Samsun’un Çarşamba ilçesinde, Dörtyol mevkiindeki AZ-GEL kıraathanesini işleten Ufuk Keskin, babasından devraldığı 40 yıllık mesleği severek sürdürüyor. Günlük 60 demlik çayın demlendiği mekanda, Ufuk Keskin ve 40 yıllık çay ustası, Hasan Deniz en güzel çayın sırrını tiryakilerle paylaştı. Çay ocağı ustası, 43 yıldır bu işi yapmanın verdiği tecrübeyle, lezzetli çayın temelinde sevgi olduğunu vurguladı ve malzeme kalitesinin “A kalite” olmasının şart olduğunu belirtti. Usta, en iyi sonucun bakır demlik ve kazan ile elde edildiğine, hijyenin ise olmazsa olmaz olduğuna dikkat çekti.
Mekan Sahibi Ufuk Keskin, Müşterilerinin alıştıkları bir damak tadı olduğunu söylerken, özellikle emekliler ve gençlerin, lezzetli çayı tatmak için kıraathaneye uğradığını dile getirdi. Ancak Keskin, gençlerin bu mesleğe olan ilgisizliğinden de yakındı.
"Her şeyin A kalite olması lazım"
Çay Ocağı Ustası Hasan Deniz Lezzetli Çay Konusunda, "Bu işi 43 yıldır yapıyorum. Çaya öncelikle sevgini katacaksın; çay niyetine yapmayacaksın, severek demleyeceksin. Her şeyin A kalite olması lazım. Çayda, şekerde, kaliteden ödün vermeyeceksin. Temiz ve hijyenik olması şart. En önemlisi, yaptığın işi sevmen gerekiyor. Kazanın bakır, demliklerin bakır olması lazım ki lezzetli çay olsun. Çayın soğuk mu sıcak mı demleneceği konusunda herkes farklı bir şey söylüyor, ama en önemlisi severek yapmak. Müşterilerinle ilgilenmelisin. İyi çay, damak tadından anlaşılır. Çok şükür, işlerimiz iyi." Dedi.
EN UFAK DEĞİŞİKLİĞİ MÜŞTERİ ANLAR
Babasının işini devam ettiren Mekan Sahibi Ufuk Keskin ise "Baba mesleği bu, babam 40 sene önce aynı mekanı işletirdi; sonra devretmişti, şimdi geri almak nasip oldu. Müşterilerimizi memnun etmeye çalışıyoruz. Öncelikle çayda emek olacak, çayı demleyen kişi kıvamını tutturacak. Aşağı yukarı günlük 60 demlik çay demliyoruz. İşin ustası tekniğini bilir, müşteri de en ufak değişikliği anlar, 'Çay mı değişti?' der. Yani, alışılmış bir damak tadı var; o kıvam korunmalı. Burası sadece emeklilere yönelik değil; canlı maç yayınlarımız var, gençler de geliyor. Her kesimden müşterimiz var; sabah işe giderken poğaça eşliğinde çayını yudumlayanlar, emekliler oyununu oynayanlar… Çay tadını hissetmek isteyen, bize her zaman uğrar. Çırak yetişmiyor artık, kimi maddiyat nedeniyle kimi geçici süreliğine bu işi yapıyor; çoğu masa başı işlere yöneldi." İfadelerini kullandı.
Kaynak:Emine Temiz Yılmaz
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.