Bu gün SİYASET te girmeyelim. Birazcıkta başka bir “S” den yani SPOR’dan bahsedelim dilerseniz. Spor dediğimiz zaman gidip Dünya kupası maçlarından, oyuncularından, takımlarından elbette ki bahsetmeyeceğiz.

Konumuz elbette ki burnumuzun dibinde ki gözdemiz ÇARŞAMBA SPOR…

Hiç unutmam ve her daim dile getiririm. Çarşambaspor takımı 2003 yılında adeta kaderine terk edilmiş bir Allah’ın kulu takımın adını bile diline almıyordu.

O günlerde Samsun’ da yayımlanan Gündem Gazetesinde Okan Dilek’le görev yapıyordum. Okan Dilek kulakları çınlasın benim haberimi öyle benimsedi ki (kendisi de koyu Çarşambalı ve Çarşamba sporlu ya) haberi tam sayfa haber yaptı.

Elbette ki o günlerde takımın başkanı sıfatında Avukat Ayhan Keskin ve yönetimi kağıt üzerinde de olsa başkandı. Ve o yıl yapılan Belediye Festivalinde eski ada da karşılaştık ve sorduğum soru gündeme oturmuş, takımı İsa Acar ve ekibi kucaklayarak yeniden sahaya çıkılmasını başarmıştı.

İsa Acar yokluklar içinde başladığı çalışmalarını bir süre sonra Belediye Başkanı Hüseyin Dündar’ a bir şekilde devretti. Ya da devretmek zorunda kalmıştı.  Yıllardır Belediye Başkanı Hüseyin Dündar’lı bir şekilde desteklenerek gelen başkanlarla yoluna devam etti.

O yıldan sonra çok fazla başkan sorunu yaşanmadı. Birileri isteyerek veya istemese de başkan oldu. En parlak sezonunu Ahmet Yılmaz ve Esat Akkaya’lı o yönetimle alarak 3. Lig hayallerini sona erdirmişti. Ama Ahmet Yılmaz başkan o yıl en büyük başarıyı alırken, takımada bence en büyük darbeyi vuran isim oldu. Çünkü futbol sezonu başlanmasına sayılı günler kalana kadar başkanlığı götürdü ve son anda istifa edince takım Başkasının kucağında kalmıştı. Tecrübesizlik, yapılamayan kadro ile takım 3. Lige çıktığı gibi indi. Ve yeniden yırtınmalar başladı ve bu yıla gelindi.

Bu yıl Şeref Çelebi ile yola devam edilmesi beklenirken son anda Başkan Çelebi istifa ederek yeniden başkan adayı aranmaya başladı.

Bu arada takımın KAYYUMA kalmasından da korkulduğu için kongre kararı da alınmıyor. Kayyuma kalınca kim başa gelecekten çok başka sıkıntılar oluşacağı için gelecek başkan için kesin söz aranıyor.

Ama bu noktada bazı çekinceler sıkıntıyı büyütüyor. Aslında sıkıntı yok. Bu kadro yine başkanını çıkartır ve yola devam eder ama sorun ilçede her alanda olduğu gibi spor camiasında da birlik ve beraberliğin olmamasından kaynaklı çekinceler, dertler artmaya başlıyor.

Bu noktada çok isimler başkanlık için dillendirilmeye başladı. Anıl Seyfi Arslan, Halit Doğan, Kerim Gülaçtı, Mehmet Seven ve daha niceleri ama olmadı- olmuyordu ki…

Son isim bomba gibi düştü.  Yeni Başkan iş adamı Cemalettin Durmuş gibi...

Bakalım Cemalettin Durmuş bu başkanlığı alacak gibi geliyor bana. Durmuş hemen her kesim tarafından sevilen bir isim. Siyaset, bürokrasi, iş dünyası ve elbette ki spor camiası onu o bu camiayı mutlaka kucaklayacaktır. Takıma maddi kaynak noktasında da mutlaka diğer yöneticilere göre bir adım önde olacaktır. Çevresi ve kişiliği ile bu iş tamam diyebilirim. Elbette ki son anda başka bir çapan oğlu yani ayak oyunu olmazsa…

Cemalettin Durmuş yönetim kongre karı aldığı gün göreceksiniz mutlaka ADAY olacaktır. Hem de muhalefet, mevcut kadro ve yeni isimlerle daha güçlü ve daha başarılı bir Çarşamba spor ortaya çıkacaktır. Tek korkum zamanın daralması, transferlerin sona ermesidir. Ermese bile kaliteli oyuncuların piyasada kalmamasıdır. Yani lafın özü: Çarşamba spor özüne dönerse şaşırmayın derim.

Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın…