Malum her ne kadar siyasetten uzak duralım desek bile duramıyoruz. Siyaset öyle bir hastalık ki. Bazıları siyasetin içinde, tepesinde olmayı pek sever. Ama siyaseti siyaset gibi yapabilmek önemlidir.

Bazıları siyasette bir yerlere gelebilmek için yırtınır durur. Ama yıllarca emek verir, çaba gösterir bir türlü gelemez. Bazıları hiç umursamaz ama bakar ki siyasetin en tepesinde yerini almış, hatta karar mekanizmasının tepesinde bulur kendilerini.

İşte bu kadar çapraşık ve karışık ve bir o kadar da mide bulandıran bir uğraştır siyaset. Siyasete bazıları vardır herkese söz verir ama bir türlü yerine getirmez. Bunlara siyasi fırıldaklar denir. Bazıları söz vermemek için halk arasına girmez. Bazıları halk arasında vardır hem halkın içindedir hem de halktan uzak. Bu karmaşanın içinde öyleleri vardır ki;Halkın en çok sevdiği siyasetçidir ama güven veremez. Bütün bunları Çarşamba ve Samsun' da yaşıyor ve görüyoruz.

Ben bunlara SİYASETİN DALKAVUKLARI diyorum.

Çünkü bunlar siyaset yapmıyor sadece taşeron firmalar gibi birilerinin değirmenine su getirip götürürken üzerine bulaşan unla idare eden tipik eski kral soytarılarıdır. Siyasetin şablonu budur.

Ve gelelim Çarşamba'ya...

Çarşamba siyasetinde büyük bir belirsizlik sürüyor. AK Partide hala iki isim ön planda dönüp duruyor. Mevcut ve en güçlü isim olarak Belediye Başkanı Hüseyin Dündar aday, adayı. AK Parti İlçe Başkanı Köse her ne kadar aday değilim görev verilirse dese de o da aday adayı. Bizim ilk dillendirdiğimiz E.A da sırasını bekliyor. Ola ki Genel Merkez her ikisini ve E.Y. da afaroz ederse stepne olarak İl yönetimi onu ileri sürmeyi planlıyor. Zaten kendi içlerinden kendilerine yakın isim. Yıllardır AK Partide görev alan üst düzey yönetici. Peki ne olur?.

Bence çok işler olacak. Ama göreceksiniz ilerleyen günlerde yazacağım sürprize hazır olun.

MHP'ye gelince . Onlar da İlçe Başkanı istifa etti. Gerisi muamma. Her ne kadar İlçe Başkanları varsa da onlarda da sıkıntı çok. Aday aday ismi çok fazla. mesela kendisi bizzat aday değilim diyen İbrahim Sezgin düne kadar il yönetimine istifasını sunmamıştı. yanıp tutuşuyor ama kimse gel demediği için cesaret edemiyor.

Bir genç isim var diyorlar o bize kendisi gelip dillendirmedikçe yazmamaya kararlıyım. Diğer isimleri ise yıpratmamak adına dillendirmiyoruz. Ama onların da başka adını sır gibi sakladıkları çok gizli ve güçlü ve bir o kadar da oy potansiyeli olan, birleştirici bir isimle daha yoklama yapıyorlar ki bana sorarsanız o isim tutacaktır. Çünkü MHP'nin başka çıkar yolu kalmamıştır.

CHP'de durum net. Onlar Sinan Yaşar'la yola devam edecekler. Sinan Yaşar belediye başkan aday adayı olduğunu ilan etti ama CHP de herkes bu isim üzerinde mutabık. Geriye kalıyor ilçede saadet partisi ki onlar hakkında gerekeni yazdım. Onlar süreci takip eder sonunda kendi aday isimlerini piyasaya deklare eder ve çalışmaya başlarlar. Bu süreçte en sıkıntılı partiler AK Parti ve MHP dedik ya!. Şimdi onlar işin içinden nasıl çıkacak herkes merakla bekliyor.

Yerel seçim sonucunu soranlara: kardeşim doğmamış bebeğe don biçmeye ne kadar heveslisiniz. Bekleyin adaylar belli olsun o süreç ondan sonra netleşmeye başlar. Aceleniz ne?. Yoksa birilerinden kurtulmak mı istiyorsunuz ki bu kadar acele ediyorsunuz. Öyleyse çıkın adam gibi konuşun partiler de adayını rahat seçsin. Bu günlük bu kadar yeter sanırım gerisi yarına...

Soruyorlar hani adaydın ne oldu diyerek. Ben adayım. Adaylıktan çekilmedim ama partimi dillendirmedim. Herkes bir kulp takıyor aklı sıra ama bekleyin sabırsızlık iyi değildir...

Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın...