Antalya’da yaşayan 23 yaşındaki Şenay Atılgan’ın hayatı 16 yaşında düştüğü uyuşturucu batağıyla bir anda karardı. Henüz ilkokul öğrencisiyken aile içinde yaşadığı bir takım sıkıntılarına çare olarak bir arkadaşının “Dene sıkıntılarını unutursun” tavsiyesi genç kızı çok küçük yaşlarda dönülmez bir yola sürükledi. İlk 3 yıl ailesinden gizli esrar kullanan Şenay’ın durumundan şüphelenen babanın olayın farkına varması sonucu değiştirmedi ve genç kız bugün 7 yıllık uyuşturucu bağımlısı oldu.
KİCK BOKS EĞİTMENİYDİ UYUŞTURUCU BATAĞINA DÜŞTÜ
Bağımlı olmadan önce başarılı bir sporcu olan talihsiz Şenay’ın hayallerini süsleyen Kick Boks eğitmenliğinden geriye sadece bir çift boks eldiveni ve eğitmenlik lisansı kaldı. Umutlarını kaybettiğini belirten Şenay, “Arkadaş ve okul ortamında kullanarak başladım. Annemle babam yeni ayrılacaktı aile içi sıkıntılardan dolayı bu ortama girdim. Beni bu işe başlatan kız arkadaşım oldu. 'Dene sıkıntılarını unutursun' dedi. Hayatıma bu kadar girip beni etkileyeceğini düşünmemiştim. Okul harçlığını birleştirip içiyordum. Sonraları bağımlı olmaya başladım. Şu sıralarda tamamen ona bağlıyım. Kahvaltıdan önce uyuşturucu alıyorum. Sporcuydum birçok hayalim vardı. Kick Boks eğitmen ve antrenör belgem var. Ne spor salonuna ne de okula gidemiyorum. Hayatımdan ve hayallerimden vazgeçtim. Spor salonu açmak isterdim mesleğimi yapmak isterdim. Uyuşturucu madde hayatımı tamamen etkiledi ve umutlarımı kaybettim” dedi.
“BULAMAYINCA HIRSIZLIK YAPIYORUM, FUHUŞA DÜŞMEKTEN KORKUYORUM”
Antalya’da 50 TL’ye her yerde uyuşturucu bulabileceğini bulamadığında da hırsızlık yaptığını itiraf eden Şenay, ne olursa olsun bir şekilde uyuşturucuyu alması gerektiğini söyledi. Uyuşturucudan uzak kalmak için bilerek suç işlediğini ve cezaevine girmek istediğini belirten Şenay, şöyle konuştu:
“Sabah uyanıyorum maddeyi alıyorum. Kriz gelince kemiklerim ağrıyor. Ayağa kalkamayacak hale geliyorum. Soğuk soğuk terliyorum ve titremeler oluyor. Maddeyi kullanmadan hiçbir şekilde geçmiyor. 50 TL olsun cebinde Antalya’da her yerde uyuşturucu bulabilirsin. Günlük ortalama 150-200 TL bulmak zorunda kalıyorum. Bulamayınca hırsızlık yapıyorum. Arkadaşlarımdan istiyorum. Şu an yaşayan bir ölüyüm, bitiğim. Hiçbir kadın, hayat kadını olmak istemez ancak bu şekilde devam edersem benimde sonum o şekilde olacak. Cezaevine girebilmek için bilerek bir suç işledim. Başka çarem yok. Kurtulmak için bu yolu seçtim. Hakimin karşısına çıktım ve ağladım beni cezaevine göndermesini istedim. Nedenini sorunca tedavi için olduğunu söyledim. Bana 7 gün süre verdiler 7 gün içinde karar vereceğim ve beni cezaevine gönderecekler. Cezaevindeyken faydası oluyor. Biraz olsa da uzaklaşıyorum.”
HAYATININ KURTULMASI 15 BİN TL’NİN UCUNDA
Kamu hastanelerinde ve bağımlı tedavi merkezlerinde hiçbir sonuç alamadığını reşit olduğu için çok fazla ilgilenilmediğini öne süren Şenay, tedavi olmaya kesin karar verdiğini söyledi. Kararlı olduğu için tedavi merkezleri hakkında da araştırma yaptığını belirten genç kız özel hastanelerde çiple tedavi yöntemlerinin kesin etkili olduğunu ancak maddi imkanlarının olmadığını söyledi. Hayatının 15 Bin TL’ye bağlı olduğunu ifade eden Şenay, “Bazı özel hastanelerde tedavisi mümkün. Yetkililerden ve yardımseverlerden destek bekliyorum. Bana para vermesinler hastane masrafımı karşılasınlar tedavi olayım, kurtulayım. Tedavinin maliyeti 15 Bin TL. Bu miktara benim hayatım kurtarabilir. Maddeye bağımlı olmak istemiyorum” dedi.
SON ÇARE ÇOCUĞUYLA BİRLİKTE İNTİHAR EDECEK
Kızıyla bir başına kalan ve günlük yevmiyeyle minibüs şoförlüğü yapan Baba Murat Atılgan (51) kızına bakmak zorunda olduğu için hafta da sadece 2 gün çalışabiliyor. Şoförlük yaptığı sırada kızı yaşındaki çocuklara bakınca çok imrendiğini belirten ve intihar etmeyi bile düşündüklerini ifade eden Baba Murat, “Ben olmasam o da yok. Kimseden yardım yok. Kendi kafasında bitirdi ama tedavi olması gerekli. Kızımı her gün ölüme gönderiyorum. Sabah uyanınca hemen uyuşturucu alıyor. Vicdan azabı çekiyorum. Hırsızlık yapıyor sonu kötü çocuğumun. Başarılı bir sporcuydu ne hayalleri vardı ama olmadı. Utanacak bir durumum kalmadı. Antalya’da minibüs şoförlüğü yapıyorum ve çocuklar biniyor arabaya. Bakıyorum neden benim çocuğum böyle değil diyorum. Maddi imkanım yok. Tedavisi olmazsa ikimizde çıkıp falezlerden aşağı atlayacağız. İkimiz başka da kimse yok” dedi.
Utanacak hiçbir şeyinin kalmadığını bu nedenle yüzünün gizlenmesine gerek olmadığını belirten genç kız ve babası kendilerine ulaşacak bir yardım elini bekliyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.