Son zamanlarda ülke gündemi ile,

Samsun ve Çarşamba gündemini çekildim kenara,

Sakin biçimde izlemeye çalışıyorum.

Bayram öncesi küçükte olsa bir hareketlilik oldu.

Esnafın yüzüne azıcıkta olsa adeta kan gelmiş gibi oldu.

Pazar, esnafların alış verişi hızlanınca bir umut doğdu.

Sonrası yine fos.

Dün ilk mesai günü olmasına rağmen piyasalarda,

Kim ne derse desin "TIK" yok.

Ama bankalarda tıklım tıklım.

Kısacası millet Suriyeli vatandaşlara vatandaşlık verilsin mi,

pkk terörist ele başlarından Bahoz öldürüldü mü,

Orhan Gazi Köprüsü açılmış,i açılmamış,

Hiç umurunda değil aslında.

Esnaf, vatandaş piyasalarda hareketlilik bekliyor.

Belediyelerden hizmet zaten piyasa da yok.

Siyasette iktidar olmasına rağmen AK Parti ilçe ve il teşkilatları da eskisi gibi

Ortalıkta fink atmıyor, konuşmuyor.

Ara sıra Bakanların açıkladığı paketleri (içi bence boş),

AK Parti Samsun Milletvekili Köktaş gazlıyor ama,

O da tabiri caiz ise yemiyor...

Diğer siyasi kanatta CHP öyle bir hale getirildi ki?

CHP'nin tavanından taa tabanına kadar "FOS" tek hareket yok.

İl Başkanı gündemi takip edip açıklamalar yapsa da onu da ilgi ve dikkate alan yok.

İlçe başkanı birazcık kıpırdamaya çalışsa da tabanda da niyet olmayınca çaresiz.

MHP ye gelince...

İçten yanmalı motoru andıran Akşener, Vural, Özdağ, Oğan, Aydın aday adayları.

Elbette ki diğer yanda Liderleri Bahçeli'nin hala inada inat dimdik ayakta ve arkasında duranlar...

Ortalık yangın yeri ama vatandaşlar da "TIK" yok.

Bu halde iken ülkem insanı terör olaylarından tırsmış,

Suriyelilere vatandaşlık verilmesine,

Portekiz'in Avrupa şampiyonu olup kupayı almasına,

Hala terörle mücadele de verdiğimiz Şehitlerimize,

İlgisiz görünümde izlemeye adapte olmuşlar.

Geçim ve gelecek derdi, endişe ve korkusu,

Susturmuş herkesi. Sonumuzu Allah hayr eylesin.

Ama gidişat hiç hoş değil.

Bu noktada yurt dışında ki dost görünümlü düşmanlara bakalım.

ABD, İsrail, Rusya ve elbette ki malum Avrupa Ülkeleri.

Kendilerine dokunulduğunda ayağına basılmış inekler gibi bağıran Avrupalılar,

Türkiye'nin içi karışsın diye etmedikleri pislik yok.

Avrupa çatırdıyor görünümünde ancak,

İngiltere, İsrail ve elbette bunların organizasyonu ile ayakta duran ABD.

Türkiye' de bir şekilde hüküm sürebilmek için tezgahlarını açmışlar.

Ancak iyi izlerseniz Obama'nın bile sonu yaklaşırken,

Yabancı ülkelerin büyük sermaye başkanları ve sözüm ona iş adamları,

Türkiye'nin gelişmesi ve büyümesinden endişe ederek,

Çevresinde ki tüm dost ülkelerle kavgalı hale getirmek,

İslam coğrafyasında yalnızlaştırmak için,

Yırtınıp duruyor tezgah üstüne tezgah diziyorlar.

Türkiye bu pis tezgahın, oyunun içinden çıkabilir mi?

Hep birlikte izleyip göreceğiz.

Ama görünen köy Kılavuz istiyor.

Kılavuz ise mücadeleyi sürdürüyor ancak,

Ülkenin gelecekte yapacağı çok önemli ama,

Millet heyecanla beklemede...

Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın...