Hani biz bu yola çıktığımız ilk günlerden bu yana her daim bize süre biçiyordular ya!.

O bitti şimdi ne zaman gidecek demeye başladılar. Allaha şükür onlar bize böyle davrandıkça,

Bu muhteremler bu şekilde bizi habire kötüleyip, bir yerlere şikâyet ettikçe, daha çok seviniyor, daha çok çalışma azmi ile doluyoruz. Ne mutlu bizlere!.

Bu süreçte çok yorulsak ve engellemelere de maruz kalsak da bir yeniliğe daha imza attık.

Artık HABER EXPRES GAZETESİ TRT ANADOLU ekranlarında ki yerini aldı.

Bu sürece gelene kadar: Bir avuç insan, varını yoğunu ortaya koyarak mücadeleye devam etti ve ediyor da. Bu mücadelede yanımızda olanlardan çok karşımıza geçen var. O nedenle geçtiğimiz gün sosyal paylaşım sitelerinden birisinde okuduğum şu yazı çok hoşuma gidiyor.

“Birileri sizin arkanızdan çok konuşuyorsa; Aldırmayın çünkü siz onların çok önündesiniz demektir”

Eh Allaha şükür ekşi erik yemedik ki karnımız ağrısın. Sıkıntı çekmiyor muyuz? Çekiyoruz. Ama Gazetecilik zaten sıkıntı demek, dert demek değil midir? Biz bunları bile bile bu yola baş koyduk ve mücadelemizi sürdürüyoruz. Kim ne derse desin umurumda bile değil.

2005 yılında rahmetli Efdal Ağabeyimle kurduğumuz bu gazeteyi bu günlere kadar getirmek için çok badireler atlattık. Ama o günden bu yana ilçede ki yöneticiyim diyen çoğu isimlerden destek yerine hep engel gördük.

En basit ve aleni örneği Halka hizmet adına yola çıkan ve halkın seçtiği başkan halka açık olması zorunlu olan BELEDİYE BİNASI VE BELEDİYEYE AİT GÖL RESTAURANT VE DİĞER BELEDİYE BİNALARINA bizi sokturmadığı gibi.

Ne diyor?, “BEN BÖYLE EMİR TALİMAT VERMEDİM”. Eee o zaman sormuyor mu hiç kimse?

Kardeşim bu adamlar durup dururken neden bu adamın haber almasını engelliyor?. Ya da bu adamlar bu işi başkanın bilgisi dışında yapıyorsa, neden hala belediyede çalıştırıp bu memleketin adamları dururken bu ilçede ikamet eden insanlar aç, işsiz yatıp kalkarken neden bu işçileri, şoförleri belediyede çalıştırıp para maaş veriyorsun?

Bunu diyecek ne bir Siyasetçiyi, ne Belediye Meclis Üyesini, Ne bürokratı, ne de başka yetkiliyi 2009 yılından bu yana göremedik.

Herkes KORKUYOR…

Neden. Bizimle de uğraşırsa işimizi, aşımızı kaybederiz. Bu noktada demek ki bir tek Erol Şeker’ mi dik duruyor. Yazık bu ilçeye, İşte böyle mücadelelerle artık TRT Ekranlarında da yerimizi aldık. Şükürler olsun.  

Ve buna da diyorum ki:

Belediyeye ve belediye başkanına rağmen TRT ekranlarından Çarşambayı tanıtıyoruz. Durmak yok yola devam diyoruz. Bazı duygu ve olguları unutanlara inat. Kaymakamımızın dün bir haberde dile getirdiği sözü bize uyarlarsak:

Çarşamba’ya hizmet önemlidir, gerisi teferruat..

Ne dersiniz?

Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın…