KUSURLARI NASIL ANLATABİLİRİM Kİ!
Sır, kimseye söylenmemesi, gizli tutulması gereken şey, giz.
İnsan aklının yeterince açıklık getiremediği şey anlamlarına gelir.
Müslüman olduğunu söyleyip sözünde durmayan,
Yaptığı anlaşmalara uymayan kimse, islâm aleyhinde çalışıyor demektir.
Böyle birinin Allah katında ve Müslümanlar arasında hiçbir değeri yoktur.
***
İki kişi arasında ki sır ise sır saklayamayan, sırrı afiş gibi ulu ortaya koyana,
İslam da ne denir çok iyi bilinir.
Kul sadece kendisini yaratan Allah' a biat eder.
Bunlarda ki akıl tutulması dini inkara götürecek kadar,
Sapkınlık içine düşmüş ki bazılarını tanıdıkça öğrendik.
***
Her neyse din dersi bizi yeterince aşıyor.
Aklımızın, dilimizin, kalemimizin haddi kadar yazdığımı sanıyorum.
Asıl konu ya gelecek olursak:
Bu güne kadar Gazetecilik mesleğini severek yaptık.
Ama bu günlerde bu mesleğin içine ettiler.
Bazı duayen denilenlerin para ve makam için,
Etek öpüp, el pençe divan durmaları,
Dalkavuklukta sınır tanımadıklarını görmek zulüm oluyor.
Bir kısmı ise görevini adabı, edebi ve kanunlara göre;
Yapma uğraşı içinde kıvrandıklarını görmek,
İnanın ki bu camiayı ciğerinden vurmaya yetiyor.
Diğer tarafta mantar gibi resmiyeti olmayan,
Sözde basın mecraları türedi aldı başını gidiyor.
Çoğunun derdi düşüncesi bir siyasetçiye danışman olmak,
Daha fazla para kopartmak, iyi bir makama gelmek vs vs vs.
Çoğunun derdi asla habercilik değil.
Devlet önlemini almakta çok geç kalmamalıdır.
***
Sonuca gelmek istersek, bürokrat işini yapmalıdır.
Önümüzde ki erken- baskın bilmem ne seçimi var.
Zaman kısa, aday ismi çok seçim zor.
AK Parti, MHP, CHP, İYİ PARTİ, Saadet Partisi ve BBP...
Cumhurbaşkanlığı için gözler genel merkezde ama,
Çarşamba'da da vatandaşlar aday arayışına girdi bile.
Milletvekilliği için isimlerde merak konusu...
AK Parti de Hüseyin Dündar adı halkın dilinde dönüp duruyor.
Onun arkasından isimler sayılmıyor da değil hani...
Mesela en çok ve ilk sırada Kamuran Özden adı yer alıyor.
Ve gelinen sürece bakıldığında, bu seçim yıllarca yapılan seçimlere inat,
En zor, en sıkıntılı ve en çekişmeli seçim olacak.
Bu seçim tepeden tırnağa gergin geçeceği aşikar.
Yazıma ibretlik şu hikaye ile son vereyim.
***
Vaktiyle bir zât karısını boşayacağını söylediğinde, ona bunun sebebini sordular.
İslâmî edebe sahip bu insan: –"Karımın kusurlarını nasıl söyleyebilirim?” diye cevap verdi.
Bu meraklı adamlar o zât karısını boşadıktan sonra ziyaretine gelerek:
– "Herhalde şimdi söyleyebilirsin, o kadını niçin boşamıştın?" dediler.
Peygamber ahlâkını iyice benimsemiş olan o güzel insan: –"Yabancı bir kadının kusurlarını nasıl söyleyebilirim" dedi.
***
Tek söyleyeceğim devlet adamı devlet adamlığını, siyasetçi siyasetçiliğini, gazeteci gazeteciliğini yapsın. Kendisini STK sananlarsa din ile devleti karıştırmasın yeter. Yoksa alacağı cevap sanırım hoşuna gitmeyecektir. Ve sonuç olarak diyorum ki; Şimdi eski yada tanıdığımı sandığım sır tutamayan tanıdıkların kusurlarını nasıl anlatabilirim!?
Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.