Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM grup toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulundu. Bahçeli, Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilleri seçimlerinin erkene alınarak 26 Ağustos 2018 tarihinde yapılması mesajını verdi. Bahçeli, "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi henüz tam devreye girmedi. Türkiye'nin 3 Kasım 2019'a kadar dayanması kolay değildir. 3 Kasım 2019'u beklemek mümkün değildir. 3 Kasım 2019'a kadar ulaşmak her dakika zorlaşmaktadır. Partimiz mahalli idareler seçimleri hariç geçerli olan Cumhur İttifakı vardır.
Türkiye'nin bekası açısından Cumhur İttifakı'nın korunması elzemdir. İttifakın başarıyla seçimlerden çıkması için toplumsal olayların iyi takip edilmesi, atılan adımların verilere göre atılması gerekmektedir. Türkiye'nin, ABD, Fransa, İngiltere ile ilgili kurulan ilişkiler değişime uğramıştır. Ülkemizin Cumhurbaşkanlığı Sistemi'ne geçmesi acil bir hal almıştır. 31 Mart Mahalli İdareler Seçimi'nden sonra neyle muhattap kalacağı belli değildir. Mahalli idareler seçimlerindeki kutuplaşmaların 3 Kasım'a nasıl yansıyacağı az çok malumunuzdur. Bu riski kaynağında kesmek başlıca amacımızdır.
Önümüzde 2 seçim vardır. Ya normal tarihi beklenecek. Ya da milli mecburiyetten dolayı seçimleri erkene çekilecektir. Bilinmelidir ki, gerekli uyum yasalarının çıkarılmasının ardından MHP seçimlerin erkene alınmasından yana takdirini kullanmaktadır. Teklifimiz şudur; 26 Ağustos 2018 günü Türk milleti yeni bir zafer ruhuyla sandığa gidip hem cumhurbaşkanını hem de milletvekili genel seçimiyle Türkiye düşmanlarına gereken dersi vermesi en makul, en demokratik, en akılcı yoldur. Seçimse isteğiniz hodri meydan. Sandık er meydanıdır, mertliğin kaynağıdır. Biz meydandan kaçmadık. Türkiye'ye pusu kuranları pususunda boğalım. Tercih büyük Türk Milleti'ne aittir. Ne istiyorsak Türk Milleti içindir. Ne amaçlıyorsak Türk Milleti'nin lehinedir" şeklinde konuştu.
Bahçeli: "Rusya'nın askeri bir karşılık vermemesi ABD ile gizli temasların varlığına delildir"
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "ABD, Fransa ve İngiltere ile beraber Suriye rejimine yönelik askeri harekata başlamış, 100'ü aşkın füzeyi belirlenen noktalara fırlatmıştır. Harekata bakıldığında dar çerçeveli muhataplarına mesaj odaklı olduğu anlaşılmıştır. Rusya'nın askeri bir karşılık vermeyerek diplomatik dile saldırıyı kınadığını belirtmesi, ABD ile gizli temasların varlığına delildir" dedi.
Partisinin TBMM Grup Toplantısında konuşan MHP Lideri Devlet Bahçeli, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Son günlerde alınan şehit haberlerine değinen Bahçeli, duyduğu üzüntüyü dile getirerek, "Türkiye terör belasının üstesinden milli birlik ve dayanışma ruhuyla gelecektir. Teröristler döktükleri temiz şehit kanlarının hesabını verecektir. Türkiye silah ve bombayla teslim alınamaz. Türk milleti kuru tehditlere bu millet boyun eğmez. Terörle mücadeleyi güçlü bir iradeyle sürdürmek milli bekamızın sırtımıza yüklediği ağır bir sorumluluktur. Türkiye Cumhuriyeti cesaret ve dirayetle bu mücadeleyi devam ettirmektedir. Fırat Kalkanı'ndan sonra Zeytin Dalı Harekatıyla teröristler saklandıkları tünellerde ele geçirilmiştir. Hainler ve arkalarındaki şer güçler emellerine ulaşamayacaktır. Terör yasa dışı ve insanlık dışıdır. İğrenç bir eylemdir. Terörizm fail ve figüranları pek fazla olan bir cinayettir. Türkiye bedeli ne olursa olsun teröristleri her düzeyde yok edecek ve terörizmi göğüsleyecek güce sahiptir. Bir kere yükselen bayrak, bir daha inmeyecektir. Taviz, geri adım ve mücadeleden geri dönüş yoktur. Müzakere ve mütareke arayışları kapalıdır. And olsun milletçe kazanacağız, kan tutkunlarına fırsat tanımayacağız. Yarının güçlü Türkiye'sini inşa etmek hepimizin asli sorumluluğudur. Katillere ne yapılacağı bellidir ve bunun gereği de yapılmaktadır" şeklinde konuştu.
"Beyaz Saray saldırı öncesi Rusya'yı bilgilendirmiştir"
7 Nisan'da Suriye'nin Duma bölgesinde yapılan kimyasal saldırılara ilişkin açıklama yapan Bahçeli, bu saldırının bölgesel havayı ısındırıp, küresel sistemi gerdiğini aktardı. Bahçeli, "Başta ABD ve İngiltere olmak üzere çok sayıda ülke bu saldırının Esad rejimi tarafından yapıldığını öne sürmüşken, Rusya beklendiği üzere aksini iddia etmiştir. Fransa'nın talebiyle BMGK toplanmış ancak bu toplantıdan herhangi bir karar çıkmamıştır. Suriye'de masumlar hayatlarını kaybederken Duma’daki hadise küresel güçler arasındaki güç ve nüfuz mücadelelerine bahane edilmiştir. Esad rejimine yönelik askeri mücadele seçeneklerinin konuşulmaya başlandığı günlerde Rusya rejimi hedef alacak saldırılara karşı misillemede bulunacaklarını duyurmuşlardır. Bu kapsamda şayet füzeler atılırsa rejimi savunacaklarını ilan etmişlerdir. ABD Başkanı sosyal medya hesabından yeni yetme ergen edasıyla Rusya’ya medyan okumuş, akıllı ve yeni olduğunu iddia ettiği füzeleri kullanacaklarını müjdeler gibi beyan etmiştir.
Ayrıca ABD, Fransa İngiltere ve Almanya gibi ülkeler savaş gemilerini Doğu Akdeniz’e göndermişlerdir. Rusya ise Doğu Akdeniz'de tatbikat yapacağını, Suriye kıyılarına 50 kilometreden daha az yaklaşan hedeflerini vuracağını söylemişti. Gelişmeler savaş senaryolarını gündeme getirirken, ekonomik tetikçiler boş durmamış yangından mal kaçırmanın hesabını yapıştır. Dünya borsalarında kaygılandırıcı dalgalanmalar oluyorken, döviz fiyatları giderek artış göstermiştir. Suriye emperyalizmin daha da şiddetli hesaplaşmasına sahne olmuştur. ABD, Fransa ve İngiltere’yle beraber Suriye rejimine yönelik askeri harekata başlamış, 100'ü aşkın füzeyi belirlenen noktalara fırlatmıştır. Harekata bakıldığında dar çerçeveli muhataplarına mesaj odaklı olduğu anlaşılmıştır. Almanya'nın katılmayı reddettiği harekat kapsamında ABD, İngiltere ve Fransa, Esad'ın kimyasal silah üretme ve yönetme kabiliyetinin olduğu bazı üs ve merkezleri vurmuştur. İran bu harekata öfkeyle tepki göstermiştir. Rusya'nın askeri bir karşılık vermeyerek diplomatik dile saldırıyı kınadığını belirtmesi, ABD ile gizli temasların varlığına delildir. Muhtemelen Beyaz Saray saldırı öncesi Rusya'yı bilgilendirmiştir" ifadelerini kaydetti.
"Esad cezalandırılmalı"
Esad'ın cezalandırılması gerektiğini ifade eden Bahçeli, "Suriye'nin geleceğine sadece Suriyeliler karar vermelidir. Suriye'de yaşanan iç savaş yüzünden yüz binlerce insan hayatını kaybetmiştir. Milyonlarca Suriyeli yerinden yurdundan edilmiştir. Esad rejimine karşı sesini çıkarmayıp varını yoğunu DEAŞ'la mücadele kılıfı altında PKK/PYD terör örgütüne harcayanlar hangi vicdanı temsil eder noktaya gelmiştir. Ne oldu da vicdana gelmişlerdir, gelseler bile bu vicdan mıdır, petrol kuyularının, enerji kaynaklarının silahla bombayla açılmış vanalarının cazibesi midir? Asıl niyetlerin başka olduğuna dair kuvvetli şüpheler vardır. Doğu Guta'da kimyasal silah kullanımı gerek Suriye gerekse Orta Doğu açısından önümüzdeki dönemde yaşanacak şiddetli rekabet için bazı ülkeler tarafından fırsat olarak değerlendirilmiştir. Hedefler her zaman olduğu gibi karanlıktır. Türkiye, Suriye’de gerginliğin azalmasına katkı vermiştir" dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.