Arazilerini lavanta bahçesine dönüştürdü

Yaklaşık 20 yıl boyunca Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde yaşayıp fabrikalarda çalışan Karaağaç çifti, şehir stresinden uzaklaşmak için 2022'de Tunceli'nin Nazımiye ilçesindeki Demirce köyüne yerleşti. Çevresi meşe ormanlarıyla kaplı köyde hayatlarını sürdüren karı koca, 3 yıl önce aldıkları kararla kazanç sağlayacaklarına inandıkları 750 kök lavantayı 1000 metrekare alandaki atıl arazilerinde toprakla buluşturdu.

Ekim işlemi sonrası sürekli bakımını yaptıkları lavantalar, mor renkteki çiçekleriyle yetiştiği alana güzellik kattı. Güneş altında zorlu mesai yapan çift, topladıkları lavantalardan bazılarını kurutup çay, bazılarını ise yağa dönüştürerek, internette ya da il merkezinde kurdukları stantta satışa sunuyor.

“Bu bölgede kaliteli lavanta yetiştirmeyi başardık”

Özgür Ozan Karaağaç, köyüne döndükten sonra deneme amaçlı bir lavanta bahçesi kurduğunu söyledi. Tekirdağ'da lavanta üretimi ile ilgili çeşitli bilgiler öğrendiğini belirten Karaağaç, şöyle konuştu: "Tunceli dağlık bir bölge ve yaklaşık 3 yıl önce bu tarlayı kurduk. Şu an olumlu geri dönüşler var. Bu bölgede kaliteli lavanta yetiştirmeyi başardık. Lavantalarımız angustifolia cinsidir ve tarlamız bir dönüm üzerine kuruludur. Lavantalarımızda hiçbir şekilde tarımsal ilaç kullanmadık. Bunun en büyük göstergesi tarlamızda var olan arılar, kelebekler ve karıncalardır. Biz, şimdilik lavantadan yağ, çay ve özellikle kadınlar için tonik olan hidrosolü üretiyoruz."

Karaağaç, Tunceli'nin artık turizm şehri olduğuna işaret ederek, "Buraya son yıllarda gerçekten büyük bir rağbet var. Biz de özellikle bu fırsatı iyi değerlendirmek için görkemli lavanta tarlaları oluşturmaya çalışıyoruz." ifadelerini kullandı. Mehtap Karaağaç da Samsun'dan Tunceli'ye gelin geldiğini ve 13 yıldır evli olduğunu anlattı.

Tekirdağ'dan köye dönüş sonrası tek hayallerinin üretim yapmak olduğunu ifade eden Karaağaç, "O yüzden lavantayı seçtik ve çiçekler ilgi alanımdı. Köy yaşantısı daha iyi çünkü uzun yıllar şehirde yaşadığım için sakinliğe ihtiyaç duyuyorum. Çocuklarımız da bizimle tarlaya gelip hem yardım ediyorlar hem de çiçeklerin arasındaki canlıları tanıyorlar." diye konuştu.