Bu gün sizlere iki konu hakkında kısa kısa yazayım istedim.

Uzun süreden beridir yaşadığım sıkıntılar sonrasında yavaş yavaş gazeteye ve haberlere adapte olmaya çalışıyorum. Ama habercilik bambaşka bir şey…

Kesinti verseniz bile her haberden bilginiz olmak zorunda. O nedenledir ki;

Bu yazacaklarımızı zaten biliyoruz ama gözden kaçırıyoruz sanırım. Birinci konumuz İlçe Kaymakamımız Bayram öncesi aldığımız habere göre Balıkesir Vali Yardımcılığına atandı.

Kendi adına Kaymakamımızın buradan böyle bir göreve atanmasına sevindi.

Şahsım adına sorarsanız üzüldüm, üzüntülüyüm.

Çünkü eski Kaymakamımız Nurettin Yücel’ den sonra 4 yıldan bu yana her gün kapısını çaldığımız ve her çaldığımızda ( biz hariç herkes için aynı ) herkesi kapıda karşılayan güler yüzlü ve sevecen herkesi kucaklayan, sokakta ki sade vatandaştan farkı olmayan bir Kaymakamı kaybetmek sanırım kimsenin hoşuna gitmez.

Çarşamba’ya geldiğinden bu yana sayısız güzel hizmetlere imza atan Şahin, şimdi Vali Yardımcısı oldu.

Bazen Kaymakam tanırsınız giden gidiyor sözcüğü ile birlikte unutulur…

Bazen Kaymakam gider ama yaptığı hizmetleri, bıraktığı dostlukları ebedi sizinle yaşar, adı hiç unutulmaz.

Eski Samsun Valimiz Muammer Güler Vali, Terme Kaymakamı Selami Altınok, Nurettin Yücel, Emniyet Müdürü Tahir Aslan, Vakıfbank Müdürleri Şafak Dişikitli, Mehmet Yıldız, Cumhuriyet Başsavcısı Musa Durmaz, Süleyman Bağrıyanık, Jandarma Bölük Komutanı Binbaşı Ayhan Ayar gibi daha onlarca isimler gibi…

Çarşamba Kaymakamı Nusret Şahin daha farklı hatırlanacaktır.

Hizmetleri ile sokakta koşusu, sohbetleri, vatandaşlarla bir olup Kaymakam olduğunu söylemeden gezmesi tozması gibi.

Makam mevkiyi ikinci plana atıp sade vatandaş gibi hizmet ve görev yapması onun ayrıcalığı olacaktır.

Sonuç olarak Nusret Şahin gitmeden unutulmayacak Kaymakam ve isimler arasına yazıldı bile.

O belki de giden ağam, gelen paşam muhabbetinin kendi ardından yapılacağını sanıyor olabilir ama Çarşamba’ da Nusret Şahin’ i özünden tanıyan bilen asla unutmayacaktır.

Çünkü o ayrı bir ekol. Böyle bürokrat Türkiye’ de az bulunur.

Kendisine şimdiden yeni görev yerinin hayırlı uğurlu olmasını diliyor ömür boyunca unutmamak ve unutulmamak üzere başarılar diliyorum.

***         

İkinci konu Yeşilırmak sahil yolu çalışması.

Valla bu konuda bizi sürekli birileri arayıp neden bu konuyu irdelemeyin size ne, insanların ekmeklerinden olmasını sağlıyorsunuz, başka haber mi yok deyip duruyor. Peki bizim ekmek paramız habercilikten gelmiyor mu? Sonra haberde duygusallığa yer yok.

Ancak çok sevdiğim insanların iş yeri olmasına rağmen o alanda ki çalışmalarda her nedense vatandaş bazı insanların işyerlerinin olması nedeni ile yıkılamadığını iddia ediyorlar.

En basiti isim vereyim ki her seferinde şahsına da sorduğum sorudur.

Bu alanda yıkım kararı çıkmış doğru mu dediğim bir Belediye Meclis üyesi aynen şu cevabı veriyor sürekli olarak bana.

“Erol Bey yıkım Doğuyaka da oldu ise ve orada da çok insanın ekmek kapısı yıkıldı dedilerse de bakın daha güzel işyerlerine sahip oldular. Benim akrabam olması beni de sıkıntıya sokuyor. Yıkılacaksa yıkılmalıdır. Bunu kaç defa Belediye Meclis Gündemine birileri getirdi ama her nedense kimse dönüp bakmadı. Çarşamba’ya hizmet yapılacaksa akraba, eş, dost muhabbeti yapılamaz. Eğer bu duygularla orada meclis üyeliği görevi yapacaksak hiç yapmayalım. Yarım seçim olduğunda halkın karşısına çıkıp yok benim akrabam vardı ondan yıkamadık mı diyeceğiz. Ben de yıkılacaksa yıkılması taraftarıyım adımı karıştırmasınlar” diyerek tepkisini dile getirdi.

Konunun başında dile getirdiğim gibi orada ki insanların ekmek kapısının yıkılması taraftarı değilim. Mesele eski binaları Belediye yıkıp yerine yeni güzel binalar inşa ederek yeni ve modern görüntüye kavuşturarak kendilerine iade edebilir. Yıkılması gerekiyorsa yıksın. Kimseyi töhmet altına bırakmasın deri.

Bu konu şimdilik bu kadar…

Not: Dün Belediye Başkanı Hüseyin Dündar’ın geçtiğimiz aylarda vefat eden akrabası Mazhar Dündar’ ın Eşi Hediye Dündar’ ın vefatını üzüntü ile öğrendim ancak şahsımda Ağabeyin Efdal Şeker’ in vefatı nedeni ile başsağlığına gelen misafirleri olması nedeni ile cenaze törenine gidemedim. Rahmetli Hediye Dündar’a Allahtan rahmet, kederli ailesine ise başsağlığı diliyorum.