Böyle bir şehir yemin ediyorum, "TÜRKİYENİN HİÇ BİR YERİNDE BULAMAZSINIZ." Adamlar haberciye haber yaptığı için  büyük bir Orkestranın müzik notaları eşliğinde ahenkle "HAKARETİ" aşıp "TEHDİT, ŞİDDET" dolu ithamları okumak habercilerin nişanesi olmasa gerek!

O küfür, hakaret adını her ne koyarsanız koyun şiddet gören Kreş yöneticilerinin yakınlarından gelmesi daha da üzücüdür!

Bu küfür, tehdit gibi olaylar öyle algılar yaratır ki sonuçlarına da akrabaları katlanmak zorunda bırakılacaktır. Bu sonuçtan da kendi akrabaları sorumlu olacaktır farkında değiller.  Ki; Kreşte yaşanan şiddet ile o miniklere yapılan işkencenin de tam net açıklaması bizlere yapılan bu tehdit, hakaret, galiz küfürler tescillemiş olmaktadırlar.  

Adamların tehdit, galiz küfürlerini adeta ahenkle orkestra eşliğinde yaparak saldırmaları gibi saldırganlıklarına bakar mısınız? Peki neden? Neden ortada.

Tehdit, hakaret ve galiz küfürlerin nedenine bakın. Köşe yazımda kaleme aldığım "Balık baştan kokmuş, kıçtan kokusu yeni geliyor?" yazıma Çarşambalı rumuzu ile yazan ahlak yoksunu, "Adam gibi araştır da öyle yaz lan p.z.v.ng g.v.t" yazmış.

İkinci günkü köşe yazımda kaleme aldığım; "Kanun ve yargının ADALETİ olmalı!" yazıma ise M.K, "A...n..  k.d.m.n yalcısı Çarşamba'da bir yerde yolumuz kesişecek elbet sen beni iyi tanırsın yalak haberci senin a...n... k. .y....m bekle beni."

Ve fash "İş yeri sahibi neden tutuklanmadı?" başlıklı haberimizde ailelerin söylemini manşete çektiğimiz haberimize ise rumuz kullanan varlık H.B.Ö, "Siz tam bir o... ç.... merak ediyorum bu reportajı yapan Ö.G. ayvacıkta b.y.z.p yakalandığı kocasınıdan başka sizede v...d.mi ondan mı bu gayretin çaban g.v....t" gibi şereften, ahlaktan, namustan yoksun tehdit, galiz küfür etmekten geri kalmamışlar.

Bu ithamlar kanunu bir kenara bırakın insanım diyenin kanını donduracak aşağılıkta, namus, şeref yoksunu cümlelerle dolu olup bunların olsa olsa eğitim ve psikolojisi bozuk kişilerce yapılabileceği ve topluma tehlike arz eden kişiler olabileceğinden başka hiç bir şey düşündürmemektedir.

Bizler Kamu görevi yapmaktayız. Yaptığımız haberler nedeni ile yapılan tehdit ve galiz küfürler neticesinde elbette ki yasal haklarımız olan YARGI SÜRECİ saklı değil BAŞLATILMIŞTIR. 

Bu yasal süreçte kimse kusura bakmasın ama yok IP tescili, yok bilmem ne ile uzatılacak kadar basit değildir. Çünkü bu kin, öfke, galiz küfür ve tehditlerin beklemeye de bekletmeye de taraflarca asla tahammülü yoktur.

Bir siyasetçiyi şikayetimde ki şahısların ettiklerinin yanına kar kalması bunları cesaretlendirmiştir. Bu nedenle her iki olayında acil çözüme kavuşturulması elzemdir.

Bu yaşananlar içinde kimsenin bekleme - bekletme, oyalama gibi zamanı asla olamaz. Yargının kaplumbağa değil, jet hızı ile sonuca hedefe gitmek zorunluluğu vardır.

Ayrıca bu tipler için bizler günlerdir ailelere ısrarla sulh, sakinlik ve sabır işareti yapıp huzur ortamı sözleri sarf ederek sakinleştirirken, minicik bedenlere her ne olursa olsun uygulanan şiddet, işkenceye maruz kalmış ailelerin öfke duyduğu suçlu kreş sahipleri ve çalışanlarının sözde akrabaları(!) kendi eş, dost ve akrabalarına hatta ailelerine zararın en devasasını veriyor.

Bunlar hem ilçe halkına hem de ailelere yeni düşman yaratıyorlar. Bunların hesabı yargı ile sorulacaktır. Kimse yanıma kar kalacak sanmasın. Babam bile olsa affetmem. Gereken mutlaka yapılacaktır.  

Yargıya güvenden vazgeçmeyin diyerek bu günkü yazıma son veriyorum.

Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın...