Bu gün içim yanıyor. Gördüğüm görüntüler yakıp kavuruyor içimi.

Biz; Yüz binlerce ŞEHİT’İMİZİ bu görüntüler için vermedik…

Gayret ediyoruz ki şu BDP haberlerine ilişmeyelim.

Ama gün geçmiyor ki TÜRK MİLLETİNİ YÜREĞİNDEN YARALAMASINLAR.

Tutturmuşlar bir KÜRT HALKI vızır tısını gitmeye çalışıyorlar.

Türkiye’ de Türk- Kürt, Laz, Çerkez, Azeri, Gürcü falan filan ayrımı yok hepsi birdir dedikçe.

Adamlar önüne, ağzına geleni konuşuyorlar. Bu kimin taşeronu olduğu belirsiz tiplerin dedikleri de yaptıkları da artık yenilir yutulur cinsten değil.

Hani az bir sözde istemedikleri olay olsa dediklerine bakar mısınız?

Dün de YSK’nın aldığı kararları sözde protesto edenler arasında Milletvekili de var. Ve söylemleri çok tehlikeli. Türkiye’yi BÖLME söylemi değil de nedir bu söylemler?.

Bakın BDP’li Tuncel denilen Vekil’in dediğine:

“Eyleme katılan Sabahat Tuncel, "Kürdistan'ın başkentinde bir dava görülüyor. Kürtler yargılanıyor. Arkadaşlarımız mahkemenin meşru olmadığını, bu yüzden Kürtlerin yargılanamayacağını söylediler. Bu açıklama neticesinde cumhurbaşkanı, 'devletin tüm kurumları aynı düşünüyor' demişti. Biz bunu tahmin edememiştik" dedi.”İHA

Hayda gelin şimdi buradan yakın...

"Kürdistan'ın başkentinde bir dava görülüyor.”

Bu bayan vekile TÜRKİYE’ de ve TBMM de görev yaptığını unuttuğunu birilerinin hatırlatması gerekmez mi? Ne demek Kürdistanın başkentinde.

Diyarbakır bir TÜRK İLİ DEĞİL MİDİR?

Yani DİYARBAKIR Türkiye değil mi?

Bu 80 öncesi konuşulan, söylenen tehlikeli söylemlere benzeşiyor.

O günlerde de “KURTARILMIŞ BÖLGELER”.

Artık DEMOKRATİK AÇILIM, ÖZGÜRLÜK, falan filanı Başbakanımız bir kenara koyup bu tehlikeli gidişi mutlaka durdurmalıdır.

Seçimlerde halk elbette ki istediği, desteklediği siyasi görüşlere yer ve oy verecektir.

Kimse buna laf söz etmiyor. Ama TÜRKİYE’NİN bölümesine çanak tutacak sözlere de artık Ülkenin Başbakanı, yargısı, Polisi mutlaka cevabını vermelidir.

Türk Askerine, Polisine kurşun sıkan, tokat atmaya bile CÜRET eden bir kişi ister vekil olsun, isterse her ne olursa olsun o tokatı POLİSE değil, TÜRK DEVLETİNE ATMIŞTIR.

Türk Devletine atılan tokata sessiz kalınamaz.

O olayla ilgili olarak gerekli yasal prosedür sürüyor olabilir. Ancak bunların daha da fazla uzaması tehlikeli boyuta gidiyorsa...  ÖNLEMİ ACİL ALINMALIDIR.

Bakın eylemde kendini bilmez birileri çıkıp TÜRK BAYRAĞINI indirme cüretini gösteriyor. Nerede? İSTANBUL’UN göbeğinde.

Daha geçenlerde Aydın’ da meydana gelen olaylarda Türk bayrağı ve Atatürk resimleri bulunan yerler ile camilerimiz taşlanmamış mıydı?

Bu söylemler birilerine gaz vermek için değildir.

Bu iş çığırından çıkmadan, birileri çıkartmadan AB, ABD, bilmem ne hayallerini bir kenara bırakıp artık DUR deme vakti geldi geçiyor.

Bu Ülkede 80 öncesi çok acılar çekildi, çok canlar gitti.

Her önüne gelen 80 ihtilalini yargılıyor, soruşturuyor. Ama elle tututulur hiçbir iş ortada yok.

Ama ihtilalı yapanlar, ihtilal de siyasi rant sağlayanlar, dün olsu, bu gün hala Mecliste olsun, olmasın sorumlular hakkında – (ki en fazla siyasiler içindekilere geçmişten bu günümüze kadar)- kimse sorgulanmıyor. Siyasetin içine girip ne yaparsanız mekruh sayılıyor sanırım. O zaman bu Milletin hepsi vekil olsun. Nasıl olsa kimse dokunamıyor. DOKUNMAZLIK ZIRHI ÇOK KALIN. Ve o kalkanı herkes çok iyi kullanıyor. Her seçimde söz verilip kaldırılmayan ZIRHI KALDIRIN. NEDEN KALDIRMIYOR HİÇ BİR SİYASİ CEPHE… NEDEN KORKUYORLAR?

NEDEN?

Demek ki bizim siyasetimiz çok kirli?

Gerçekten de Türk siyaseti bu kadar kirli mi?.

Hadi geçmiş siyaset bu kadar kirli idi ise; AK Parti ile temizlenmeye başlayan bu günkü siyasetimiz de kirli siyaset sona ermişti hani!?.

Bu gün neden bunların bu kadar gemi azıya almasına göz yumuluyor anlayamadı kime.

Bu Ülke TÜRKİYE CUMHURİYETİ ise ki öyle hiç kimse laf bile edemez.  O zaman…

Beğenmeyen ve yaşamak istemeyen ÇEKER GİDER…

Bu Ülkenin ekmeğini, yiyeceksin, suyunu içeceksin, TBMM sinde halkın adına orada oturup bu ülkenin geleceğini tehlikeye sokacak, bölme çalışmalarına çanak tutacaksın.

BUNU TÜRKÜM DİYEN HİÇ BİR TÜRK VE TÜRK MİLLETİ GÖĞÜSLEYEMEZ.

Adını DEMOKTRATİK AÇILIM da deseniz, Bunun adına ÖZGÜRLÜKTE deseniz.

Yemezler..

Bu Millet sonunda bu çapulculara mutlaka dersini verecektir.

Ama şimdilik her dönemde olduğu gibi MİLLET, YANİ MİLLETİ OLUŞTURAN HALK HÜKÜMETİ VE DEVLETİ BEKLİYOR.

ŞEHİT KANLARI İLE YOĞRULMUŞ TÜRK BAYRAĞINI İNDİRENLERE HESAP SORULMADIKÇA…

Bu Millet asla sorumlularını AFFETMEYECEKTİR.

Kaldırın o siyasi vekil zırhlarını bakalım kaç kişi koşup vekil olmak isteyecek hep birlikte görelim. Yüreği olan vekil olur. Ama zırhı olmadan, halkın içinden birisi olarak. Buna cesaret edecek bir babayiğit hala çıkmadı, bu gidişle de çıkmayacak gibi. Lafta kalacak, seçim vaadinden öteye gitmeyecektir bunlar. Yani aynı hama aynı tas siyasi malzeme ürünü olarak bu işler durmadan sürecek devam edecektir.

Millet tamamen uyanana kadar.

Bizden söylemesi…