AK Partiyi yine AK Partililer yok edecek!..
Özellikle siyasi arenada gerçekleştirilen kongreler bulunduğu bölgenin yani ilçe ve ilin genelde siyasi portföyünü yansıtır. Diğer yandan bu kongreler önce partili ve delegelerin hür ve özgür iradelerini sonra da atanmış yani tepeden emri vaki ile inmeden çok halkın teveccüh edip beğendiği ve gelecekte ki seçimlerde mensubu veya sempati duyduğu partisini desteklemeye yöneltmenin ilk adımıdır.
Bu nedenle Türkiye’ de özellikle 80 li yıllardan sonra yeni bir moda çıktı. Merkez yoklaması veya Genel Merkez ataması. Bu da demokratik ve özgür irade değil DAYATMACI bir kavramla emirlerle ya da diğer adı ile Krallık, Padişahlıkla yönetilen eski biçimler türemeye başladı. Bunun acısını elbette ki belki kısa vadede olmadı ama uzun vade de eski siyasi partiler çekti.
Bunu en iyi etüt eden ve ilk yıllarında tabanı yani halkı dinleyerek iş yapmaya, kongreler yapmaya başlayan AK Parti başardı ve halkın içinden gelen bir siyasi parti olarak Ülke genelinde ki tüm siyasi manevraları altüst etti. Buna bir de halk adamı profilini, inançları da kucaklayan bir Genel Başkan olarak Recep Tayyip Erdoğan gönülleri feth etti ve iktidara yürüdü.
Temsil ettiği tabanı bile hayal edemeyeceği şekilde diğer siyasi tabanları da kucaklayarak ve adeta bir mıknatıs gibi çekerek iktidarın kilidini açtı. 3 dönemdir de bu kilidi kimse kıramıyor. Çünkü alternatif yani halk adamı profili çizen bir Genel Başkan veya Lider görülmemesinden kaynaklanıyordu. Neden mi?
Dedik ya HALKIN İÇİNDEN HALK ADAMI OLMASINDAN-dı…
Ama artık bu mantık ve düşünce ile yapılan icraatlar eskiyi aratmayan düzene girmeye başladı. Yani 9 yıl geçti siyaset eski kafa yapısına geri dönüşü hızla yaptı. AK Parti’de de atamalar başladı. İlk dönemler zaruriyetten sonrası ise mecburiyetten olmaya başladıkça halkta da ACABA(!) lar başladı.
AK Parti de son dönemler de ortaya atılan TEK ADAY VE TEK LİSTE kavramı tabanı çatırdatmaya ve parti içinde ikilik ve kaos ortamına gidilmesine neden olmaya başladı.
Bu sürer mi derseniz baya baya sürüyor. Hala aynı inat devam ediyor. Mesela Samsun AK Parti İl Başkanlığı ve öncesinde Trabzon kongresi buna en iyi örnek. Oysa geçmişten ders alan bir partiydi AK Parti. Çok uzağa gitmeden 2009 Yerel seçimlerinde Tekkeköy, İlkadım, Ladik, Kavak güzel göstergeydi. Hele İlkadım en güzel örnek!:..
AK Partide birileri bunlardan ders almamış görünüyor ki, ısrarla tek aday, Genel Merkezin adayı, adamı diyerek tek isme partililer zorlanıyor. Bunlara İlçe başkanları da destek verince tabanda çatırdadılar başladı. Şimdi Samsun’ da AK Parti kongre yapacak. Çatırtı sesini dünya duydu ama AK Parti Genel Merkezi ile Başbakan’ da farkına varamadı gitti.
Mevcut Başkan Adayı Osman Çetinkaya düne kadar herkesin sevdiği ve şartsız desteklenen isimdi. Ama ne zaman ki Eski Milletvekili Koordinatör R ecep Yıldırım, Ankara’nın adayı Osman Çetinkaya’dır. Genel merkez tek liste ile kongreye gidilecek” dedi işler karma karışık oldu.
Şimdi herkes adeta inada bindirdi işi ve her geçen gün ezilmiş, ezilen, yıllardır hakkının verilmediği, siyasi oyunlarla sürekli yıpratılan Mustafa Acar’ı desteklemeye başladı.
Oysa işin kolay yanı bırakın kongrede kim isterse gelsin aday olsun ve kazanan AK Partinin İl Başkanı oldu. Bunlar yapılmadıkça AK Partili başka AK Partiliye laf yetiştirdikçe AK Parti ve dolayısı ile Genel Başkan Erdoğan adı yıpratılıyor. Çünkü isimlerin hepsinde onun direktifi deniliyor. O zaman yapılacak olan nedir?
Halk Mustafa Acar’ı istiyorum diyorsa….
Delege Çetinkaya dayatasından kaçıp Mustafa Acar’ı destekliyorsa…
Ve kongreden güçlü ve düne kadar istenen Çetinkaya değil de Acar seçilerek çıkarsa…
Genel Merkez benim istemediğim adam seçildi diyerek kongreyi iptal eder veyahut atama yaparsa AK Partinin diğer partilerden veya eski siyasi söylemler ile eylemlerden farkı kalır mı?. Kalmayacaksa alternatif aramaya gerek yok çünkü hepsi birbirinin aynısı olacaksa herkes eskisi gibi isteyen MHP’ sine, isteyen CHP’ sine, isteyen SP, DP, falan filan partisine döner ki o gün AK Parti diye bir parti kalmaz. O gün kim bakalım Samsun İl Başkanlığı için savaşacak merak ediyorum. Elde ki malzemeyi yakıp yıkmanın en güzel yolu bu değil midir?. 9 – 10 yıldır muhalefetin yapamadığını yine AK Parti kendi kendini yıkmaya hazırlanarak yapıyor. Sözün özü; AK Partiyi yine AK Partililer yakıp, yıkıp yok edecek gibi görünüyor!.
Ne dersiniz?
Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.