Hayır Çarşısı ve fakirlerimiz!
Evet bu hayır referandumlarda kullandığımız YOK anlamında hayır değil. Bu tamamen Allah rızası için yapılan hayır. Adının da hayır çarşısı koyulmasının nedeni hayır yani bol dua alınması için kullanılmış. Çarşambada bu hayır çarşıları hemen her yıl geleneksel olarak kurulur.
Bu çarşı da özellikle ya sponsor olan ve adını açıklamak istemeyen bazı esnafların verdiği eşyaların satışı veya en önemlisi ev hanımlarının evlerinde pişirdiği bir birbirinden leziz yemek çeşitlerinin evde yapılarak bu kermes alanına getirilerek satışının yapılmasıdır.
Peki, bu hayır çarşılarında elde edilen gelir ne oluyor diyerek soracak olanlara. Mesela Yavuz Selim Vakfı tarafından bu yılın ilk kermesi Sarıcalı Mahallesi Yunus Emre Caddesi üzerinde açıldı. Bu çarşıda ya da diğer adı ile Kermesten elde edilecek gelir ile İlçemizde yapımı devam eden Kız Öğrencileri için açılması planlanan Yurt inşaatında kullanılacak.
Çoğunun aklına bu yardımların tamamı bu vakfa gidiyor mu? Oluyor. Orası Vakfın yöneticileri ile Allah arasında ki iş diyeceğim ancak öyle değil. Bu çarşılar çeşitli yollardan izlenerek ve incelenerek görev yapıyorlar ki bu yardımlar ile yurt için geçen yıl toplanan paralarla yapılanlar ortadadır.
Yani yardımlar yerine ulaşıyor. Bizden söylemesi. Hayır işlemek için tam vakit bu vakit. Siz Allah için Kız çocuklarımızın okutulması için yardımlarınızı yapın gerisi vakfa kalsın. Bizce en güzel yardım bunlar olsa gerek.
Çünkü halkımızın yarısı Devletin verdiği yardımlara gözünü dikince fakir fukara sayısı arttı. İşin garip yanı aslına bakarsanız Çarşamba’da bu kadar fakir fukara yok. Asıl fakir olanlar insanlardan bir ekmek bile istemeye utanıyor. Bizim yeni nesil fakirlerin cebinde bende olmayan telefonlar, üstlerinde elbiseler. Hatta bazılarının kapısında büyük motosikletler, arabalar dahi var. Buna inanın.
Bazen hükümetin yanlış politikası bu diyerek düşünmeden edemiyorum. Kimse kusura bakmasın ama…
Bakın Başbakan açıkladı. DUL KALAN EŞLERE (BAYANLARA) maaş vereceğim dedi. O gün bu gündür yavaş yavaş eşler boşanmaya ve devletten 250 Tl, almanın yollarını aramaya başladı. Yani Türk milletinin örf ve âdetinde olan aile kavramı artık tükeniyor. Resmiyette ki eşler artık boşanmış oluyor.
Ne için sadece 250 Tl için. Bu milleti siz çalıştırabilir misiniz? Kömür, odun, elektrik, yiyecek, giyecek hepsi bedava. Neden millet çalışsın ki. Ha devlet yada hükümet veriyor neden çalışalım mantığı.
Bu tehlikeli bir oyun ama siyasetin bu yardımları bir gün bu milletin geleceğini tehlikeye atıyor. Herkes bol keseden, bedavadan yemenin peşine düştü. Bunun en büyük acısını ve sıkıntısını Kaymakamlıkta görev yapan sorumlu Müdürler ile Kaymakam ve Valiler çekiyor.
Belediyeler biraz bu işten yırttı. Onlar sadece kendi çevresine bakıyor artık. Kime verdiklerini bir Allah bir de yardımı alanlar biliyor. Ama devlet yardımını Kaymakamlık görevlisi vermedi mi yandılar. BİMER e yallah şikayet, müfettişlerin işi yok geliyor günlerde araştırıyor soruyor. Asıl sorulması gereken fakir fukaralar kim? Bu kadar bedava dağıtmak doğru mu? Bunu bir anlasalar, oy için siyasiler bu işleri yapmasalar devlet işini biliyor zaten o gün her şey mutlakla düzelecektir.
Bu sayede gerçek fakirler de rahat bulacak, yalandan işsizim diye kapı kapı dolaşanlar da mecburen çalışacak devlet asalaklarından kurtulacaktır.
Bizden söylemesi. Tedbir ve önlem önce devletten sonra hükümet yani siyasilerden…
Ne dersiniz?
Mutlu ve (sağ)- lıcakla kalın…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.