Son günlerin önemli gelişmeler arasında yer alan Saadet Partisi ile Cumhuriyet Halk Partisi yakınlaşması çok dikkat çeken bir mevzudur…
Birbirlerine dünyevi görüşleri ve parti ideolojisi tamamen zıt iki partinin bir araya gelmesi bence şaşırtıcıdır.
Kısa bir zamanda olsa içlerinde siyaset yaptığım, eski Refah Partisinin devamı, Milli Görüş ideolojisinin temsilcisi olan Saadet Partisi’nin nasıl ve neden böyle bir birliktelik yaptığını anlamış değilim?
Saadet Partisi bilindiği gibi kendi içinde de 2 gruba ayrılmıştır. Erbakan grubu ve diğerleri şeklinde parti içinde bir gruplaşma yaşanmaktadır.
Bu yaşananlardan yola çıkacak olursak şimdi aklıma şöyle bir soru geldi;
AK Parti ve kurucuları ile aynı misyonun temsilcileri olmasına rağmen,

AK Parti değil de CHP ile dirsek temasında işbirliği yapılmasının nedeni nedir?
Demek ki Saadet Partilileri Erbakan hocam dizginliyor ve bir arada tutuyormuş.
Demek ki insanlar menfaat ve çıkarlar doğrultusu için öz benliğinden yetişmiş, yıllarca omuz omuza çalışmış oldukları, milli görüş gömleği içinde çalışan arkadaşlarından ayrılıp onlara karşı cephe almaktadırlar.
Bu olay hem abes, hem düşündürücü, hem de manidardır…
***
Bir analiz yapalım;
Yıllar önce yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ki ittifak aklıma geldi.
Şimdi yeni kurulan İyi Parti, Saadet Partisi, CHP ve diğer partiler AK Parti’ye karşı bir araya gelmişlerdi. Bu partilerin yakın zamanda yine bir araya gelmeleri yakındır.
Saadet Partili kardeşlerime sormak isterim.
Sizin tren nereye gidiyor?
Bindiğiniz lokomotif nere gidiyor?
İstikamet nereye?
***
Bu oluşumun karşısında her konuda yalnız bırakıldığını deklare ettiğim mevcut iktidar AK Parti, Milliyetçi Hareket Partisi ve Büyük Birlik Partisi’nin milli ittifak çalışmaları devam etmektedir.
Yaklaşan seçimin çok önemli olduğunu söylemek istiyorum.
2018-2019 yılları iktidar için zor geçecektir.
Özellikle FETÖ muhabbeti, iktidarı çokça yıpratmıştır.
Ayrıca; AK Parti’nin kendini daha temizleyememiş olması, FETÖ olaylarında binlerce insanların mağdur edilmesi, mağdurların içinde AK Parti’ye gönül verenlerin akraba ve eş dostlarının olması, insanların AK Parti’ye bakışını değiştirmiştir.
Yine FETÖ muhabbetinde AK Parti kendi içinde ki siyasi kanadı temizleyememiştir.
İbadet kısmına dokunulmayacak denilmesine rağmen; hep alt avam takımı ya cezaevlerine atıldı, yada işlerinden atıldı.
Bu sıkıntılarda AK Partinin yaptığı hizmetleri insanlara unutturdu.
Ben yine sözümdeyim.
AK Parti zor durumdadır.
CHP’den İyi Parti’ye kaymaların olduğunu bilesiniz.
Şimdi AK Parti’nin tüm şartları zorlaması gerekiyor.
2019’a kadar cezaevlerinde yatan mağdurlar adil bir şekilde yargılanmalı, yada adalet mekanizmasının hızlı ve daha adil bir şekilde acilen çalışması sağlanmalıdır.
AK Parti kendi bahçesini acilen temizlemelidir.
Biz yıllardır anlattık.
Eski mücahitler şimdi müteahhit oldular.
Elinde bir keseri olan, şimdi müteahhit oldu.
Biz dedik ki; AK Parti 2002 misyonuna dönmezse, yok olacaktır.
Şu an AK Parti son çırpınışlar içindedir.
İç ve dış odaklar boş durmaksızın çalışmakta.
AK Parti’nin altını oymaktadırlar.
Hep anlattık, yazdık, söyledik ama yanlışlardan bir türlü dönülmedi.
Her türlü fırıldaklık, entrika, ihale yolsuzlukları, neyi sayarsanız sayın hepsi mevcuttur.
Ve baktık ki sözümüz geçmiyor.
Ayrıldık başka bir istikamet çizdik.
Görevimizi yaptığımızı umuyorum.
Yiyen tıksırıncaya kadar yedi...
Biz yanlışa dur dedik.
Mazlumun yanında olduk.
Ve yine mazlumun yanında olacağız.
2019 seçimlerinin önemi ülke açısında çok önemlidir.
Bu ülkede 16 yıldır belli bir ivme kazanılmıştır.
Ülke önemli konularda istikrarı yakalamıştır.
Ama son zamanlarda ki ulusal kanunlar, ülke menfaatini ön plana çıkarmış olup, milli mutabakatın oluşmasına gebe kalmıştır.
2019 seçimlerinin zor geçeceğini buradan yine tekrarlamak istiyorum.