16  Nisan’a hızla yaklaşılırken evet mi hayır mı propagandaları hızlı bir şekilde devam etmektedir. Sayın Cumhurbaşkanımız meydanlara indi. Onun meydanlara inmesiyle gittiği şehir coşarcasına onu karşılamaktadır.
Şunu bilmenizi isterim ki; Siyaset arenasında çıktığı günden beri bütün ittifaklar ona karşı kurulmuştur. Fakat halk onu hep bağrına basmış. Onu hep zirveye çıkarmıştır.
En son cumhurbaşkanlık seçimine girdik.
Benim akıl erdiremediğim MHP, SP ve BBP gibi tabanları sağ eğilimli siyasi partilerin içindeki bazı grupların kendilerine muhalif olmalarıdır.
Şunu hiç unutmamak lazımdır!
2002 yılından bu zamana kadar reis ne demişse yapmadı mı ve bu esnada halk onu desteklemedi mi bu ülkede yaşayan sağduyulu çoğunluk bunu görmesine rağmen Muhalifler bu nüansı kavrayamadılar.

Yenilikten, çağdaşlıktan, modernlikten bahseden. Avrupa’yla birleşelim diyen CHP bile keşmekeş, hala 1930’ların kafasını taşımaktadır. Onların yenilik, çağdaşlıkla hiçbir alakaları yoktur.
Değerli okurlarım;
15 Temmuzda bir telefon konuşmasıyla halkı sokağa döken, 3-4 ay meydanlarda insanları toplayan bir lider bu seçimi de kazanacaktır. Bunu görememek, kafasını kuma sokmuş deve kuşuna benzemektedir.
18 maddelik anayasayı halka sunuluyor. Reis diyor ki, halk ne derse o olur demiyor mu peki bunda ne sakınca var. Yazımı ister beğenin, ister beğenmeyin ama bir gerçek vardır.
Sonuç Evettir.
Yeniliğe her zaman açık  olunmasını tavsiye ederim.
Kimseyi yönlendirmek amacında da değilim ama güneş görünüyorken hava bulutlu demekte benim kimyama terstir…
Bu konuyu gündeme taşımışken de özellikle bölgemde samimi olduğum, sık sık görüştüğüm MHPli kardeşlerimin hayırcı olması bana göre bu kardeşlerim Tayyip Erdoğan’a olan hırs, kin ve nefretleri parti tüzelliğinin, partililik düsturunun önüne geçtiğini görmekteyim.

Ayrıca bu esnada kendi liderlerine bile hakaret edecek kadar kin ve nefretlerini söylemektedirler. Bana göre tehlike arz eden bir görüntüyü görmekteyim.
Sayın Devlet Bahçeli’ye önceden bende bazen kızardım fakat bizimde yanıldığımızı da söylemek istiyorum. 15 Temmuz ve sonrası öyle bir dik duruş, vakurlu bir duruş sağladı ki, bu ülkenin ayakta kalmasında ve ülkenin kaosa gitmemesinde büyük bir etki sağladığını gördük.

Sayın Bahçeli; doğrusunu yapmıştır. İçerisindeki muhalifler yanıldıklarını er geç anlayacaklar diyorum. Şimdi bir soru ile yazımı sonlandırayım. Hayırcı grupları sıralayın birde evetçileri, alt alta sıralayın sonra bana hak vereceksiniz.

Ben geçtiğimiz seçimlerde demiştim…
Çarşamba’da 600, Samsun genelinde 9 bin HDP’ye oy çıkıyorsa, burada bu kadar hain var demiştim…
Kim bunlara oy vermişse askerime, polisime bir kurşun sıkmış gibidir demiştim ve öyledir de.

Herkes tarafını belirlemelidir.
Hz. İbrahim’i yakan nemrutun ateşine su taşıyan karınca misali herkez safını belirlemeli…
Ve saflarını sıklaştırmalıdır. Ufukta evet’in olduğunu görmeyen gözlerin Bakara Suresi’nin mealini tavsiye ederim.
Allah herkese gerçeği görmeyi vatanına, milletine, toprağına sahip çıkmayı nasip etsin diyorum.