından Bayram yardımları yapıldığını ama Çarşamba'da yapılmadığını neden yapılmadığını sorduğumuz Gazi Mustafa Tosun, " Bize hiç bir şey verilmedi. Çarşamba mülki amirine bağlıyız. Mülki amirine bağlı olduğumuz için burada bize bir şey verilmedi. Başka yerlerde verildiğini söylüyorlar. Bana Çarşamba'da verilmediği söylendi. Verilse benim almam lazımdı. Samsun'un verip vermediğini de bilmiyorum. Çünkü biz eskiden Samsun'a gidip tören yapıyorduk. Şimdi törenler de kalktı, belediye önüne çelenk koyuyorduk. Bugün belediyenin önünden geçmedim kimse olmadığı için. Çarşamba'da sokakta benden başka gezen Gazi yok. Biz  beşi parmak dağlarına bayrak diktiğimiz için unutulduk herhalde öyle zannediyorum. Güneydoğu Gazileri de orada boşa savaşı verdi. Onlar orada bayrak dikmedi unutulmadılar, biz beş parmak dağına diktiğimiz bayrak herhalde unutuldu. Öyle sanıyorum unutulmasa bizi ararlardı" diyerek sert ifadelerle tepki gösterdi.

Son dönemlerin de huzurlu bir düzen huzurlu yaşamak istiyorum ifadeleri ile açıklamasına devam eden Tosun, "Güneydoğu Gazi çocukları işe gidi, Kıbrıs gazi çocuklarına  belge yok işe girecekleri yetki belgesi bana gelmedi. Güneydoğuda şehit olanları devlet işe aldı. Ama oğlumu kırk sene geçti bugün 41.  yıl dönümü ama hiçbir şey yapılmadı. Hepsini geçtim bu gün devlet bir selam gönderse yetiyordu. Devlet bir kuru selam bile göndermedi, aramadı, mesaj çekilmedi, telefondan aranmadık. Ama bizi yönetenler seçimden seçime devamlı arıyorlar, bayramınızı kutluyor, meydan mitinglerine davet ediyor orada sizleri bekliyoruz demesini çok iyi biliyor. Bizse bu gün Çarşamba meydanına geliyoruz bu meydanda kimse yok" şeklinde konuşmasını tamamlarken Gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Erol Şeker' e ise duyarlılığı nedeni ile teşekkür etti.

Tosun, Şeker'e makamında yaptığı ziyaretinde, "Çarşamba'da çok gazeteler gelip geçiyor. Ama bana göre en büyük gazete ve  gazeteci, halka hizmet yapan Haber Expres Gazetesi ve onun başında ki Erol Şekeri gördüm. Meramımı anlatmak için makamında sizi ziyaret ettim. Erol Şeker ayağa kalktı beni karşıladı. Erol Şekere gazetesi adına Çarşamba halkı adına büyük hizmet veren yapılacak  işleri dile getirdiğinden dolayı kendi adıma teşekkür ediyorum" diyerek açıklamasını sona erdirdi.