Dün köşe yazısı konusunu düşünürken; Mehmetçiğimizin başlattığı zeytin dalı operasyonu, Şeker Fabrikasının arazi ve açıklamaları ile dünyanın en zenginleri konusuna aklım takıldı. Ne alaka demeyin?

Bakın. İngiliz yardım kuruluşu Oxfam'a göre, Yaratılan küresel servetin %82'lik bölümü en zengin %1'lik kesimin cebine gidiyormuş.  Aynı araştırmaya göre; "DÜNYANIN YARISININ SERVETİ 8 KİŞİNİN ELİNDEYMİŞ!.."

Tabloya neresinden bakarsanız bakın kabul edilemez bir durum. Değil mi?  Peki bu zenginler bu zenginliklerini nereden ve nasıl elde ediyor. 3. dünya ülkesi addedilen yoksul ülkelerin insanlarını ve madenlerini sömürerek savaşlarla elde ediyor. Çünkü buralarda kural yok, kanun yok, insanlık hiç yok...

Bunları düşünürken internet sitelerinde; Çarşamba Şeker Fabrikasının rant nedeni ile çalıştırılmadığını, çürümeye terk edilerek yok edilmek istendiği gözüme ilişti. Yıllardır bunları haykırmıyor muyuz? Ama nedense kimse bir türlü duymak istememişti. Sonra birden CHP Samsun İl Başkanı Av. Tufan Akçagöz dedi ki; Çarşamba Şeker Fabrikasında bakir rant var. Ondan yok edilmek isteniyor olsa gerek!? Ardından İyi Parti Samsun İl Başkanı Av. Ömer Süslü, “Fabrikanın arazisi TOKi için çok uygun bir arazi. Fabrikanın olduğu alan TOKİ’ye peşkeş çekilecek oradan siyasi rant sağlanarak, para kazanılacak bir arazi." açıklaması dünyadaki en büyük 8 zenginden sonraya arta kalan zenginleri düşündürmeye yöneltti.  

Harbi Çarşamba Şeker Fabrikası arazisi ve fabrika binaları kim veya kimleri nasıl zengin edebilirdi ki? Oysa Çarşamba Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ahmet Yılmaz, o bölgeye binlerce insan çalışsın diye Karma OGSB arazisi almış ve çalışmalara başlayacaktı. Yılmaz neden aldığı arsa dışında fabrikayı da ekmek kapısı olması için uğraşmayıp da kapattırmaya kalkışsın ki?

Kaldı ki kendisi ile yaptığımız görüşmede, "bizim önceliğimiz çalışmasından yana, ama yok çalışmayacaksa..." sözleri ile açıklama yapmıştı. Biz o açıklamanın ardından art niyet göremedik. Çünkü kurulacak Karma OGSB Mütevelli heyetini düşününce. Olması imkansız. Olabilir mi? Yok düşünmek bile hata olur... Yok olamaz. Şeker Fabrikası bu yıl bence de çalışır, çalışmalı. Yoksa bir başka yeni zengine, mevcut zengin veya son 10-15 yıl içinde aniden zenginleyen isimlerden birilerinin birden bire daha fazla zenginlemesini bir daha kimse kaldıramaz!?

Bunları düşünürken bu defa gözlerim televizyonda Suriye'nin Afrin şehrine yönelik Mehmetçiğimizin başlattığı Zeytin dalı operasyonunda 2. şehidimizi verdiğimiz haberine takıldı. Mehmetçiğimiz emin adımlarla canı pahasına Suriye topraklarında Türkiye'nin toprak bekası için canını hiçe sayarak ilerlerken, uykusuz sabaha kadar nöbet beklerken, bizim ülke içinde nereden zenginledikleri belli olmayan zenginlerin bu hainliklerini bir daha düşüneceklerine aklım yatmadı, yatmıyor.

Kaldı ki; toprak ve şehit üzerinden zenginliklerini düşünmeye devam etmeleri kan dondurur veya hainlerin kanının akmasına neden olur. Yanlış mıyım?  Bunları düşünürken Allah şehitlerimize rahmet eylesin, mekanları cennet olsun dileklerimi de iletiyorum. Başımız sağ olsun...

Peki bunların hepsinin müsebbibi kim veya kimler? Bu düzen kimin düzeni? Bu düzen tipik kalleş İNGİLİZ SÖMÜRGESİ düzeni. Değil de ne? Evet Dünyada ki en tehlikeli, en acımasız, insanları ve ülkesi İngilizler. Bunlar sahte beyefendi kimliklerinin arkasında caniliklerini asırlardır çok iyi gizlemektedirler.

Dünyada ki katliamlar, sömürgeler, işkenceler ve provokatör girişimlerde dahi asla ön plana çıkmazlar ve görünmezler. Ortadoğu'da yaşanan katliamlarla provokasyon eylemlerin arkasını iyi irdelediğinizde İngilizleri göreceksiniz. Adamlar zengin olup, maşa kullandıkları için her asırda kimse suçlayamıyor. Nedeni açık. ADAMLAR AKILLI, SİNSİ. BİZANS VE HAÇLI ORDULARI ile başlattıkları dünyayı ele geçirme girişimlerini saman altından su yürütür misali sürdürerek kölelik düzeni için yırtınıyorlar.  

Türkiye tam bu nokta da Avrupa ile Asya'nın tam orta yerinde Son 500 asırdır işgal oyunları tezgahlanıyor. Osmanlı' da ki uğraşlardan sonra şimdi de Türkiye ve Türkler için belki de hiç olmadığı kadar kararlı uğraşıyorlar. Ama bu feda unuttukları dedim ya! "TÜRKÜN KILICI KININDAN ÇIKTI." Artık korkması gereken ABD, İsrail, ve diğerleri ile hainliklerin perde gerisindeki İNGİLİZLER...

Bu aralar dönüp dolaşıp içimizdeki İngiliz'lere bakıyorum. İngiliz maşası züppeler, Türkiye Cumhuriyeti Devleti topraklarında bombalar patlarken de, çukurlar kazıldığında da, 15 Temmuz'da da, ekonomik sıkıntılarda da Ülkeden her dönemde ceplerini, çıkarlarını düşündüler. Bunların elde ettikleri zenginlikleri Ülkenin yoksul insanlarının kazançlarından çaldıklarını da unuttular. Hiç hesap sorulmayacak sandılar.

Ama bu defa Çarşamba'ya, Samsun' a, Türkiye'ye ve dünyaya Hazreti Ömer adaleti, Türklerle yeniden geliyor. Hesap günü geliyor. Şeker Fabrikası, İngiliz züppeleri, hainler, ihanet şebekeleri, yeni türeyen zenginler velhasıl bütün ihanet çeteleri hesap verecek. Az kaldı.

Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın.