Tanıtım toplantısında konuşan Kılıçdaroğlu, projeyle ilgili bilgi verdi. CHP lideri, dünyada ticaret yollarını birbirine bağlamayı amaçlayan üç proje olduğunu belirterek, "Merkez Türkiye dördüncüsü olacak. Türkiye’yi içine düştüğü orta gelir tuzağından kurtaracak" dedi. Projenin sadece yolları değil, kültürleri ve yaşamları da birbirine bağlayacağını kaydeden Kemal Kılıçdaroğlu, "2020’de faaliyete geçecek ve 2035 yılına gelindiğinde tamamlanacak. Akdeniz ve Karadeniz limanları üzerinden dünyaya bağlanan bir merkez, 3 milyon nüfuslu yaşanacak bir cazibe merkezi olacak" diye konuştu. Projenin 200 milyar dolara mal olacağını bildiren Kılıçdaroğlu, "40 milyar doları kamu, 160 milyar doları özel sektör tarafından gerçekleşecek" dedi.
Projenin toplam 2 milyon 200 bin kişiye istihdam sağlayacağını anlatan CHP lideri, "2035’de 100 milyar dolar katma değer yaratacak. 2035 yılında Türkiye insani gelişmişlikte dünyanın ilk 20 ülkesi arasına girecek. İşsizlik yüzde 5’in altına inecek. Büyüme hızı ortalama yüzde 6 olacak. Tüm yakın coğrafyaya barış mutluluk ve refah gelecek" ifadelerini kullandı.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Conrad Otel’de düzenlenen toplantıda “Merkez Türkiye” adı verilen projeyi açıkladı. 100 yılın projesi diye adlandırdıkları proje hakkında bilgi veren Kılıçdaroğlu, “Eğer biz gücümüzü kullanırsak, coğrafyanın bize verdiği avantajları kullanırsak, genç nüfusumuzun emeğini kullanırsak Türkiye bölgenin ve dünyanın önemli ülkesi haline gelecek. Küresel dünyada söz sahibi olacaktır, gücü olacaktır. Sadece ekonomik büyüme projesi olarak görmüyoruz,. Ortadoğu’da, Kafkaslar’da, Avrupa’da barışın projesi olarak görüyoruz. Sadece ekonomiler entegre edilemeyecek, kültürler, kentler entegre edilecek. İnsanlık farklı bir sürecin içine girdi zaten. Biz de o sürecin içine girmekte geç kalmayacağız” dedi.
Ticaret yollarını birbirine bağlamayı hedefleyen dünyada 3 dev proje olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, “Biz küresel dördüncü projeyi Türkiye’de hayata geçirmeyi amaçlıyoruz. Dünyanın önemli bir gücü olma iddiasındayız. Bu coğrafi üstünlüğümüzü, genç nüfusumuzun verdiği avantajı değerlendirmek istiyoruz” şeklinde konuştu.
“HER ŞEYİN MERKEZİ BU BÖLGEDE TÜRKİYE OLACAK”
Kılıçdaroğlu, 4,5 saatlik bir uçuş mesafesinde 58 ülkeye, 1,5 milyar nüfusa, 21,6 trilyonluk bir ekonomiye ulaşıldığını belirterek, “Hiçbir ülkeye nasip olmayacak olağanüstü bir avantaj. Ama bu avantaj bu güne kadar hep göz ardı edildi. Biz bunu yakalamak istiyoruz. Küresel ekonominin güçlü bir parçası olmak istiyoruz. Demir yoluyla, karayoluyla, hava yoluyla, deniz yoluyla küresel sisteme Türkiye entegre olacaktır bu projeyle. Proje hayata geçtiğinde Bağdat’ın ürününü Köstence’ye, Şangay’ın ürününü Tebriz’e, Aşkabat’ın ürününün Hamburg’a, Taşkent’in ürününü Rabat’a ulaştırmak mümkün olacak. Üstelik avantaj sağlayarak. Sadece lojistik merkezi yapmıyoruz, mükemmel at yapısıyla Anadolu’da bir megakent oluşturuyoruz. Bu megakentten ürünler Kafkasya’ya, Asya’ya, Ortadoğu’ya, Karadeniz’e, Avrupa’ya ulaşacak. O nedenle 21. yüzyılın projesi, 100 yılın projesi ve Merkez Türkiye dedik. Her şeyin merkezi bu bölgede Türkiye olacak” şeklinde konuştu.
Projenin bölgeye neler kazandıracağını da anlatan Kemal Kılıçdaroğlu, “Bölgemize barışı, zenginleşmeyi getirecek, yoksulluğu bitirecek. Güçlü bir bölge ama kalbinde güçlü bir Türkiye olacak. Şangay’dan yüklenen bir mal Bakü’ye gidecekse 50-55 gün geçiyor. Ama bu proje hayata geçtiğinde 15 saatlik bir sürede Bakü’de olacak. Merkez Türkiye’den Bakü’de olacak. Maliyetlerde en az yüzde 15-20’lik bir avantaj sağlanacak” ifadelerini kullandı.
CHP Lideri Kılıçdaroğlu, projeyi kamu-özel işbirliğiyle gerçekleştireceklerini belirterek, “Projeyi gerçekleştirirken sadece Türkiye’nin fonlarını değil, uluslararası bu tür projelere destek veren Avrupa Yatırım ve Kalkınma Bankası, Asya Kalkınma Bankası gibi pek çok fondan faydalanacağız. İşe Türkiye’de Karadeniz, Doğu ve Güneydoğu’daki demir yolu karayolu alt yapılarını yeniden ele alıp, düzeltmeyle başlayacağız. Ulaştırma, iletişim, enerji alt yapısını yeniden düzenleyerek başlayacağız. Samsun ve Trabzon’u megakentle buluşturacağız, Mersin ve İskenderun’u megakentle buluşturacağız. Alt yapılarını mükemmel bir şekilde gerçekleştireceğiz. Megakentin yapımını etap etap gerçekleştireceğiz. Çünkü megakent projesi birbirini tamamlayan ve içten içe büyüyen bir proje olacak. 2015’te olgunlaşacaktır, 2035’ten sonra kendi iç dinamikleriyle kendi içinde büyümesini sağlayacaktır” dedi.
“ÖZEL BİR YASAYLA KURULACAK”
Merkez Türkiye Projesi’nin kalbini oluşturan megakentin, bürokrasinin sıfıra indiği özel bir yasayla kurulacağını anlatan Kemal Kılıçdaroğlu, “Valisi olacak ama yönetimi büyük ölçüde sivil toplum kuruluşlarından olacak. Kentte serbest ticaret bölgesi, organize sanayi bölgesi ve teknopark yerleşkesi olacak. Bu megakent aynı zamanda bilim üssü olacak. ARGE çalışmalarının yoğunlaştığı merkez olacak. Yönetiminde Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), Uluslararası Nakliyeciler Derneği, Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmetleri Üretenleri Derneği, Turizm Yatırımcıları Derneği gibi ekonomiyle doğrudan doğruya ilişkisi olan pek çok kuruluş burada yer alacak” şeklinde konuştu.
“MALİYETİ 200 MİLYAR DOLAR OLACAK”
Kılıçdaroğlu, 20 yılda tamamlanacak olan projenin maliyetinin ise 200 milyar dolar olacağını ifade ederek, “Bunun 40 milyar dolarını kamu alt yapı yatırımlarını sağlayacak,160 milyar doları özel sektör tarafından sağlanacak. Megakent projesi başladığı andan itibaren dünyanın bütün özel kuruluşları bu kentte olmak için yarışacaklar” diye konuştu.
Proje tamamlandığında ekonomiye yıllık 147 milyar dolarlık bir katma değer kazandıracağının altını çizen Kemal Kılıçdaroğlu, “Bugüne kadar 147 milyar dolarlık bir katma değer yaratan bir proje Türkiye’de ortaya konmadı. Küresel ekonominin en güçlü projelerden birisi. Küresel ekonominin büyümesine katkı veren en önemli projelerden birisi. Dünyanın bütün yollarını birbirine bağlayan görkemli projelerden birisi. Bu proje sadece Türkiye’ye değil, dünyaya kazandırılacak. O nedenle 100 yılın projesi dedik. Bu proje 2 milyon 200 bin vatandaşımıza iş imkanı sağlayacak. Megakent sadece bir ticaret ve üretim merkezi olmayacak. Eğer uygar dünyanın bir parçası olacaksak, eğer dünya bizi konuşacaksa bu megakent aynı zamanda bir kültür, sanat, fuar merkezi olacak. Çünkü dünyanın gözü megakentte olacak. Buradan çıkacak her şey bütün dünya tarafından konuşulsun istiyoruz. Megakent kendi güneş enerjisini kullanacak. Bütün dünyanın imrendiği bir kent yapacağız, Anadolu’nun kalbinde yapacağız” dedi.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, “Neden 2035?” sorusuna ise şöyle karşılık verdi: “2035’in Türkiye için çok önemli anlamı var. Yaşlı nüfus az, genç nüfus fazla. 2035 tarihinde Türkiye yaşlı nüfusu fazla olan ülkeler sınıfına girecek. O nedenle önümüzdeki 20 yılı çok iyi değerlendirmemiz gerekiyor. Bu avantajı çok iyi kullanmamız gerekiyor. Bu avantajı kullanamazsanız Türkiye bölgesinde ve dünyada kan kaybeder. O nedenle bu projenin hayata geçmesi Türkiye’nin geleceği açısından çok önemli. Önümüzde 20 yıllık bir zaman dilimi var ve bu zaman dilimini çok iyi kullanmamız gerekiyor."
Megakentin, Anadolu’nun bütün kentlerine, bütün dünyaya büyük katkılarda bulunacağını vurgulayan Kemal Kılıçdaroğlu, “Türkiye’nin en temel sorunu orta gelir tuzağından çıkmak. Sadece orta gelir tuzağı değil, bizim aynı zamanda orta teknoloji tuzağından da çıkmamız gerekiyor. Bu merkez iki alanda da bize büyük bir güç verecektir. Türkiye orta gelir tuzağından çıkacak, orta teknoloji tuzağından da kurtulacağız. Megakent için özel yasa çıkaracağımızı söyledik. Özel yasa çıkarmamızın temel nedeni burayı bir dünya markası haline getirmektir. Bu bölge için özel teşvikler, özel yönetimler getireceğiz. Ürünleriyle dünyaya ses veren bir kent haline getireceğiz” açıklamasında bulundu.
“TÜRKİYE VE DÜNYANIN BU PROJEYE İHTİYACI VAR”
Türkiye’nin ve dünyanın bu projeye ihtiyacı olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, “Denizi olmayan ülkeler için Türkiye’yi bir küresel liman haline dönüştürüyoruz. Ürünlerini getirecekler, burada paketleyecekler, burada imal edecekler, ARGE’yi burada geliştirecekler. 1,5 milyar nüfusa buradan gönderecekler, 21 trilyon dolar gelire buradan oluşturacaklar. Bölgesel dengesizlikleri de bu projeyle önemli ölçüde gidermiş olacağız. Bu proje bizi diğer projelerimizle bütünleşik bir projedir. Eğer Türkiye orta gelir tuzağını, orta teknoloji tuzağını aşacaksa bir cümle ile özetlediğimiz çok önemli bir proje var. Her yıl 15 üniversite mezununu her alanda yurt dışına doktoraya göndereceğiz. 10 yıl içinde Türkiye’nin olağanüstü bir sıçrama yapması demektir. En az 50 bin doktora yapmış insanımızın megakentte, ARGE merkezlerinde, üniversitelerde ve sanayide çalışması demektir. Türkiye bugüne kadar bu kadar kısa süre içinde bu kadar insan yetiştirmedi ama yetiştireceğiz” dedi.
“Bizim sevdamız Türkiye derler ya lafla peynir gemisi yürümüyor” diyen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: “Bu projeyi hazırlarken çok nitelikli uzmanlarla çalıştık, uzun uzun tartıştık. Büyüme hızından tutun, kişi başlına gelire kadar, maliyetten tutun hangi demiryollarını, kara yollarını megakente getireceğimize kadar, özel yasa çıkarıncaya kadar hepsini düşündük. Biz CHP olarak mademki Türkiye’nin kurucu partisiyiz, madem ki Anadolu ve Trakya’nın bir partisiyiz, Anadolu ve Trakya’yı öksüz bırakamayız. Dünya büyürken ve gelişirken, herkes yaratılan katma değerden olağanüstü gelir elde ederken, Türkiye’nin mahzun bir şekilde, bir köşede kendi iç kavgalarıyla enerjisini tüketmesini kabul etmiyoruz” şeklinde konuştu.
Bu projeyi yapmakta kararlı olduklarını kaydeden Kılıçdaroğlu, bunun yetkisini ise vatandaşın vereceğini söyledi. Kılıçdaroğlu, “Eski kavgaları bir tarafa bırak. Adresin belli, yerin belli. Ya büyüyeceğiz, ya bu treni kaçıracağız” dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.