İlk önce şeffat kelimesinin etimolojik olarak bakar isek arapçada sözlük karşılığı nedir onu bilmemiz gerekmektedir. 
Şefaat (Arapça: الشفاعة eş-Şefaa), İslam terminolojisinde, evliya gibi kendisine Allah tarafından izin verilen kişilerin ve özellikle peygamberlerin, inananların affedilmesi için dilekte bulunması anlamına gelir. Arapça'da 'çift' anlamına 'şef' (شفع) kökünden 'bir şeyi ikileme veya çiftleme' anlamına gelir.

Birde türkçede ki karşılığında bakalım. 
 

1. 1.

bir kimsenin suçunun bağışlanması ya da dileğinin yerine getirilmesi konusunda o kimseyle bir başkası arasında yapılan aracılık.

2. 2.

kulun suçunun, günahının bağışlanması için Tanrı’yla kul arasında yapılan, özellikle yalvaçlara özgü aracılık.

"İnsana öteki dünyada şefaat gereklidir"
Peki nedir bu şeffat, kimler şefaat edebilir. Kuran ışığında bakalim birde.
1.kimler şeffat edebilir?
Enfal 9/11

- o vakit siz Rabbinizden yardım diliyordunuz.

O da:

"Ben işte ardarda bin melekle size yardım ediyorum" diye duanizi kabul buyurmuştu.
Bunu da Allah size sırf bir müjde olsun ve bununla kalbleriniz yatişsin diye yapmıştı.
Yoksa zafer yalnız Allah katındadır.
Gerçekten Allah mutlak galiptir ve hikmet sahibidir. 
O sırada size, yine katından bir güven ve esenlik olmak üzere bir uyku sardırıyordu,
Sizi temizlemek, şeytanın vesvesesini sizden gidermek, yüreklerinize kuvvet vermek ve ayaklarınızı sağlam durdurmak için gökten üzerinize yağmur indiriyordu.
Işte o anda Rabbin meleklere şöyle vahyediyordu:
Ben sizinle beraberim,müminlere sebat verin. Kafirlerin yüreğine korku salacağim,hemen boyunlarınin üzerlerine vurun, parmaklarına,parmaklarına vurun " 
Yüce rabbimiz dediği gibi kuranda meleklerin şefaati geçmektedir. Bu şefaatin dünyalık olduğunu görmekteyiz. Allah katından gönderdiği güven ve esenliği melekler aracılığı ile (tabiat gücü ve yaratığı enerji) olarak inan kullarina yardım ettiğini söylemektedir.
Peki bu şeffat ahirete olabilir mi?
Ahirete bir şefaat edecek bulunacak mı?
Gelin cevabını bakara 255.ayete bakarak anlayalım Rabbimiz bize ne diyor.
BAKARA255.AYET
Allah’tır. O’ndan başka ilah yoktur. Diridir, sürekli işinin başındadır. O’nu ne uyuklama tutar ne de uyku! Göklerde ve yerde olan her şey O’nundur. O’nun izni olmadan huzurunda şefaati (birinin yanında olmayı) kim göze alabilir? Onların önlerinde olanı da arkalarında kalanı da O bilir. Onlar, O’nun bilgisinden izin verdiği kadarı dışında bir şey kavrayamazlar. Hâkimiyeti, gökleri de kapsar yeri de. Bu ikisini korumak O’na ağır gelmez. O yücedir, büyüktür.
 Gelin ayet,ayet bakalım. 
(لَا تَاْخُذُهُ سِنَةٌ وَلَا نَوْمٌ) onu ne gaflet basar, ne uyku, daima alîm, daima habîrdir. (لَهُ مَا فِى السَّموَاتِ وَمَا فِى الْاَرْضِ) Semavat-ü Arzda: yukarılarda, aşağıda ne varsa onun, görünür görünmez bütün mükevvenat onun mülkidir, ılleti kül o, gayei kül o, maliki kül o, Allahın mülkü olan bu mahlûkattan

(مَنْ ذَا الَّذى يَشْفَعُ عِنْدَهُ اِلَّا بِاِذْنِه) kimin haddi ki Allah'ın izni olmaksızın huzurı kibriyada şefaat edebilsin, bu halde hangi budaladır ki Allah'ın emri olmadan bunların birinden şefaat dilenebilsin. Çünkü (يَعْلَمُ مَا بَيْنَ اَيْديهِمْ وَمَا خَلْفَهُمْ) Allah yukarıların aşağıların, önlerindekini ve arkalarındakini, geçmişlerini, geleceklerini, bildiklerini ve bilmediklerini bilir, onun ilminden gizli hiç bir şey yoktur. (وَلَا يُحيطُونَ بِشَىْءٍ مِنْ عِلْمِه) bunlar ise onun ma'lûmatından hiç birini ihata edemezler (اِلَّا بِمَا شَاءَ) ancak dilediği kadarını kavrayabilirler. 

BAKARA süresi 255.ayete gördüğümüz üzere Rabbimiz kendinden başka hiç kimsenin şefaat edemeyeceğini ve ondan başka bir kurtarıcı arayanların hüsrana uğrayacağını söylemektedir.

Ahirete hesap gününde din sahibi ancak yüce Rabbimiz olacaktır. Onun ilettiği doğru yoldan sapanları kim hangi güç kurtara bilir ki.

Peygamberin şefaati vardır ve hz.peygamber bize şefaat edecektir diyen kardeşlerime son olarak hz.peygamberin kızına söylediği şu nasihat dolu sözü söylemek istiyorum. Bizde bunu hafızamızda yer edelim çünkü bu söz hepimize bir nasihat ve öğütür. 

"Ey resulullah'ın kızı fatma! sende kendini Allah'tan satın almaya çalış; zira senin içinde birşey yapamam."
Hz.peygamberin kızına sözü ortadadir.
Rabbinden başkasından beklemek ve medet ummak alenen şirketir. Ayetlerden bunu anlıyoruz. Gelin bizde kendinimizi Rabbinizden satın almak için uğraşalim yoksa bir şefaatci bekleyip birisi bizi kurtaracak diye bakar isek hem bu dünyada hem de ahirete kayıp edenlerden oluruz. Allah"ın ipine sıkıca sarılanlardan oluruz inşallah.

EREN ALBAYARAK 

İNSTEGRAM: EREN ALBAYRAK258