Üretim merkezi olma şansını artırıyor

Üretim merkezi olma şansını artırıyor
Türkiye'nin temiz enerji kapasitesi yeşil hidrojen üretim merkezi olma şansını artırıyor

Endüstriyel ve Medikal Gaz Şirketi Linde Gaz AŞ Genel Müdürü Adnan Ünal, şirketin yeni yıl hedeflerine ilişkin yaptığı değerlendirmede hidrojenin fosil yakıtlara alternatif oluşu ve yerinde üretime imkan tanımasıyla diğer kaynaklar içinde öne çıktığını belirtti.

Türkiye ve yakın coğrafyada uzun yıllardır çeşitli yöntemlerle gri, mavi ve yeşil hidrojen ürettiklerini dile getiren Ünal, şirket olarak hali hazırda işletilen doğalgazın buhar reformasyonu (SMR) ve elektroliz tesisleri ile Türkiye'de hidrojen üretiminde önemli bir tecrübe ve birikimi Türk sanayisinin hizmetine sunduklarını anlattı.

Ünal, şirketin hidrojen alanındaki yetkinliğinin güçlü olduğuna işaret ederek, şöyle konuştu: "Özellikle Orta Doğu ülkelerinde de ilk hidrojen ile çalışan otobüs ve otomobil dolum istasyonunu devreye alarak kullanıma sunduk. Türkiye'de olası hidrojen dolum istasyonu kurulum potansiyel projelerinde de otobüs üreticileri ve belediyeler gibi ilgili paydaşlarla yakın iş birliği içerisindeyiz. Paydaşı olduğumuz Güney Marmara Kalkınma Ajansı koordinatörlüğünde yürütülen Hidrojen Vadisi projesi (HySouthMarmara) ile ülkemiz yeşil hidrojen yatırımları için ilk imzayı atmıştır. Ülkemizin yeşil hidrojen potansiyelinin farkında ve ülkemizin yanındayız. Türkiye, mevcut güneş ve rüzgar enerjisi potansiyeli ile bölgesinde güçlü bir yeşil hidrojen üretim merkezi olma şansına sahip. Linde Türkiye olarak, Türkiye'nin bu potansiyelini gerçekleştirmesine yardımcı olmayı istiyoruz."

2024'te iki büyük yatırım kararı aldık

Geçen yılın şirket için verimli ve önemli bir yıl olduğunu ifade eden Ünal, "2024'te iki önemli yatırım kararı verdik. Birincisi Denizli'de gerçekleştirdiğimiz ek karbondioksit üretim yatırımımız diğeri ise Balıkesir tesisimizde gerçekleştireceğimiz azot sıvılaştırıcı yatırımlarımız oldu. Dünya piyasalarında yaşanan ekonomik çalkantılara rağmen ülkemize yatırım yapmaya devam ediyoruz." diye konuştu.

Ünal, 2025 ve takip eden yıllarda hidrojenin gündemde gittikçe daha fazla yer alacağını ve yatırım göreceğini öngördüklerini anlattı.

Türkiye'nin, hidrojen yol haritasını yayımlayan dünyadaki 70'in üzerinde ülkeden biri olarak bu konudaki vizyon ve hedeflerini ortaya koyduğunu vurgulayan Ünal, şöyle konuştu: "Türkiye'nin taraf olduğu Paris Anlaşması ve 2026 itibariyle finansal olarak yürürlüğe girecek Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizması Türkiye için hidrojen üretimi ve teknolojilerini daha da önemli kılıyor. Bu nedenlerle 2025 ve takip eden yıllarda hidrojenin gündemde gittikçe daha fazla yer alacağını ve yatırım göreceğini öngörmekteyiz. Küresel ekonominin sürdürülebilirliğinde endüstriyel ve enerji üretiminde hidrojenin oynayacağı rol temiz hidrojen teknolojilerine olan talebi arttırıyor."

"Hidrojen dekarbonizasyonu sağlamada alternatif olarak kullanılabilir"

Ünal, hidrojenin, kimya, rafineri, çelik ve çimento endüstrilerinin üretim süreçlerinde mevcut kullanım alanlarının yanı sıra dekarbonizasyonu sağlayabilmek ve hızlandırmak adına fosil yakıtlara alternatif olarak kullanılabildiğini anlattı.

Ağır sanayi üretim süreçleri için bir ısı kaynağı olmasının yanı sıra binaları ısıtmak ve enerji sağlamak için de kullanılabildiğine işaret eden Ünal, sözlerini şöyle tamamladı: "Yenilenebilir enerji kaynaklarından gelen enerjiyi karbonsuz şekilde depolamak için bir yöntem ve tren, otobüs, kamyon, uçak ve gemiler için sıfır emisyon yakıt kaynağıdır. Buna karşılık mevcut koşullarda yeşil hidrojenin maliyeti doğalgaz maliyetlerinin enerji eşdeğeri cinsinden 5-6 katına denk gelirken, gri hidrojene kıyasla 3-5 kat, mavi hidrojene göre ise 1,5-2 kat daha maliyetlidir. Hidrojenin benimsenmesinde teşvikler, ölçeklendirmenin artırılması ve daha fazla verimlilik iyileştirmeleri, maliyetleri önümüzdeki on yıllarda düşürmek için kritik olacak. Doğal gaz fiyatlarının zaten yüksek olduğu, yenilenebilir elektrik maliyetlerinin düştüğü ve karbon fiyatlandırmasının yukarı doğru baskılandığı Avrupa gibi bölgelerde yeşil geçişin daha erken gerçekleşebileceği öngörülüyor."

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler
Bunlar da İlginizi Çekebilir
Ekonomi