Memur-Sen tarafından Zübeyde Hanım Meydanı’nda gerçekleştirilen basın açıklamasında Çarşamba Şube Temsilcisi Osman Şafak, konuşma yaptı. Başkan Şafak açıklamasında, “Askerlerimiz, vatanımızın bekası ve selameti için, Afrin’de, teröre karşı Zeytin Dalı Harekatı’nı gerçekleştiriyor. Harekatın 33. günündeyiz. “Beklemesinler” diyerek, “Alıp Geleceğiz” diyerek, “Düğüne Gidiyoruz” diyerek cepheye koşan yiğitlerimizin, kimi şehitlik makamına, kimi gazilik mertebesine ulaştı. Operasyonun başlangıcından bugüne kadar 32 yiğidimizi şahadete uğurladık. Tam da bu yüzden; Vatan için şahadet şerbetini içen her yiğidi Süleyman Şah, şehit düştükleri her yeri Süleyman Şah türbesi kabul ediyoruz. Biz, bütün inanmışlığımızla bir kez daha haykırıyoruz; onlar ölümü öldürdüler ve ölümsüzlük otağını mesken tuttular. Zeytin Dalı Harekatının gerekçelerini ve hedeflerini anlamakta zorlananlar, yanlış anlamak için çırpınanlar, çarpıtarak anlatmak için kıvrananlar var. Türkiye’nin terörle mücadele konseptini, terör örgütlerine yönelik “bitirici darbe” hamlesini, “savaş” olarak göstermeye kalkışanlar var. Emperyal kulvarda, kapitalist blokta yer alan, sözüm ona müttefik ve dost ülkelerin, Türkiye’ye yönelik örtülü savaş ilanını, “sivil hassasiyeti” ambalajıyla, kamuoyuna yutturmaya çalışanlar var. Afrin’de yaşananların çerçevesini, Afrin merkezli Zeytin Dalı Harekatının gerekçelerini, doğru bir içerikle ortaya koymak gerekiyor. Bunu başardığımızda, tarihin ve coğrafyanın Türkiye’ye yüklediği misyonun gereklerini, cephede verilen mücadelenin anlamını ve değerini doğru kavrayabilir, bütün çıplaklığıyla anlatabiliriz. “ dedi.
Açıklamasının devamında Şafak, “Düne kadar, Türkiye’nin güvenli bölge tekliflerini duymazlıktan gelenler, şimdi güvenli bölgeden bahsediyorlar. Buradan soruyoruz. “Kastettiğiniz kimin güvenliğidir?” Emperyalizmin esas amacı, eli kanlı terör örgütü PYD’ye zaman kazandırmak olmasın? Birinci dünya savaşından sonra kabileleri devletleştirenler, bugün de terör örgütlerini devletleştirme peşinde koşuyorlar. Lakin bu kez yakalandılar, Türkiye’nin çelmesine maruz kaldılar. “15 Temmuz darbe girişimiyle ordusu zayıfladı.” dedikleri Türkiye’nin, teröre karşı sürdürdüğü başarılı operasyonlar sonrasında, sivil katliam yapmakla mahir bazı ülkelerin, “siviller zarar görüyor” kartını devreye sokmaları da gerçekten manidardır. Türkiye, 15 Temmuz darbesinden sonra, ordusuna sızmış gladyo artıklarını ve emperyalizmin aparatı FETÖ’cüleri temizleyerek, operasyon gücünü artırmıştır. Asıl korkulan budur. Korktukları başına gelecek. Emperyalizm, ülkemizden olduğu gibi, medeniyet coğrafyamızdan da def edilecektir.” şeklinde konuştu.
Bizler; MEMUR-SEN ailesi olarak, Türk Milleti olarak, terör ve çatışmadan arındırılmış, adil bir dünya istiyoruz. Kimsenin kimseyi sömürmediği, hakça paylaşımın gerçekleştiği bir dünya için mücadele ediyoruz. Ne var ki; emperyalizm, başta bölgemizde olmak üzere, sömürü düzenini sürdürmek için, şiddeti ve terörü bütün dünya sathına yaymaktan çekinmemektedir. İçeride de, kimlerin sözde savaş karşıtı söylemlerle, algılarda cephe açmaya giriştiğini, daha da ötesi her zaman yaptıkları gibi, emperyalizmi ve sömürüsünü gizlemeye niyetlendiklerini çok iyi biliyoruz. Sözde barış yanlısı, gerçekte emperyal geminin tayfası olanlar; “savaşa karşı barış”, “savaş halk sağlığı sorunudur”, “barış, hemen şimdi” gibi cicili bicili söylemlerle, Türkiye’nin hak ve adalet mücadelesini akamete uğratmak için, “barış” gibi mübarek bir kavramı dahi, silaha dönüştürmenin hesabı içindedirler. Biz barış istiyoruz. Biz adalet istiyoruz. Fakat; emperyalizm bölgemizden kovulmadan, emperyal taşeronu kanlı terör örgütlerinin kökü kurutulmadan, bunun sağlanamayacağını da çok iyi biliyoruz. Bu yüzden, en net bir ifadeyle şunu deklare ediyoruz; “Türkiye, terörle mücadele ediyor, emperyalizme karşı da onurlu bir savaş veriyor.” diyerek konuşmasında Afrin operasyonuna verdikleri desteklerini vurgulayarak, “Tam da bu yüzden, Türkiye’nin Afrin’i terör örgütlerinden temizlemeye yönelik gerçekleştirdiği, Zeytin Dalı Harekatı’nı, bütün benliğimizle destekliyor, cephede vuruşan Mehmed’lerimize, “Allah sizleri muzaffer ve muhafaza eylesin” diyoruz. Milletin desteğini, ümmetin duasını alan devletimiz ve silahlı kuvvetlerimizin, şanlı ecdadın evlatları olmanın hakkını veren yiğitlerimizin, terör örgütlerini yok edeceğine, emperyal akla diz çöktüreceğine de yürekten inanıyoruz.” sözleri ile konuşmasına son verdi.
Basın açıklaması Başkan Osman Şafak’ın konuşmasının ardından sona erdi.
HABER: Nuri ŞEKER
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.