KORKU İLE ÖLÜMÜ ÖLDÜREBİLİR MİSİNİZ?
Küçükken ilk kez Rahmetli Babam ve Dedem’den,
LOKMAN HEKİM ve Ölümsüzlüğün hikayesini dinlemiştim.
Ama ne çare ki Ölümsüzlüğün ilacı da çaresi de yok.
Fakat yaradan rabbim biz insanlara sağlıklı yaşama ile
Tedavi için ilaç ve çeşitli yolları göstermiştir.
Ölümlü biz insanlar asırlar sonra teknoloji ile hayatı kolaylaştırdık,
Lakin bu sayede de ölümü sağlığımızı bozarak hızlandırdık.
Dünyanın sonuna doğru koşuyoruz farkında değiliz.
Her neyse konu ölüm ile sağlık arasında ki çizgi.
Bu çizgide bizi hayatta tutan çoğu zaman Doktorlarımız.
Kimisi çok iyi, kimisi berbat ötesi...
İyi olanlar sağlıklarını düşünmeden hastası için kendini ölüme atıyor.
Bazıları ise ölmüş, sağ kalmış önemli değil,
Oların derdi unvan almak, daha çok para kazanmak.
Bu da ince bir çizgi…
İşte bu noktada ilk örneğe yakışan iyilik abidesi Doktor Dursun Ali Aksu!
Adını ilk kez KORONAVİRÜS tedavisinde duydum.
Tedavi esnasında o kadar kızdım, o kadar ileri giden sözler sarf ettim ki!
Tedaviden sonra eve geçtiğimde öğrendim ki;
O insan hem de öyle bir insan ki çok yanlış yapmışım.
“MÜBAREK DESEM” abartmam.
Dursun Ali Aksu “MS”, halk arasında “Kas Erimesi” tabir edilen hastalardan.
O güzel insan kendi derdini bırakmış,
KORONA VİRÜS hastalarını iyileştirmek için tedavisini aksatıyormuş.
Ve ben hastanedeyken ilk günlerde daha sağlam yürüyen Dr. Dursun Ali Aksu,
Dün gördüğüm de nerede ise bastonla yürüyecek haldeydi.
Gözlerim doldu, boğazım düğüm düğüm oldu, bir an nefes alamadım.
O ise hala öylesine mütevazi bir kişi ki hala…
Konu hakkında haber yapacağımı anladığında asık bir yüz ifadesiyle,
“Beni yazmayın iyileşen hastalarımı çekin, onlar halka mesaj versin” dedi.
İşte bu noktada diyorum ki;
Sağlık sisteminin içinde ki Doktor dediklerimizin kötüsünü de, iyisini de gördüm.
Dursun Ali Aksu iyilerin iyisi olarak bana göre en başlarda ilerliyor.
Kendisine ve ekibine, hastanede Pandemi bünyesinde aylardır,
Ölümüne mücadele veren tüm sağlık ekibine binlerce TEŞEKKÜRLER…
Gelelim halkımıza…
Evet, maske bunaltıyor ama en azından kalabalık yerlerde,
Ne olur kapatın maskeyle burnunuzu, ağzınızı.
Adam ağzından tükürükler saçarak konuşuyor,
Sonra bir bakıyorsunuz karşısında ki sevdiği hasta!
Dün bir esnafı arayıp, ‘yapacağın işimi ne oldu’ dedim.
‘Erol bey askıya aldık 14 gün sonra işini yapacağız’ dedi.
Çünkü esnafın ustasının kızı nişanlısı ile bir düğüne gitmiş’.
Ertesi gün rahatsızlanıyor, test yaptırınca COVİD POZİTİF.
Bir başka dostu aradım oda,
“Erol abi benim çocuğumu bir akrabam geçmiş olsun ziyaretine götürmüş,
Minik kızım Kovid oldu abi bu nasıl iş, ben ne yapacağım şimdi” dedi.
Kovid virüsü var ve tehlikeli bu gerçek.
Ama bir gerçeğin ikinci ayağı şu:
KORKUNUN ECELE FAYDASI YOK.
Korkan ve Kovid olursam ne olur diye panik yapan,
Önce hasta oluyor sonra ölüyor.
Korku panik vücutta ki kötü hisleri pompalıyor ve hasta olmadan hasta,
Ardından ümitsizlik ve ani ölüm.
Gerek yok kısa ve en kolayı ÖNLEM ALMAK.
Önlem alan kurtulur.
Bu belayı atlatmış, acı ve sıkıntısını, yaşamış biri olarak söylüyorum.
Sevdiklerinizi üzmek, canınızdan olmak istiyorsanız;
Durmayın koşun çıkın kurallara uymadan girin çarşı, pazar, kafe, düğüne,
Yok yaşamak, hayat güzel diyorsanız;
Kurallara uyun, temizlik- maske ve mesafeyi unutmayın.
Kuralları hayatınıza yerleştirin.
Görün sevdiklerinizle daha nice mutlu yıllar geçireceksiniz.
KORONA VİRÜS tedavimde ki görüntülerimi ve düşüncelerimi,
Kitap haline getirerek yayınlamak istedim vazgeçtim.
İnanın gördüğünüzde bile korkudan ölümü öldürebilir misiniz?
Hatta dediğim gibi korkudan kaçacak yer ararsınız.
Siz siz olun ne olursa olsun bana bir şey olmaz demeyin,
Ve mutlaka kurallara uyun.
Mutlu ve (sağ)lıcakla kalın.
NOT: Haberlerde maskesiz gördüğünüz alan da mesafeli konuşuyor sonrasında maskeliyiz. Yanlış anlaşılmaması ümidiyle…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.