Yarın 15 temmuz 2017 Cumartesi. Hain Kalkışmanın yıl dönümü...O geceyi hatırlamak dahi istemiyor Türk Milleti...

15 Temmuz 2016. Saatler 21.30. Çarşamba Şoförler Odası Başkanı Musa Bala, Genel Sekreteri Ali Kemal Totuk, Köşe Yazarımız Ertan Sağlam, Başkanın ağabeyi Mustafa Bala, Demirciler Odası Başkanı Kerim Çakır,  evimizin balkonunda semaver keyfi için toplanmıştık. Semaver yakılmış, çaylar yudumlanıyor, ikramlar yapılıyordu. Koyu bir sohbete dalınmıştı ki; Cep telefonuma İHA haberi düştü.  "Askeri araçlar Boğaz Köprüsünü kapattı."

İHA Kaynaklı haberde ki fotoğraf karesi üzerine, "Bunun askeri bir tatbikat olma olasılığı çok zayıf, ülke de farklı büyük bir olay yaşanıyor. Asker asla Boğaz köprüsünde akan trafiği keserek tatbikat yapmaz. Araçlar bu şekilde yolları kapatmaz." diyerek hemen büyük bir telaşla televizyonları açtık, telefon trafiğine başladık.

İstanbul, Ankara' da olan arkadaşları aradığımız da; savaş uçaklarının alçak uçuşla gezdiğini, sokaklarda asker ve sivillerin askeri araçlarla hızla dolaştığını, GENEL KURMAY'dan silah sesleri geldiği ve en önemlisi Özel Harekat Daire Başkanlığı, Akıncılar Kışlasında bombaların ve silah seslerinin yoğun olduğu bilgileri akmaya başladı. Kesin bilgi olmasa da dedikodular ve iddialar yenilir yutulur değildi.

Akıllar durmuştu. Çünkü asla Mehmetçik Devlet ve Milletine haince  saldırmaz, ihaneti düşünemezdi!  Hemen apar topar evden çıktık, Çarşamba Zübeyde hanım meydanına koşarken, cep telefonlarımızdan TRT1 ekranlarına bakıyorduk. TRT 1 Haber spikerinin korku dolu bakışları ve solgun ve endişeli yüz ifadesi için de zoraki su yudumlama görüntüsüyle birlikte "YURTTA SULH KONSEYİ HÜKÜMETE EL KOYMUŞ VE SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI İLE BİRLİKTE İHTİLAL olduğunu belirten alçak metnin okunmasına şahit oluyorduk.

Hep birlikte koşar adım Zübeyde hanım meydanından tarihi köprü üstünden geçerek koşar adım belediye meydanında soluğu aldık. Tam o dakikalarda Camilerin hoparlörlerinden selalar verilmeye başlanmış, meydana toplanan vatandaşların bağrışmaları ile belediye hoparlöründen de anonslar başlamıştı.

Bu arada ilk sokağa davet Bahçeli'den geliyordu. MHP Genel Başkanı Dr. Devlet Bahçeli, "Sokaklara çıksın, devletimize sahip çıkın. Bu olaya sessiz kalmayın" uyarılar meydanları cesaretlendiriyor ama endişe hala mevcuttu. Tam bu endişeli hal yaşanırken, aslen Çarşamba'lı olan ve Marmaris'te Gazetecilik yapan meslektaşım Temel Irmak facebook hesabından canlı yayınla Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamaları yayınlamakta, AA, TRT ve diğer kanallarda hiç bir açıklama yer almıyordu. Çok geçmedi ki CNN ve diğer kanallarda da Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "sokaklara çıkın" mesajı yayınlaması herkesi daha da cesaretlendirmeye yetmişti.

Olay artık tamamen netti. Bazı askeri Üniformalı HAİNLER devletin silah, uçak, araçları ve masum Mehmetçiklerle sokağa çıkmış, devleti ele geçirme planını devreye sokmayı hedefliyordu. Olan o saatten sonra oldu.

Vatanını, Bayrağını seven milyonlarca TÜRK HALKI meydanlara dolup taşmış, tankların önüne yatanlar, uçaklara bağıranlar, askerlere kışlaya dönün biz size sahip çıkacağız tepkileri ayyuka çıkıyordu. Bu esnada Çarşamba'da Belediye meydan kısa sürede dolmuş ve yetkililer bekleniyordu... Artık meydanlar dolmuş, selalar camilerde okunurken, yetkililer meydana gelmiş ve hainlere lanet okunuyor tepkiler semaya yükseliyor, saatler  gece yarısına yaklaşıyor, her şartta olduğu gibi yine Belediye meydanına kalabalık arasında yaşananları görüntülüyor, haber yapıyorduk. O ve tüm ülke meydanları ve hainlerin kurşun, tank ve araçları karşısında herkes göğsünü siper ediyordu. Çünkü gece boyu tek düşünce VATAN ve BAYRAK'TI...

Saatler ilerlemiş, hain kalkışmanın FETÖ/PDY Terör Örgütü kalkışması olduğunu önce Başbakan, ardından Cumhurbaşkanı tüm televizyon kanallarından açıklıyor sokakları boş bırakmayın mesajı veriliyordu.

Sabaha kadar meydanlarda sonuç merakla beklendi. Gün ağarırken, Türkiye Cumhuriyeti Devleti VE TÜRK HALKI BİR KERE DAHA GÖSTERMİŞTİ. HAİNLER BU MİLLETİN İMAN DOLU GÜCÜNÜ HESABA KATMAMIŞ, CEVABINI DA AYNI ŞİDDETTE ALMIŞTI.

Gün ilerledikçe acı tablo meydana çıkmaya başlamıştı. 249 şehit ve binlerce yaralıyla geceden çıkmış ama vatanı hainlere teslim etmemiştik. Düşman ve hainlerin unuttuğu veya bilmedikleri; BU TOPRAKLAR KANLA ALINMIŞTI, ANCAK KANLA VERİLİRDİ. HAİNLER BU GÜCÜ HESAP EDEMEMİŞLERDİ. VE BİR KERE DAHA BU MİLLET KAZANMIŞ, TÜRKİYECUMHURİYETİ DEVLETİ DİMDİK AYAKTAYDI... EBEDİ DEPAYİDAR OLACAKTIR." 1 dolarlık hain, canavar ruhlu ihanet çetelerini;'Göğsü iman ve devlet, vatan aşkı ile dolu olan Millet bir kere daha geri püskürtmüştük.'

***

Ve bu güne geldiğimiz 12 ayı düşününce; Ülkenin ne kadar vahim bir ihanet çemberinden yine çıkmış, gerilim filmini aratmayan bir gece atlattığımız hafızalara kazınmıştır.

Gün ağardıktan sonra Devlet hain Kalkışmayı yapanları tutuklamaya başlamıştı. O gece ve sabahı  ihanete kalkışan Asker görünümlü TSK, HSK (Yargı), Emniyet, Bürokrasi, Eğitim gibi devlet içine sızmış yüzlerce hain tutuklandı, açığa alındı. Alınmaya da devam ediyor.  Bu nokta da elbette ki kimin ne olduğunu 'Devletten iyi kimse bilemez.'

Bu gün bu noktayı eleştirmeyeceğim. Ancak; O geceden sonra geçen bir yılda bu hain kalkışmanın sonrasında yaşananlar derinden düşündürüyor. FETÖ/PDY bağlantılı PKK, PYD,YPG gibi Terör Örgütlerinin mutlaka güçlü bir  "SİYASİ" ayağı olmalı. Bu güne geldiğimizde kendilerini iyi gizleyen kriptolar mevcut...Bunlar kendilerini 'SİYASİ KRİPTOLAR SAYESİNDE GİZLEMEYE DEVAM ETTİĞİ İNANCI ÇOK ÇOK FAZLA...'

Ancak siyasi kaygı nedeni ile bunlara bir türlü  DOKUNULMUYOR- DOKUNULAMIYOR. SİYASET DEVLETTEN DAHA ÖNEMLİ OLMADIĞINA GÖRE NEDEN ISRARLA DOKUNULMUYOR!?. Belki birilerinin siyasi geleceği bitecektir ama DEVLET BAKİ OLACAKSA BUNLARA ACİL DOKUNULMASI DAKAÇINILMAZDIR. Ne pahasına olursa olsun DOKUNULMALIDIR...

Bu hain kalkışmaya MHP' Genel Başkanı Bahçeli, Grup Başkanvekili Usta'da ve Ülkede ki tüm masum vatandaşlar da bu ayağa dokunulmamasına bir yıldır tepkili... Biz de yok, sizde var muhabbetini bırakın kimde varsa toplayın hain her daim haindir. Seni - beni olmaz, olamaz...

***

Cumartesi günü (yani yarın akşam) yeniden bir daha dimdik ve daha güçlü şekilde meydanlara dolup taşacak, Şehit, Gazi ve milyonları minnetle anacağız. Ama şu düşünce beyin kemirmeye devam edecek. "Hain kalkışmanın ilk dakikalarından beridir, tutuklananların çoğu ilk günlerde meydanlarla toplananların arasında ki kripto FETÖ'cüler çıkmadı mı? Meydanlarda kriptoların FETÖ aleyhine en ağır hakaret edenler, en ön saflarda ellerinde Türk Bayrakları ile duranlar olduğu düşünülünce, bu gece de yine meydanlara dolacakların için de o tip kriptolar olması endişeleri diz boyu. Milletin beyninde ki "FETÖCÜ kriptolarla mı beraber olacağız" delice soruları beyinleri kemiriyor...

Meydanların daha güçlü, daha mutlu ve daha heyecanlı olması için FETÖ ve bağlantılı kripto SİYASİ, -İŞ ADAMLARININ acil toplanması şarttır. Böylelikle TÜRK MİLLETİ meydanlar da  daha gür bir sesle; "BU VATAN BİZİM, HAİNLERE, DÜŞMANLARA BİR KARIŞ TOPRAK VERMEK YOK." diyebilmelidir. Bu düşünceleri bilmem duymuyor musunuz?

Ve sonuç olarak her şeye rağmen bu vatan, bayrak bizim ve yine 15 Temmuz gecesi meydanlara dolacağız. Hainleri asla sevindirmeyecek, Türk'ün bir daha Dünyaya sesi ve gücünü gösterecek, "Ne Mutlu Türk'üm Diyene..." diyeceğiz...

Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın...