Geçtiğimiz hafta Cuma günü yeniden başlayan kar tehlikesi "GELİYORUM" dedi.
Hafta sonu yağan kar Samsun merkez dışında kalan çoğu ilçe de etkili oldu. Çarşamba'ya ise sanırım en az 20 yıldır böylesi kar yağmamıştı. Ve karın yağması sonrasında yapılan çalışmalar. Bazen "yiğidi öldür hakkını yeme" diye bir söz vardır. Bu defa ki karla mücadele önceki yağışa göre iyiydi.
Ama en büyük çileyi her seferinde olduğu gibi YEDAŞ ARIZA ekibi çekti.
YEDAŞ Arıza ekibi gelen hemen her arızaya yetişmek için gece gündüz, kar, çamur demeden canları pahasına ihbarlara cevap vermek için uğraştı durdular. YEDAŞ arıza ekiplerinin canhıraş çalışmalarını bizatihi gördük.
Karayolları bu defa ilk kez belki de bu kadar hassas davrandı ama yeterli mi HAYIR...
İşin aslı ise daha çok farklı...
Büyükşehir Yasası sonrası İl Özel İdare ve bazı kurumlar kapatılarak Büyükşehir Belediyesine bağlandı.
Bu yasaya bazı Belediyeler kısa sürede uyum sağladı. Bazı Belediyeler ise her nedense topu taca, auta atıp duruyorlar.
Kiminin derdi Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz'ın son dönemi. Bu nedenle 2019 yılın da yeni bir başkan adayı belirlenecek. Şimdilerde birileri Genel Merkeze, halka, basına şirin mi şirin görünmek için akla gelmeyen taklaları atıyor. İş icraata yani halka hizmete geldiği noktada top hemen Yusuf Ziya Yılmaz'a postalanıyor.
Yani özü; Bazıları sıkıntılı işleri "biz değil Büyükşehir belediyesinin görevi bize ne deyip" geçiştirmeye çalışıyor. O kadar kolay mı? Oda HAYIR...
Çünkü Büyükşehir'in yapacağı iş, ilçe belediyelerin yapacakları işler belli. Ayvacık, Salıpazarı ve Terme Belediyeleri takır takır tüm kepçe, dozerlerini sahaya sürdü. Yetmediği yerde Büyükşehir' den ve Karayollarından araç istedi.
Bizim Belediyemiz şükürler olsun en güçlü ve en büyük belediyelerden ilk sıralarda yer alan bir belediye. Araç filosunu da güçlendirmiş bir belediye konumunda...
Hepsini geçtik; 1 Kasım seçimleri öncesi ve geçtiğimiz hafta TÖRENLE ARAÇ FİLOSUNA KATILAN araçları nedense ortalarda göremedi hiç kimse.
Yazıp eleştirince kötü oluyoruz. Halk bize feryat ederken, onlara gidip el pençe duruyor. Biz haklı olanı da haksız olanı da yazmak zorundayız. Araç filosuna katılan yeni ve eski kepçeler, dozerler nerede?
Bu halk ilçe merkezinde ve civar köy (mahallelerde) neden rezalet içindeler.
Millet sivil vatandaşlardan traktör kepçeler, hafriyat kepçeleri, dozerleri kiralayıp köy yollarını açıyorlar.
Kısacası; Ya herkes üstüne düşeni tam manası ile yapacak ya da yapamıyorsa çekilecek halka çile çektirmeyecek.
Bu kar yağışında çalışıldı mı, yeterli mi ona da HAYIR.
Çünkü belediyenin geçmişinde böylesi bir kaç kar yağışından yüzünün akı ile çıkmış bir belediye konumunda olduğunu bildiğimize göre,
Bu kar yağışlarında ki nazlanmanın ve kar temizliğinin ağır aksak gittiğini birilerinin nedenleri açıklaması gerekmez mi?
Kimse iş yapmadı demiyorum ama bir söz vardır. "Gönülsüz yapılan işten hayır gelmez" misali.
Bizim belediyenin de yaptığı kar mücadelesinden millet muzdarip olduğuna göre hayır çok beklenmiyor.
Bize eleştiri hakkı bile bırakmıyorlar. Biz dile getirilenleri yazdık. Gerisi ilgililerin vicdanına kalmış.
Allah daha kötü doğal afetlerden bizi korusun. Demek ki daha kötüsü olsa bu millete sahip çıkacak kimse olmayacak. Buna da şükür...
Sahi; Belediyenin yeni filosuna törenlerle, alkışlarla katılan araçları nerede?. Şimdi kullanılmayacaksa, nerede kullanılacak?. Doğal yaşam parkında veya ırmak yatağından kum çıkartma işinde mi kullanılacak. Halk merak ediyor.
Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.