Dünkü köşe yazımda Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz’ın kesinlikle ve kesinlikle yerinin değiştirilemeyeceğini aksi takdirde başka her kim aday olursa olsun Yılmaz kadar başarılı ve sevilen birisi olamayacağını üstü kapalı yazmıştım. Bu gün bunu biraz daha net yazabilirim. Yılmaz’ı eleştirmek ayrı ama yiğidin hakkını vermek daha bir ayrı...  

Dün AK Parti teşkilatı ve Muhtarlarla birlikte Yusuf Ziya Yılmaz’ın kahvaltısına katıldık. Kahvaltının başlamasından itibaren Başkan öylesine nazik ve öylesine kibardı ki,

Daha önceleri siyasi toplantılara katılımlarında siyasetin yüzü bu ondan böyle nazik ve kibar davranıyor demiştim. Lakin dün gördük ki onun hayatı bu temel felsefe üzerine kurulmuş. Hiç mi kızmıyor, sinirlenmiyor. Elbette ki olacak. İnsanın doğasında bunlar var olmalıdır. Eğer o olgular yoksa insanın kendisinde eksiklik var demektir.

Başkan Yılmaz kahvaltı sonrasında yaptığı çalışmaları, gelecekte Büyükşehire bağlanınca ilçelere yapılması düşünülen tüm çalışmaların ön programını yaptıklarını nerede ne eksik olduğunu bildiklerini belirtti. Sonra öyle bir söz etti ki;

Biz Samsun’un hemen her karışında ellerimizle nakış nakış işledik. Samsun’un hemen bir karış toprağı kalmadı ki iş yapmayalım. Bunu sadece Belediye Başkanlığı döneminde değil aksine önce ki Karayolları Müdürlüğünde de yaptık. Ama bunu desinler için, birilerine yaranmak için yapmadık. Sadece birileri arkamızdan bize bir hayır duası yapar, birileri bizi anarken Allah’a hamd edip arkamızdan ellerini açıp dua eder belki umudu ile yaptık” dedi. Bu sanırım siyasette unutulan en güzel noktayı herkese açıklamıştı.

Siyasette geçen genç iki öğrencimizden birisine siyasete mi girmeyi düşünüyorsun dediğimde aynen cevabı şu olmuştu: Poli demek iki yüz demektir. Tika ise siyaset demektir. Yani politika ikiyüzlülük demektir. Neden olmasın demişti. Yani politikacıların henüz lise çağında ki bir öğrenci tarafından ikiyüzlülük olduğunu dillendirmesi çok garipsenecek ve dikkat edilmesi gereken nokta olarak görüyorum.

Demek ki bu güne kadar siyasetçiler Allah için, halk için değil sadece makam, koltuk ve çıkarı için yapmışlar. Yani halka sadece ikiyüzlülük yapmışlar. Başkan Yılmaz bunu halk için ve Allah için yaptığını arkamızdan birileri de dua eder umudu ile yaptıklarını belirtti.

Neden Yusuf Ziya Yılmaz’ın bu kadar sevildiğini ve her seçimden çok rahat çıktığının göstergesidir. Hiç mi hatası yok. Elbette ki var. Ama o hatasını da kabul edip bunu dillendiriyor ya gerisi boş. Bu arada Çarşamba İlçe teşkilatı adına verdiği kahvaltıda gösterdiği nazik ve mütevazı kişiliği, hemşerilerine bakışına imrendiğim başkan için diyorum ki…

Yolun açık olsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz… Keşke hemen tüm siyasetçilerimiz Yusuf Başkan gibi olabilse.

O nedenle darısı bizim siyasetçilere diyorum ve Çarşamba siyasetinin de içten içe felaket şekilde kaynamaya başladığını görmek bizleri bile şimdiden heyecanlandırıyor.

Mesela belediye başkanlığı için Hüseyin Dündar dışında aday adaylığa adı geçen isimler bile bu dönem seçimlerden önce aday adaylık döneminin seçimden daha heyecanlı geçeceğini gösteriyor. Şimdilik aday adaylığı için kendisi yok dese de İlçe Başkanı Mehmet Köse’nin güçlü isim olarak ortaya atılmasının yanı sıra diğer adı geçen isimler de bu çıtanın çok yüksekte ve zor bir sınavdan geçeceklerini gösteriyor.

Bu noktada zorlanacak olanlar İlçe teşkilatının yanı sıra İl teşkilatının duruşu olacaktır. İl teşkilatı kimin arkasında dimdik durur verdiği sözlerden poli-tika şeklinde değil de, halk ve Allah korkusu, sonrasında dostluk ve vefaları eşiğinde durursa o aday mutlak ipi göğüsleyecektir. Ama seçim öncesi yaşanacak aday adaylığı şimdiden kulislerini de güçlü şekilde sürdürüyor. Az kaldı bekleyin kimlerin adı hangi partide dolaşıyor çok yakında açıklayacağız.  Ancak daha öncesinde aday adaylıklar dönemi yavaş yavaş netleşmeye başlasın siz o vakit görün cümbüşü. Mevcut başkan Hüseyin Dündar’ın bu defa şansı diğer adaylar kadar zor. Çünkü güçlü rakipler tek adamlık sultasını her an bitirebilir zor da görünse bile… 2009 seçimlerinde Milletvekili Suat Kılıç’ın acemiliği ve tez canlılığının yarattığı şok ve erken çıkış çoğu yerlerin planlarını altüst etmişti ama bu defa buna kimse müsaade etmeyecektir. Hele ki Bakan Kılıç’ın son dönemde yıpranmış olması aday isim önermesini de engellemeye yeteceği öngörülüyor. Yani ek isim veya birilerinin isim öne sürmesi bu seçimde asla kabul görmeyecektir bu kesin…

Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın…