Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Katar ziyareti öncesi düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Erdoğan, Türkiye'nin Arap ülkeleri ile olan ilişiklerini değerlendirerek, “Türkiye olarak tüm Körfez ülkeleri ile olan birlikteliğimizi, bundan sonraki ilişkileri çok daha güçlenerek devam ettirmekten yanayız. Bu konuda muhalefetin rahatsızlıklarını zaten biliyoruz.
Bu rahatsızlıklara rağmen bu ilişkileri devam ettirmekte kararlıyız. Katar'a yönelik uygulamaya konulan abluka ve müeyyideler bu yılın başından itibaren kaldırıldı. Şu anda Körfez ülkeleri arasında bir birliktelik yeniden tesis edildi. Tüm bölge ülkelerinin de ülkemizin Körfez bölgesinin politikalarına yönelik attığı ve atacağı adımların bunlar işaretidir. Muhammed bin Zayed'in Türkiye ziyareti bu adımın bir ifadesidir. Nasip olursa şubat ayı içerisinde yine geniş kapsamlı bir heyet ile Abudabi'ye ziyaretimiz olacak. Şu anda ekonomik ilişkilerde atılan adımları daha da etraflıca ele almak suretiyle ve bu konuda gerek Türkiye'de yapılan yatırımlar, gerekse Birleşik Arap Emirlikleri'nde yapılan ve yapılacak yatırımlarla bunu perçinleyeceğiz. Şu anda yine bölgenin en güçlü ülkelerinden biri olan Katar ile zaten attığımız adımlar bunun nişanesidir. Rakamlar öyle ufak rakamlar değil. Çok ciddi yatırımlarla bunu sürdürüyoruz. Özellikle Türk iş adamlarına yönelik Katar'ın yaklaşımı, alt yapı ve üst yapıda çok çok yüksek rakamlardır. Bunların artarak devam edeceğine inancım tamdır. Bunlar, şu an itibariyle Türk iş adamlarına verilen Katar'daki işlerin tutarı yaklaşık 15 miyar dolar civarındadır” ifadelerini kullandı.
“Afganistan'da havalimanı yönetimi teklifini gündemimize aldık”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Afganistan'da Taliban yönetiminin uluslararası camiaya verdiği sözleri tutmadığı yönündeki eleştirilerin hatırlatılması üzerine, “Taliban yönetiminin üst düzey temsilcilerinin bir Türkiye ziyareti oldu. Bu ziyarette kendileri özellikle de gerek kadınların sosyal hayattaki yeri ile alakalı, gerek çocukların eğitim öğretimi ile alakalı verdikleri bazı sözler var. Temenni ederiz ki bu sözler tutulur. Bu sözleri tutmak suretiyle de Taliban yönetimi Afganistan'ın dünya ile bütünleşmesi istikametinde adımlar atar. Şu anda bizim de Katar ile olan dayanışmamızda özellikle Taliban yönetiminin Afganistan'da örneğin bir havalimanının yönetimi ile alakalı Türkiye-Katar iş birliği ile yöneltilmesini teklif ediyorlar. Bizler de bunu gündemimize aldık. Bu konu ile ilgili görüşmelerimizi Katar ile de yürütüyoruz. Özellikle kadın, çocuk bunların eğitim, sosyal hayattaki yerleri hassasiyetlerimizin arasındadır” açıklamalarında bulundu.
“İşçi ve işverenin alınan kararla memnun olması lazım”
Erdoğan, asgari ücret komisyonu çalışmalarının ne aşamada olduğunun sorulması üzerine şunları söyledi:
“Şu anda sayın Bakan, heyeti ile beraber gerek işçi kesimi, gerek işveren kesimi ile görüşmeler yapacaklar. Gerek bugün gerek perşembe görüşmelerinde bir yere varacaklar. İnşallah dönünce bizler bu görüşmelerde ne yaptılar, tarafların teklifleri nedir, bunları bir görelim ve daha önce de söylediğim gibi biz kesinlikle bu noktada işçimizi zora sokmayacağız. Asgari ücret noktasında da İnşallah en uygununu, en ideal olanını masaya yatırarak, bundan sonra nihai kararımızı vereceğiz. Bu nihai karar ile birlikte temenni ediyorum ki sadece işçi kesiminin buradaki memnuniyeti değil, işveren de bu alınan kararla memnun olması lazım. Çünkü hep söylüyoruz, yatırım, istihdam, üretim, ihracat, büyüme. Bizim burada hem işçinin emeğine, işverenin de bu noktadaki yatırım gücüne ihtiyacımız var. Bu iki gücün ayakta durması büyük önem arz ediyor. İnşallah sadece bu dönemde alınacak karar değil bir de önümüzdeki yıl seçim öncesi alınacak olan karar da var. Tüm bunları düşünerek bir karar vereceğiz. Bu kararla beraber de inşallah yolumuza devam edeceğiz”
“Stokçuluk yapıyorsun bedelini ağır ödeyeceksin”
Fahiş fiyat artışları konusunda da soruları yanıtlayan Erdoğan, “Özellikle benim en çok rahatsız olduğum konu stokçuluk. Stokçuluk, biliyorsunuz Diyanet İşleri Başkanımın yanında konuşmak bana düşmek ama dinimizde de haramdır. Böyle bir şeye gidemezsiniz. Görüyoruz ki stokçuluk yapanlar var her alanda. Son zamanlarda otomotiv sektöründe bile stokçuluk var. Birçok kapalı otoparklara sıfır otomobiller depolanmak suretiyle stokçuluğunu yapıyorlar. Hele hele gıdada stokçuluk, yenilir yutulur değil. Şu anda cezai müeyyide çok düşük. Ben Mehmet Bey'e de söyledim, hemen hazırlıklarınızı yapın, bu müeyyideyi onları rahatsız edici bir noktaya çıkaralım. Ondan sonra yapabiliyorsa yapsın bakalım stokçuluğu. Bu işin başka çıkar yolu yok. Bedelini ağır ödeyecekler. Sen mi stokçuluk yapıyorsun, bunun bedelini ağır ödeyeceksin. Vatandaşımıza özellikle gıdada bu tür zulmü yapanlara ‘buyur yoluna devam et' diyemeyiz. Ne gerekiyorsa gerekli adımları atacağız. Bu işin üzerine gideceğiz” dedi.
“Binbaşımızı şehit edenleri o mağaraya gömdük”
Terörle mücadele konusunda da açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bundan sonraki süreçte de bugüne kadar nasıl bu konuda güvenlik güçlerimiz ile MİT, bu operasyonları yoğun bir şekilde sürdürdüyse bundan sonraki süreçte de aynı şekilde bu operasyonlarımıza devam edeceğiz. Buradan taviz vermemiz mümkün değil. Her ne kadar Bay Kemal eğer fırsat bulur da göreve gelirse Kandili onların başına yıkmaya vaat ediyorsa ki yapacağı herhangi bir şey söz konusu değil zaten. Onun ne denli bu noktalarda pozisyon aldığını iyi biliriz. Bir tarafta terör örgütü temsilcileri ile yürüyüş yapacaksın, diğer taraftan az önce ismini verdiğiniz terörist başının alkışını alacaksın. Kandil'de terörist başı Bay Kemal'e selam verecek ‘başarılısınız, iyi gidiyorsunuz' diyecek, ondan sonra da Kandil'i yakıp yıkmaktan bahsedecek. Bunlara güven olmaz, bunlarla da bir yere varılmaz. Biz nasıl şu anda Kandil'i bunların başına geçirdiysek, en son 9 teröristi mağarada sıkıştırmak suretiyle orada bir binbaşımız şehit edilmişti. Binbaşımızı şehit edenleri o mağaradaki olayda oraya gömdük. 9 teröristi oradan bu şekilde çıkarmış olduk. Bu işi ispatı bizdedir. Biz ispatını yapıyoruz lafını değil. Bundan sonraki süreçte de nasıl şu an Cudi, Gabar'da nasıl aştıysak, bundan sonraki süreçte de aşmaya devam edeceğiz. Şehitlerimiz var. Eyvalallah bu şehitlerimizin kanını yerde bırakmadan yola devam” şeklinde konuştu.
“Mabetlerimiz üzerinde bu tür sabotajlara gitmenin bedelini ağır ödersiniz”
Güney Kıbrıs Larnaka'da camiye yönelik saldırıya ilişkin konuşan Erdoğan, “Güney Kıbrıs'ta camilerimize yönelik bir maalesef operasyon yapıldı. Tabii Güney Kıbrıs'taki bu operasyon karşılıksız kalmayacak. Bununla ilgili parti sözcüsü arkadaşımız Ömer Bey'in açıklamaları var. Biz de gerek Kuzey Kıbrıs Cumhurbaşkanımız Ersin Tatar Bey'in açıklamaları ile birlikte biz de Güney Kıbrıs'a şunu söylüyoruz. Mabetlerimiz üzerinde bu tür sabotajlara gitmeyiniz. Bu tür sabotajlara gitmenizin bedelini ağır ödersiniz. Bunun arkasında kimlerin olduğu noktasında da her türlü arayışın içerisindeyiz. 6 tane bizim Güney Kıbrıs'ta camimiz var. Bu camilerimizin güvencesi Güney Kıbrıs yönetimidir. Biz nasıl onların tüm kutsallarına, kiliselerine karşı bir güvenceysek, aynı şeklide, aynı güvenceyi de onların vermesinin gerektiğini söylüyoruz”
İHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.