15 Temmuz Darbe Kalkışması ve sonrasında yaşananlar insanlarımız yüreğinde korku ve endişe sendromu oluşturdu. Gelişen olayları, konuşulanları, iddiaları gözünüzün önüne getirip daha sonra yaşanan gerçekleri iyi görmek gerekir.

     Yaşananlar içinde FETÖ/PDY Terör örgüt üyesi olduğu iddiası ile ilk aşamada binlerce kişi tutuklandı veya Adli kontrol ile serbest bırakıldı. Ama kafa isimlere hala her nedense dokunulmaması korku imparatorluğunu daha da güçlendiriyor.

    Cumhurbaşkanının ısrarlı "Hiç birine acımak yok. Makamı, mevkisi ne olursa olsun, bunlara bulaşmış kim olursa olsun, hatta seçilmişlerin dahi nasıl görevden alınabiliyormuş görün" sözlerine rağmen çalışmalar ağır aksak gittiğine inançlar gün geçtikçe artıyor.

     Bunlar yaşanırken şehir efsaneleri de ayyuka çıktı ve sonunda sıra 'SİYASETE' geldi çattı. Siyasette ki FETÖ üyeleri veya sempatizanlarının tutuklanması tam bir muamma olmaya başladığı için birileri bir yerlerden sufle yaptı. "Kurban Bayramı sonrasını bekleyin."

     Heyecan ve merak arttıkça, beklenti büyüdü.  Bayramlaşma için Çarşamba'ya gelen Bakan Kılıç' ta "elinizde bilgi belge varsa yargıya, emniyete vermekle mükellefsiniz" sözü sonrasında insanlarda "NELER OLUYOR?" sorgusunu yapmaya başladı.

    Herkes hükümetten net icraat beklerken, bakanlar dahi bayram arasında dahi vatandaşa pas atıyor, yük yüklenmeye devam ediliyor görüntüsü endişeleri de büyüttü. Oysa ki hedef belli : SİYASET VE GÜÇLÜ İŞ DÜNYASINDA Kİ BAZI İSİMLER MUTLAK ALINMALI. SÖZ KONUSU VATANSA GERİSİ TEFERRUAT" olmalı. İşin cılkı mı çıkıyor, siyasete müdahale yapılamıyor, korku başladı sözleri ayyuka çıkmaya başladı.

***

    Hükümet ve dolayısı ile devlet yetkilileri ülkede ki  "NEMMAM" olanları da bulup acil ayıklamalıdır. FETÖ/PDY Terör Örgütü mensubu, üyesi, sempatizanı, destekçisi, yataklık yapanlarını bu güne kadar memleketin her kademesine ulaşan bilgi- belge ve dokümanları da inceleyerek 15 TEMMUZ FETÖ/PDY Terör Örgütü ve benzeri hainlerin temizlenmesi için ilk adım atması gerekiyor.

    Aksi takdirde bu ikilem ve kabul olmayan dualar altında korku, halk birilerinin kendilerini cezalandıracağına inanmaya başlamaya yöneltmeye ve korku, endişeye yer vermektedir.

    Operasyonlarda alınacak isimler ne kadar güvenilir olursa olsun net kararını hükümet yetkilileri verecektir.

     Gerekli adımlar atılmadıkça, nemmamlar bulunmadıkça halk suskunluğa kapılacaktır ki bu karar çoğunun hoşuna gitmeyecek ve siyasetimiz yeni bir rüzgar ile yeni partilere yelken açmaya kesinlikle meyl edecektir. İşte bu noktada halk arasında nemmam'lar oluşmaya başladı bile...

     Bunlar kesinlikle gözden kaçırılmamalı ve acil çıkış yolu bulunarak yola çıkılmalı, işlemler başlatılmalıdır. 15 Temmuz ülke de ABD'nin vietnam sendromu gibi kalıcı bir depresyona itmeden, gizli kripto devletin tepesinde, içinde yuvalanmış güçlü görünen isimleri alaşağı acil etmelidir.

    Güven vermek önemlidir. Güven duymak önemlidir. Duyulan güveni boşa çıkarmamak daha da önemlidir. Fırsatlar çok nadiren kendisini aramayan birilerinin kapısını çalar. Fırsatları siz yaratmalı ve kendiniz aramalısınız. İnisiyatifi ele alıp işleri sizin yürütmeniz ve kapıları sizin açtırmanız gerekecektir.

    Bir Afrika atasözünde der ki; "Her sabah Afrika’da bir ceylan uyanır. En hızlı aslandan daha hızlı koşması gerektiğini bilir, yoksa öldürülecektir. En hızlı ceylandan daha hızlı koşması gerektiğini bilir, yoksa aç kalacaktır. Aslan veya ceylan olmanız fark etmez. Güneş doğduğunda koşmaya başlasanız iyi olur."

    NEMMAM ne demek diyorsanız yazımı Musa (a.s.) rivayeti ile sonlandıralım ne dersiniz:

    Hz. Musa zamanında müthiş bir kuraklık baş göstermişti. Musa peygamber ve ümmeti günlerce yağmur duasına çıktılar. Fakat duaları kabul olmuyor ve gökten yağmur inmiyordu.

Hz. Musa Tur’a çıkıp münacatta bulundu:

— Ya Rabbi! Halimiz, sana malûm. Bizim duamız neden kabul olunmuyor, dediğinde,  Allah tarafından şu îlâhî hitap geldi:

— Ya Musa! İçinizde nemmam (Lâf taşıyıcı) var. Duanız o sebepten kabule şayan olmuyor.

Bu sefer Hz. Musa:

— Ya Rabbi bize bildir de, o nemmamı aramızdan çıkaralım ve sana öyle yalvaralım. Bizim duamızı kabul buyur, diye niyaz ettiğinde, Cenab-ı Allah:

— Ya Musa o kulumu sana haber veremem. Duanızın kabul olunmasını istiyorsanız onu siz bulup aranızdan çıkarın, buyurdu.

Hazreti Musa, gelip kavmine durumu bildirdi ve hep beraber tövbe ettiler. Bunların içinde nemmam da bulunuyordu, o da hulusu kalb ile tövbe etmişti. Günahlarının affını dileyenlerin tövbesini kabul eden Cenab-ı Allah kısa zamanda yağmur inzal etti.

***

Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın...