Yıllardır mücadelesine devam eden muhtar bir türlü üst geçit yaptıramadı.
Seyhan ilçesine bağlı Yeşiloba Mahalle muhtarlığını yapan Atar Ürün ilk kez 2004 yılında muhtar olarak seçildi. Mahallenin en büyük sorunu olarak mahalleyi ortadan ikiye bölen D-400 karayolundan geçişler olduğunu belirleyen Ata Ürün, pazarın, okulların ve daha bir çok halkın çok yoğun olarak gittiği yerlerin D-400'ün diğer tarafında olmasından dolayı karşıdan karşıya geçişlerde özellikle çok sayıda çocuğun hayatını kaybetmesinden dolayı muhtar buraya üst geçit yaptırmak için yetkili bütün mercilere başvurdu. Muhtar Ürün ancak olumlu bir yanıt alamadı. Muhtarın bu mücadelesi devam ederken 2010 yılında 13 yaşındaki oğlu Berkcan Ürün, D-400 karayolunda yolun karşısına geçmek isterken bir TIR'ın çarpması sonucu hayatını kaybetti. Muhtar mahallenin çocukları ölmesin diye mücadele ederken oğlunu üst geçit olmadığı için kazaya kurban verip mahalleli ile aynı acıyı yaşadı.
Bunun üzerine üst geçit mücadelesine hız vererek, Adana Valiliği, Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Seyhan Belediye Başkanlığı, Karayolları 6. Bölge Müdürlüğü ve Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) yeniden dilekçe yazdı. Ürün dilekçeye, "2014 yılında oğlunu bu yolda kaybetmiş bir acılı baba ve mahalle muhtarı olarak rica ediyorum" diye not düştü. Ancak buna rağmen aradan 5 yıl geçmesine rağmen bir türlü üst geçit yapılmadı. Bu yıllar arasında yaklaşık 15 çocuk aynı yolda üst geçit olmadığı için hayatını kaybetti. Son olarak da 8 yaşındaki Şamil Bayhoca bir TIR'ın çarpması sonucu öldü.
"BEN YAŞIYORUM AMA KANADIM KIRIK"
Muhtar Ata Ürün, bu yolun çocuklar ve kadınlar için tehlikeli olduğunu ifade ederek, "Pazar diğer tarafta. Pazara gitmek geri gelmek ve okula gitmek gelmek, işe gitmek karşıdan karşıya sirkülasyon çok bu yolda. Verdiğim dilekçelere olumlu cevaplar alamadım geçmişte bundan 5 yıl önce kendi çocuğum bu yolda kazada rahmetli oldu. Biz kimsenin burnu kanamasın derken kendi çocuğumuz rahmete kavuştu. Yani onunla da bitmedi 5 yıldan bu yana tahmini olarak 10-15 ölümlü kaza oldu bu yol geçişlerinde. 16 ay oldu muhtar oldum. Geldiğim günde dilekçe verdim Büyükşehir Belediyesi’ne, TBMM’ye faks gönderdim. Yani kimse üstlenmiyor şifahi olarak belediye başkanlarına söyledim. ‘Bir köprü yaparız’ dediler. Lafta kaldı ilgilenen yok, karayolları yapmıyor. Dilekçeme cevap gelmiyor 14 ay olmuş dilekçe vermişim burada kimseye bir şey olmasın istiyorum ama oluyor maalesef" dedi.
Ata Ürün ilk dilekçesini çocuğu kazaya kurban gitmeden çok önce verdiğine dikkat çekerek şunları kaydetti:
"Dilekçeyi çocuğumun kazasından çok önce verdim. Çocuğumuz da rahmetli oldu yine kurtulamadık. Yani şimdi ciğer parem gidiyor benim her şeyim dört, dörtlük ama kanadım kırık çocuğum benim aklımdan çıkar mı 13 yaşında. Başkasının çocuklarını da benim çocuğum gibi kabul ediyorum. Biraz önce 8 yaşında çocuğu toprağa verdik geldik burada dün kaza oldu. Çocuğumun yaptığı kazayı o anki duygularım yenilendi yani 2 gündür ben psikolojik olarak rahatsızım. Şunu soruyorum bu ölen vatandaşlar, çocuklar kendilerinin yakınlarından biri olsaydı acaba böyle vurdum duymaz davranabilirler mi? Bunu sorguluyorum özellikle yetkililerden ve sorumlulardan."
Muhtar Ata Ürün yolda en son hayatını kaybeden çocuğun babası Hüseyin Bayhoca'nın da evine giderek taziye ziyaretinde bulundu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.