Rüşvet Hediye Oldu, Ahlak Yerle Yeksan!
Bir zamanlar ayıptı. Bir zamanlar utanılırdı. Şimdi ise “normal”leşti. Rüşvet, artık hediye paketinde geliyor.
Milletin alın teriyle kurulan düzen, çıkar çarklarına kurban edildi. Ve ne yazık ki; helal ile haram arasındaki çizgi silinmeye yüz tuttu.
Siz hiç namusuyla yaşayanın cezalandırıldığı, üç kuruş maaşla geçinenin hor görüldüğü, çalıp çırpanın el üstünde tutulduğu bir ülke hayal eder miydiniz? Hayal değil artık; gerçeğin ta kendisi! Yolsuzluk sıradanlaştı. Rüşvet “küçük bir jest” olarak sunuluyor. Devlet kapısında işini görmek isteyen vatandaşa önce “ricacı ol”, sonra “bir zarf bırak” deniyor.
Vicdanlar suskun, eller kirli, diller zehirli… Birileri ceplerini doldururken, başkaları çöp konteynerlerinden ekmek topluyor. Bu düzen ne adil, ne de insani. Bu düzen, insanın insan olmaktan utandığı bir düzen!
Haram para helal sofralara karıştı. Evlatlarımız helal lokmanın ne demek olduğunu bilmiyor artık. Yalancılık, dalkavukluk, hırsızlık birer meziyet gibi sunuluyor. Ahlak çöktü, adalet un ufak oldu. "Kul hakkı" bir vaaz konusu olmaktan öteye gidemiyor. Oysa kul hakkı yenmez, yutan boğazında kalır. Ama bazı boğazlar artık demir gibi; ne haramı tanıyor, ne helali. Bu ülkenin en büyük sorunu ne ekonomi, ne siyaset…
Bu ülkenin en büyük sorunu ahlaki çöküştür! Ahlak gittiğinde her şey gider. Para basılır, yollar yapılır, seçim kazanılır… Ama kaybedilen vicdan geri gelmez.
Artık bu suskunluk kırılmalı. Bu çürümüş düzene "dur" denmeli. Hakkın, adaletin, vicdanın yeniden ayağa kalkması için önce bu kirli zihniyetin temizlenmesi gerekiyor. Yoksa bu sessizlik, sadece çürümüşlüğün yankısı olur.
Yeter artık!
Rüşvet, rüşvettir.
Yolsuzluk, yıkımdır.
Haram, ateştir.
Ve bu ateş hepimizi yakacak!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.