Samsun’un en kuzey noktasındaki Bafra Burnu’nda 1880 yılında Fransızlar tarafından yapılan deniz fenerinin bakımını ve bekçiliğini de yaklaşık bir asırdır Özkan ailesi yürütüyor.
Osmanlı döneminde 1880 yılında Fransız müteahhitler tarafından Kızılırmak Nehri'nin denize döküldüğü yerdeki delta üzerinde Halisburnu mevkisine inşa edilen fener, 1919 yılında denizden 750 metre karaya doğru yani şimdiki yerine alınmış. Bu dönemde Recep Özkan, Trabzon’dan gelerek fenerin inşaatında çalışmaya başlamış. Daha sonra dönemin yetkilileri, Recep Özkan’ı 1919 yılında fenere bekçi olarak atamışlar. O günden beri bu fenerin bütün bakım ve bekçiliğini aynı ailenin fertleri yapıyor. Feneri, Fransızlar 1942 yılında da Türklere devretmişler.
Türkiye’de tek, dünyada 3 örneği var
Teknolojiye göre yakıtta değiştiren fener, ilk olarak gaz yağı ile çalıştırılmış. Daha sonra asetilen gazına çevrilen fener, şimdi ise elektrik enerjisi ile çalışıyor. Teknolojiye uyum sağlayan fener halen 400 watlık lamba ile aydınlatma sağlıyor. 28 metre uzunluğunda bulunan fenerde 96 tane merdiven basamağı bulunuyor. Görüş mesafesi 25 mil olan bu fener, 7 ayak üzerine kurulu ve her bir ayağı da 4.5 metre derinlikte gömülü. Tamamen demirden yapılan Bafra Feneri dünyada sadece 2 örneği daha var.
Dededen toruna fener bakımı
Fenerin 1919 yılında bakım ve bekçiliğini alan Fikret Özkan’ın dedesi Recep Özkan bu işi kardeşi Fikri Özkan ve onun oğlu Hasan Özkan ile birlikte yapmaya başlamışlar. Daha sonra da ikinci kuşak olarak Fikri ÖzKan’ın amcaları Mehmet, Hakkı ve Selahattin Özkan kardeşler fenerin bakımını yaptılar. Üçüncü kuşak olarak da Mehmet Özkan’ın oğlu Ferşat Özkan ve kardeşi Fikret Özkan’a devretmişler.
Bafra Feneri hakkında bilgi veren fenerin bakım ve bekçiliğini yapan Fikret Özkan, “Fenerciliği biz dededen, babadan gelerek bugüne kadar devam ettiriyoruz. Bu fenerimiz Bafra Kızılırmak feneridir. 25 mil mesafeye ışık tutabilmektedir. Görev yapmış olduğum Bafra Kızılırmak burnundaki deniz feneri 1880 yılında Fransızlar tarafından yapılmıştır. Halen görev yapmaktadır. Bu görevi büyüklerimden devraldım. Burada daha önce dedem, amcalarım ve babam görev yaptı. Ondan sonra görevli olarak ben bulunmaktayım. Fenerimiz çok önemli bir konumda bulunmaktadır. Demir pilon üzerine yapılmıştır. Böyle bir pilon Türkiye’de başka yok. Dünyada da 3 tane böyle pilon fener olduğunu söylüyorlar. Fenerin 96 tane merdiven basamağı vardır. Önceden gaz yağı ile çalışıp, sonrasında tüple çalıştı. Şimdi ise elektrik ile çalışıyor. Devar fenerdir. Elektrikler kesildiği zaman da jeneratör devreye girmektedir. Ayrıca bu fenerde yedek çakar fener bulunmaktadır” dedi.
(İHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.