İnsanlık onurun bittiği yerdir HALEP…
Bugün yaşlı, çocuk, kadın demeden katledilen yerin adıdır Halep.
Biraz vicdanı olan varsa duyarsız kalmamalıdır.
Bir bölgede zulüm varsa eğer; Müslüman’ım diyenler, duyarsız kalıyorsa bu iş bitmiş demektir.
Suriye’de ki iç karışıklığın başladığı bu zamana kadar, ülkemizin ensar özelliği dillere destan olmuştur. Şöyle bir bakıyorum diğer İslam ülkelerine ve diyorum ki “Bunlar mı Müslüman?”
İslam’ın içinde barındırdığı özellik ve yaşam düsturu ile bağdaşmayan tezatlar içindeler buna dokunmayan yılan bin yıl yaşasın Yahudi dürüstlüğüyle hareket etmektedirler.
Bizim gelenek göreneklerimiz ve yaşam şeklimiz düşmüşe yardım,  mazlum’a yardım, çocuk yaşlı ve kadınları gözetmek kollamak muhafaza etmek vardır.
Tarih boyunca böyle olmuştur.

Bugün bakıyorsunuz kan gözyaşı ölüm hep İslam coğrafyasındadır.
Peki sebebi nedir? Hiç kendinize sordunuz mu? 
Gerçek şudur ki; hakiki manada İslam’ı yaşayıp temsil edemediğimizdendir!
Bazen de olsa doğruları söylemek gerekir.
Bizim sadece kimlikte Müslüman olduğumuzu biliyor musunuz?
İnsanlık onuru yıllar önce yine kaybolmuştu.
Irak devrik lideri Saddam Hüseyin Halep de kimyasal gaz bombaları attığında, binlerce çocuk ve kadın hayatını yitirmişti.
Bosna- Hersek de aynı senaryo oynanırken Avrupa sesini çıkartmamıştı.
Bugün yine Arakan’da işkence ve zulüm gören Müslümanlara karşı sessiz kalmıyor muyuz.
Dünya jandarmalığına soyunan Amerika, medeniyet denilen Avrupa, sessiz kalmıştır.
Değerli okurlarım;
Bunlar yaşanan gerçeklerdir. Çok geniş boyutlu olan bu konuları çok başlıklar altında konuşabiliriz. Bizim için dua ve yardım kampanyalarına destekten başka yapacak bir şey yoktur. Gidelim dışarıdaki yanlışlıklardan çok içimizde de çok yanlışların olduğunu görmekteyiz.

Beş yıla yakın ensarlık görevini yürüten toplumumuz gelen Müslüman’lara kucak açıyor ve halen açmakta. Kıyamete kadar açacağız.
Bugün Avrupa’lının yaptıkları ortada.
Müslüman’ın Müslüman’dan başak dostu olmadığını gözlemliyoruz.
Size bir soru sorayım;
Çanakkale Şehitliğini gezeniniz var mıdır?
Yüzlerce Halepli Şehit mezarı göreceksiniz.
İşin aslına bakarsak; Halep neresi, Çanakkale neresi?
Bu anlattığımı vicdan boyutunda düşünün.
Tarihimizi okuyun. Halep’i okuyun.
Bizim ecdadımızın zor gününde yanındadır.
Halepliye bugünde bizim dayanışma yardımlaşma günümüzdür. İslam ülkelerini yıllardır diktatörler yönetmiştir. Adları Müslüman ama beyinleri Yahudi olan insanlar yönetmiştir. Hepsinin de elleri kanlıdır. Bunu da iyi bilmenizi tavsiye ederim. Şu an Halep’de mezhep kavgası yaşanmaktadır.
Şii Sünni çatışması vardır. Aynı senaryo Musul ve Kerkük’de de yaşanmaktadır. 

Duyarlı olalım…
Sırtımızı dostluğa, kardeşliğe yaslayalım.
Yüzyıllardır Yahudilerin ‘Böl-Parçala-Yut’ senaryoları oynanan bu coğrafyada  akıllı olmalıyız. Particilik inatlaşmalarını bırakmalıyız. Dostluk, kardeşlik adına adım atmalıyız. İnsanlık ölmedi demeliyiz.
Bugün ona, yarın sanadır. Ülkemiz şu günlerde zor bir dönemeçtir geçmektedir. Herkes elini taşın altına koymalıdır. İşte en yakın 15 Temmuz’u  yaşadık, gördük.
Yazımın sonunda ‘Birlikte rahmet, ayrılıkta azap vardır’ hadisini hatırlatır saygılar sunarım.