15 Temmuz darbe girişimin ardından Avrupa Birliği (AB) ile gerilen ilişkiler Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’ne geçilmesiyle yeniden ivme kazandı. Reform Eylem Grubu 3 yıl aradan sonra dün yeniden toplandı. AB ile ilişkilerin tekrar güçlenmesinde, ABD ile son dönemde yaşanan diplomatik ve ekonomik krizde AB ülkelerinin Türkiye’nin yanında yer almasının da etkili olduğu, Donald Trump’ın politikalarının AB ile Türkiye’yi birbirine yaklaştırdığı değerlendirmeleri yapılıyor.
Dışişleri Bakanı Mevlût Çavuşoğlu, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun katıldığı Reform Eylem Grubu toplantısı Dışişleri Bakanlığı Avrupa Birliği Başkanlığında yapıldı. Vize serbestîsi, yeni fasılların açılması ve Gümrük Birliği anlaşmasının güncellenmesi konularının masada olduğu toplantıda AB ile ilişkilerde yeni sürecin başlayacağı vurgulandı.
VİZE SERBESTÎSİ
Toplantıdaki en kritik başlıklardan birisi vize serbestîsi konusuydu. Türkiye, vize serbestîsi konusunda 72 kriterden 65’sini gerçekleştirdiğini belirtirken eksik kalan kriterleri üzerinde çalışmanın tamamlandığını geçtiğimiz Şubat ayında duyurmuştu. Toplantıda vize serbestîsi konusunda AB’ye göre eksik kalan “AB standartlarında tam uyumlu biyometrik pasaport çıkartılması, yolsuzlukla mücadele için önlemlerin alınması, Europol ile operasyonel iş birliği anlaşması yapılması, terörle mücadele kanun ve uygulamalarının Avrupa standartlarına uyacak şekilde düzenlenmesi, AB standartlarında kişisel verilerin korunması düzenlemesinin kabulü ve uygulanması, suç bağlantılı konularda AB’nin tüm ülkeleriyle etkili iş birliği yapılması ve AB-Türkiye Geri Kabul Anlaşması’nın tüm maddelerinin uygulanması” maddelerinin tamamlanması görüşüldü. Söz konusu 7 eksik kriter arasında ‘Terörle Mücadele Yasasında değişiklik’ kriteri AB ve Türkiye arasında aşılması en güç kriter olarak öne çıkıyor. Türkiye özellikle PYD/YPG/PKK, FETÖ ve DAEŞ gibi terör örgütleriyle mücadele ederken, AB tarafından değiştirilmesi istenen maddelerin, terörle mücadeleyi zaafa uğratacağını vurguladı.
GÜMRÜK BİRLİĞİ ANLAŞMASI
2017 yılında güncellenmesi planlanan Gümrük Birliği anlaşması, üye devletlerin ‘siyasi engeline’ takılmıştı. AB ve Türkiye’nin talebiyle güncellenmesi gündeme gelen Gümrük Birliği anlaşması AB’nin siyasi tavrı yüzünden yenilenemedi. Hem AB hem de Türkiye’ye büyük ölçüde fayda sağlayacak anlaşmanın yenilenmesinde teknik açıdan hiç bir sorun kalmazken, üye devletin siyasi gerekçelere dayanan tavrı yüzünden, takvim 2018 yılına sarkmıştı. Türkiye, yeni yılla birlikte anlaşmanın güncellenmesi konusundaki girişimlerini sürdürecek. Üye devletlerin AB Komisyonunu görevlendirdiği andan itibaren de Gümrük Birliğinin güncellenmesi ile ilgili müzakerelere geçilecek. Hükûmet kaynakları, “1996 yılında uygulamaya geçen Gümrük Birliği her iki tarafa büyük fayda sağladı. Şimdi bunu günümüzün küresel ekonomik koşullarına göre güncelleme gayesindeyiz. AB Komisyonunun ve üye ülkelerin tutumu çok büyük ölçüde olumlu” değerlendirmesini yaptı.
YENİ FASILLARIN AÇILMASI
Toplantının bir başka önemi başlığı ise yeni AB’ye katılım müzakerelerinde yeni fasılların açılmasıydı. Türkiye, AB’ye katılım sürecinde; Yargı ve Temel Haklar (23. Fasıl) ile Adalet, Özgürlük ve Güvenlik (24. Fasıl) fasılların uzun süredir açılması için AB’ye çağrıda bulunuyor. Toplantıda yeni fasılların için AB ile daha sıkı iş birliği yapılacağına işaret edilirken reformların en üst düzeyde takip edilebilmesi ve reformların etkin bir şekilde uygulanması için çaba sarf edileceğine de vurgu yapıldı.
BAKAN ÇAVUŞOĞLU: SİYASİ ENGELLER ÇIKARILMASIN
4. Reform Eylem Grubu Toplantısı sonrası Dışişleri Bakanı Mevlût Çavuşoğlu, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ortak açıklama yaparak basın mensuplarının sorularını cevapladı. Bakanlar özetle şunları söyledi:
Dışişleri Bakanı Mevlût Çavuşoğlu: AB ile ilişkilerimizde öncelikle devam eden ve sonuç alabileceğimiz konulara odaklanacağız. Bu konulardan bir tanesi Gümrük Birliği müzakerelerinin tekrar başlatılması ve vize serbestîsinin hayata geçirilmesi. Teknik heyetlerimiz 31 Mayıs’ta Ankara’da bir araya geldi. Bundan sonra da görüşmelerimizi, ortak çalışmalarımızı yoğunlaştıracağız. ABD’den beklentilerimiz var. Bu çalışmalarımızın karşılığını almak istiyoruz. Önümüze siyasi engeller çıkarılmasını istemiyoruz. Evrensel norm ve standartları biz temel almaya devam edeceğiz. AB’ye üye olalım olmayalım reform, AK Parti iktidarlarının önceliği olmuştur. Yeni hükûmet sisteminde de reformlar Türkiye’nin önceliği olmaya devam edecektir. Vize serbestîsi dâhil çabalarımızın karşılığını almak istiyoruz ve siyasi engeller çıkarılmasını istemiyoruz.
ADALET BAKANI GÜL: POZİTİF HAVA YARGIYA DA YANSIYACAK
23-24. fasıllarında yargı, adalet, özgürlük temelli başlıkları masaya yatırdık. Daha güçlü hukuk sistemi, daha güçlü demokrasi ve hükümet demektir. Önümüzdeki dönem, yargıya güvenin hızlanacağı ve yargıya güvenin artacağı bir dönem olacak. Yargı reformu strateji belgesini güncellemeye karar verdik. AB insan hakları ihlallerini önleme sözleşmesi güncelleyeceğiz. Bu süreçte AB ile olan diyaloğumuzu artırmayı hedefliyoruz. AB’nin teklifleri bizim çalışma alanımız içinde. Türkiye, uluslararası hukuka uygun bir hukuk devleti. Elimizdeki tüm imkânları kullanıyoruz iş birliğini sürdürüyoruz. OHAL’den sonra deregülasyonları da kaldırdık. OHAL’den sonra pozitif hava yargı ve demokrasi alanına da yansıyacaktır.
BAKAN ALBAYRAK: FİNANSAL MİMARİMİZİ YENİDEN İNŞA EDİYORUZ
ABD tarafından Türkiye ekonomisine karşı bir süreç başlatıldı. Birçok kesimin malum olduğu üzere tamamen siyasi saiklerle yapılan bu saldırılar sonrası Almanya ve Fransa başta olmak üzere birçok ülkeden gayet olumlu açıklamalar sonrası bir süreç gelişmeye başladı. Bankalarımız ve reel sektörle birlikte adımlar atmaya başladık. Bugün açıklanan ihracat ve ithalat rakamları kısa ve orta vadeli hedeflerimiz açısından oldukça olumlu bir gösterge ortaya koydu. Geçtiğimiz yılın dış ticaret açığına kıyasla yüze 33 civarında gerileme görüyoruz bu çok önemli. Cari açığı azaltmak temel hedeflerimizden biri. Yaklaşık 5,5 milyon mükellefimizden 60 milyar TL’den yüksek bir rakam yapılandırıldı. Çok güzel ve başarılı bir süreç olduğunu ortaya koyuyor. Enflasyonla mücadele konusunda çok daha fazla sorumluluk alarak uygulayacağımız politikalar, güçlü mali politikalarla, MB ve paydaşlarımızla birlikte 2019 yılı enflasyonla mücadele açısından çok güçlü bir yıl olacak. Finansal mimarimizi yeniden inşa ediyoruz. Türkiye bölgesel ve küresel finansal meydan okumalara karşı çok güçlü mimari inşa etmek zorunda.
BAKAN SOYLU: TOPLANTI, REFORM İRADEMİZİ TEYİT ETTİ
Bu toplantı ülkemizin reform iradesini teyit etmektedir. İçerideki toplantıda da özellikle çok olumlu bir hava oluşmuştur. Bundan da etkilendiğimizi ifade etmek isterim. Türkiye AB hedeflerini yerine getirmeye çalışırken diğer tarafta terörle mücadele etmektedir. Biz de diğer bakanlıklarımız gibi reform iradesine sımsıkı sarılan bir anlayışı kendi çerçevemiz içinde devam ettireceğiz. FETÖ konusunda maalesef (AB ülkeleriyle) aynı samimiyeti göremiyoruz. Biz İnterpol konusunda bile ortak bir değerlendirmemiz söz konusu değil. Bunun terör konusunda bir çifte standart oluşturduğu ortadadır. Ama adi suçlar ve diğer mesellerde AB ile iş birliğimiz devam etmektedir. Yoğun bir terör mücadelesi yapan bir ülke hukuk devletinin tüm ilkelerin bağlı kalarak bunu başarmaktadır. Yoksa bizi linç ederlerdi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.